English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Türkçe → Fransızca / [ B ] / Ben gitmek istemiyorum

Ben gitmek istemiyorum Çeviri Fransızca

286 parallel translation
Ben gitmek istemiyorum. Seninle konuşmak istiyorum.
J'ai quelque chose à vous dire.
Ben gitmek istemiyorum.
Je ne veux pas m'en aller.
Ama ben gitmek istemiyorum.
Mais je n'ai aucune envie d'y aller.
Ama ben gitmek istemiyorum.
Je ne veux pas y aller.
Doğrusunu söylemek gerekirse, Ben gitmek istemiyorum.
Si vous voulez savoir, ça n'entrait pas du tout dans mes projets.
- Ben gitmek istemiyorum... Dinle.
Ecoute.
Ben gitmek istemiyorum.
Je ne veux pas y aller.
- Ben gitmek istemiyorum.
Vous rentrez. - Je ne veux pas rentrer.
- Ben gitmek istemiyorum.
- Je ne pars pas.
Terry, ben gitmek istemiyorum. Burası o kadar güzel ki.
Terry, je ne veux pas partir, tout est si parfait ici.
- Ben gitmek istemiyorum.
J'ai pas envie d'y aller
Fakat baba! Ben gitmek istemiyorum.
Moi, j'aime cette ville.
Ama ben Philadelphia'ya gitmek istemiyorum.
Mais je ne veux pas aller à Philadelphie.
Ben New York'a gitmek istemiyorum.
Pour New York, ça m'intéresse pas!
Ben Gloucester'a gitmek istemiyorum.
Je ne veux pas aller à Gloucester.
Ben buradan bir yere gitmek istemiyorum. Burada kalmak istiyorum.
Je veux rester ici.
Senin paran var ve ben de gitmek istemiyorum.
Tu as de l'argent, et je veux rester avec toi.
Ben de Otel Terminus'a gitmek istemiyorum.
Ni moi, à l'hôtel Terminus.
Ben hiçbir şey görmedim. Tımarhaneye gitmek istemiyorum ben.
J'ai rien vu, je veux pas aller à l'asile.
Tımarhaneye gitmek istemiyorum ben.
Je veux pas aller à l'asile.
Ben gitmek istemiyorum.
Je veux pas y aller.
Ben de gitmek istemiyorum ama yazın sonunda tekrar kavuşacağız nasıl olsa.
Je n'en ai pas envie, mais nous nous reverrons à la fin de l'été.
- Ben otele gitmek istemiyorum.
Je ne veux pas aller à l'hôtel.
Ben kalamam, gitmek zorundayım.Size yük olmak istemiyorum.
Je ne veux pas brouiller une famille.
Ben sadece çöpü boşaltıyordum. Elektrikli sandalyeye gitmek istemiyorum.
Pas la chaise électrique...
Ben havaalanına falan gitmek istemiyorum.
À l'aéroport? Pas moi!
Ben gitmek istemiyorum.
Je ne veux pas mourir!
Tepedeki Ev'den gitmek istemiyorum ben.
Je ne veux pas quitter Hill House. Jamais... Jamais!
Ben gitmek istemiyorum.
- Je veux rester ici.
Gitmek istemiyorum ama saat 10 ve ben bu telgrafları çekmek zorundayım.
Je déteste partir, mais il est 10 heures et je dois envoyer ces câblogrammes.
- Merkez dışına gitmek istemiyorum.
Je veux pas y aller! Et ben.
Ben de gitmek istemiyorum.
Très bien. À moi non plus.
- Gitmek istemiyorum, ben.
Je l'emmerde, Arlène!
Gitmek istemiyorum ama ben eğer bunu yapabilecek güvenli bir yer bulabilirsek.
Je ne veux pas partir, mais je le ferai, si on a un terrain pour ces graines.
ama ben mahkemeye gitmek... istemiyorum ama herşey açıklığa kavuşmalı!
Je refuse d'être confronté à Tang Shan-kui et Wan Fa.
Bilirsin, ben hiç geri gitmek istemiyorum.
Vous savez, je n'ai pas envie de repartir.
Ben gündüz kampına gitmek istemiyorum ama.
- Je veux pas aller à la garderie.
Ben üniversiteye gitmek bile istemiyorum ki.
Je ne veux pas aller à la fac.
Debbie, ben oraya gitmek istemiyorum
Mais je ne veux même pas y aller.
Peg, ben lise hatıra buluşmasına gitmek istemiyorum.
Peg, je ne veux pas aller à la réunion des anciens.
Peg, ben senin annenin yanına gitmek istemiyorum.
Je ne veux pas aller chez ta mère.
Ben şimdi de gitmek istemiyorum.
Moi, j'en ai pas envie.
Ben taksiyle gitmek istemiyorum.
Je ne veux pas y aller en taxi.
Larry, ben gitmek istemiyorum.
Je sais ce que je dis.
Ben hiçbir yere gitmek istemiyorum!
Hé! je ne veux aller nul part!
Ben hiç bir yere gitmek istemiyorum.
Je ne veux pas partir.
Evet ama ben Kansas'a falan gitmek istemiyorum.
Moi, le Kansas...
- Sanırım gözkapaklarım dondu. - Ciddiyim ben. Gitmek istemiyorum.
Quand j'étais petit, elles s'amusaient à me maquiller.
Sonra da "Ben yalnız gitmek istemiyorum" dedi.
Elle me dit : "Je veux pas y aller seule."
- Ben de gitmek istemiyorum.
- Je ne veux pas partir.
- Ben Avrupa'ya gitmek istemiyorum.
Ferme ton bec! Y a des cons dans sa famille?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]