English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Türkçe → Fransızca / [ B ] / Bir fincan kahve

Bir fincan kahve Çeviri Fransızca

896 parallel translation
Bir fincan kahve, dürüm ve yumurta.
Une tasse de café, des petits pains et des œufs au plat.
Bana bir fincan kahve getir. İyi ve sert olsun. Bir de havyarlı sandviç istiyorum.
Montez-moi un café bien fort et un sandwich caviar.
Ara sıra bir fincan kahve içmenin çok hoş olduğunu itiraf etmeliyim.
Je dois dire que c'est agréable de boire un café, pour changer.
Bir fincan kahve!
Une tasse de café.
Bir fincan kahve içelim.
Allons prendre un café.
Garsona "Garson, bana bir fincan kahve getir" der.
Il dit : "Garçon, du café."
Canım bir fincan kahve çekti.
J'ai eu envie d'une tasse de café.
Evet, efendim, caddenin karşısındaki otelde bir fincan kahve içebilirsiniz.
Oui, y a toujours du café dans l'hôtel là-bas.
Otur da bir fincan kahve içelim.
Prenez donc un café.
Önce bir fincan kahve iç.
En attendant, bois-moi ce café.
Bana bir dilim muzlu kes ve bir fincan kahve ver.
Une crème de banane et un café.
- Masada bir fincan kahve var. - Öyle mi?
Il y a une tasse de cafe sur la table.
Bir fincan kahve ver.
Donnez-moi un jus.
Bir fincan kahve ver Leo.
Donne-moi un jus!
Bir fincan kahve bulabilir miyiz?
- Y a des chances d'avoir un café?
Eger inaniyorsaniz... size bir fincan kahve ikram ederim!
Si vous croyez ça je vous sers une tasse de café!
- Bir fincan kahve verir misin, Joe?
- Donne - moi un café, s'il te plaît.
Ve patates ve bir fincan kahve.
Et des pommes de terre en fricassée et une bonne tasse de café.
Bir fincan bir fincan kahve içmez miydiniz?
Voulez-vous boire un café?
Sana bir fincan kahve getireyim.
Ça ira mieux quand tu auras pris du café.
- Bir fincan kahve, burbon ve soda.
- Un café et un bourbon à l'eau de Seltz.
- Bir fincan kahve ister misin?
- Du café? - C'est gentil.
Ha bir fincan kahve, ha bir fincan çay.
Ils ne servent que du jus de chaussette!
Bir fincan kahve, biraz da kurabiye.
Un café et une pâtisserie.
Sanırım bir fincan kahve içebilirim.
Un café me ferait du bien.
Sana yardım etmeye çalışıyorum. Bir fincan kahve ve bir bardak süt.
Leo, j'essaie de t'aider.
- Virginia'ya biraz ayır. Hey hemşire, hemşire. Bir fincan kahve daha alabilir miyim?
On pourrait avoir encore du café?
Gel de bir fincan kahve iç.
Entre, je te sers un café.
Bir fincan kahve içiyor. Az sonra dışarı çıkar.
Il boit un café, il est là.
Bir fincan kahve alır mısın?
- Vous voulez une tasse de café?
- Bir fincan kahve alır mısınız?
- Arrête! - Une tasse de café?
Neden gelip bir fincan kahve içmiyorsun, ııı " Papa...?
Vous aimeriez un café...
Bir fincan kahve içene kadar dururlar umarım.
J'espère qu'ils attendront que je prenne un café.
- Bir fincan kahve hiç fena olmazdı.
- Une tasse de café?
- Sadece bir fincan kahve.
- Juste un café.
Bir fincan kahve Chuck.
Une tasse de café, Chuck.
Bir fincan kahve geliyor.
Ta tasse de café arrive.
Bir fincan kahve ister misin?
Euh... voulez-vous une tasse de café?
Üç tane fırında sığır eti, ve bir fincan da kahve.
Trois bestiaux entiers et un café.
Ben bir fincan daha kahve isterim.
Je vais en reprendre un.
Bir fincan daha içeyim. Kahve pek güzel olmuş, değil mi?
En fin de compte, je reprendrais bien un café.
"bana bir fincan kremasız kahve getir" der.
"apportez-moi un café sans crème."
"Bana bir fincan kremasız kahve getir" der.
Il dit : "Apportez-moi un café sans crème."
- Biraz kahve kaldı. Bir fincan hazırlayabiliriz.
- On peut lui faire du café.
Salona geçip bir fincan kahve almaz mısınız? Alırım tabi.
Si vous voulez passer à côté.
Bir fincan kahve?
- Voulez-vous un café?
- Biftek, yumurta ve bir fincan koyu kahve.
- Un steak, des oeufs et du café noir.
Büyük bir fincan sütlü kahve içti ve iki kurabiye yedi.
Elle a pris un café au lait et deux brioches.
Kahve fincanımda küçük bir dal parçası görmüştüm bu sabah.
J'ai vu un bateau dans mon thé ce matin.
Bir fincan kahve ve söz verdiğin şu bilgi.
Un café et cette information que tu m'as promise.
Sana bir fincan kahve ısmarlayacağım.
- Chuck, une autre.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]