English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Türkçe → Fransızca / [ B ] / Burdayız

Burdayız Çeviri Fransızca

458 parallel translation
Evet, tekrar ediyorum, ben buradayım, eee, siz burdasınız - aslında, hepimiz burdayız.
Oui je répète, moi ici, vous ici, on est tous là.
- İyi günler beyler. İşte yine burdayız.
- Nous revoici.
Biz ne için burdayız?
Que pouvons-nous faire, ici?
Burdayız, Bobby.
On est là, Bobby.
İçeride misin, Scott? Burdayız.
- Vous êtes là, Scott?
Kimse, ne duymuş ne görmüş... 6 aydır burdayız.
Nous sommes ici depuis 6 mois.
Hepimiz burdayız.
Nous sommes tous ici.
Gerçekleri söylemek için burdayız, Rachel, yalnızca gerçekleri.
Nous sommes Là pour servir la vérité, rien que la vérité.
Tüm gazeteler, komünist basın dahil onun bastırılmasını istedi. Sadece bu yüzden burdayız. Biz ne deli ne de sadistiz.
tous les journaux, l'Humanité compris, ont demandé qu'elle soit étouffée, nous avons même été envoyés ici pour cela et nous messieurs, nous ne sommes ni fous, ni sadiques.
Selam, burdayız ve kasaba dışında 200 kelle var.
On a nos 200 bêtes à l'extérieur de la ville, ça y est.
Burdayız işte.
On y est.
Hangi gezegendeyiz bilmiyorum, ama ikimiz de burdayız, nefes alıyoruz ve bilincimiz yerinde, Oksijen ve su bol.
Je ne sais pas sur quelle planète on est, mais on est bien vivants, on respire, on est conscients, l'oxygène est abondant, l'eau...
- İşte burdayız! - Sen neredeydin?
Ralph, où diable es-tu?
İşte burdayız.
Voilà.
Burdayız!
- ici! Frank!
Sen ordasın, biz burdayız.
Tu es dedans et nous dehors.
İşte burdayız.
On y est.
- İşte burdayız!
- Voilà, c'est bien.
Burdayız! Son sefere göre, gayet iyiydin, Flyboy buna ne dersin?
Tu t'es bien débrouillé cette fois, pilote.
Burdayız tatlım.
On est là, chérie.
İkimizde burdayız.
On est là tous les deux.
Biz geç saatlere kadar burdayız.
On a tous les renseignements voulus sur lui.
Sizi dinlemek için burdayız.
Mais je suis là pour vous écouter.
Şu öldürülen denizci için burdayız.
C'est pour le meurtre du marin. Vic?
- İşte burdayız. - Belki sonra, tamam?
- Peut-être plus tard, d'accord?
Biz burdayız en iyi graffiticilerin bazıları buralarda yaşıyor.
Nous sommes ici parce que l'un des meilleurs graffeurs habites dans le coin.
Kuş sana saygılarını ödemek istedi. İşte burdayız!
Même la mouette voulait te présenter ses hommages.
Biz burdayız.
Ne partez pas!
Hadi söyle şimdi, neden burdayız?
Maintenant, tu vas m'expliquer pourquoi on est là?
- Tam burdayız tatlım,
- Ici, mon chéri.
Bir saate kadar havaalanında olacağım diye telefon açmıştım. Biz burdayız.
Je l'ai appelé de l'aéroport pour dire que j'arrive et puis...
Burdayız.
Nous, on est ici.
Burdayız.
On est ici.
Şu an burada değil Lister, ama biz burdayız.
Oui, mais il n'est plus là maintenant Lister, et nous oui!
Başta bir tane koymak istediler ama ben dedim ki " Dostlar, burdayız!
D'abord, on voulait qu'une tour. J'ai dit " Hé, tandis qu'on y est.
- seni korumak için burdayız. - Teşekkürler.
- Nous sommes là pour vous protéger.
Hayat kurtarmak için burdayız, öldürmek için değil!
- Attends. On vient pour secourir, pas pour tuer.
- Kim haylaz ve kim akıllı? Burdayız işte.!
Qui a été gentil et qui a été méchant?
14 buçuk dakikadır burdayız. ... ve hâlâ tek bir kelime etmedin. Oh, Tanrım!
ça fait 14 minutes et demie... et tu n'as toujours pas dit un mot!
işte burdayız.
Nous y voilà.
İşte burdayız ve gayet güvendeyiz değil mi?
On est saine et sauve.
Sonuç olarak burdayız.
Et... voilà, Monsieur.
Merhaba, burdayız.
Salut, on est là!
- Vhoo-ee! Burdayız tatlım. - Merhaba James!
- Nous voilà, mon petit.
Biz ; Restoran ve Kumarhane Çalışanları Birliği'yiz ve taleplerimizi sunmak için burdayız.
Nous sommes la Guilde des employés du restaurant et du casino.
Duruşma başlamıştır. Klingon İmparatorluğu'nun Binbaşı Worf'un cinayet suçlamaları ile mahkemeye çıkarılması için iade talebinin dikkate alınması için burdayız.
Nous examinerons la requête de l'Empire klingon exigeant l'extradition du Lt Cdt Worf pour être jugé pour meurtre.
İşte burdayız.
Nous y voici.
Allison senin için burdayım, Ve yalnız da beklemiyecek!
Je t'attendrai. Et il ne viendra pas seul!
Burdayız!
On arrive!
Vic, bebek bakıcısına ihtiyacınız olursa, ben burdayım, paraya ihtiyacım var.
Vic, je peux faire baby-sitter. Les pointes, ça coûte cher.
bak burdayız... iş için bakıyorduk satın almaya gücüm yetmez 1 aylık maaşımla senin elbiselerini öyleyse kazandıgım önceki zamanlardandır şimdi içeriye buraya kendimi zengin etmeye geldim yalancı!
- Nous cherchons... - Nous cherchons du travail Un tel habit me coûterait un mois de salaire.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]