Hoş görünüyorsun Çeviri Fransızca
495 parallel translation
- Çok hoş görünüyorsun. - Teşekkür ederim.
Vous aussi, ca a l'air d'aller Merci
Dostum, gayet hoş görünüyorsun.
Eh, l'ami, tu es élégant.
Ailemize kattığın beklenmedik o çocuktan beri oldukça hoş görünüyorsun Catherine.
Vous avez une mine superbe depuis que vous avez trouvé bon d'ajouter un membre à notre famille.
Çok hoş görünüyorsun.
Tu es ravissante.
- Çok hoş görünüyorsun. - Teşekkür ederim.
Vous avez fière allure.
Cora, bu gece çok hoş görünüyorsun.
Hé, t'es mignonne ce soir!
Benim için giyindin, bana hoş görünüyorsun.
A mes yeux, vous êtes très belle.
Bugün her zamankinden çok daha hoş görünüyorsun.
Tu es plus belle que jamais.
Hoş görünüyorsun.
T'es belle.
Hoş görünüyorsun.
Vous êtes beau.
- Bana hoş görünüyorsun. - Boşver.
Vous êtes très bien.
Cary, bu akşam çok hoş görünüyorsun.
Cary, vous êtes ravissante, ce soir.
Evet, çünkü çok hoş görünüyorsun.
Vous étiez si jolie, entourée de flammes.
çok hoş görünüyorsun. Ama buradan çıplak çıkmana izin veremem.
Tu es bien, mais... tu ne peux pas sortir à demi nu.
Bu akşam çok hoş görünüyorsun.
Tu es superbe, ce soir.
Bu gece çok hoş görünüyorsun.
Comme vous êtes belle ce soir.
Sen çok çirkinsin ama hoş görünüyorsun.
Tu es si laide mais tu m'as parue belle.
Çok hoş görünüyorsun.
Tu es trop jolie.
- Hoş görünüyorsun.
Tu es superbe.
- Bu akşam çok hoş görünüyorsun.
- Vous êtes bien beaux, ce soir!
Gerçekten çok hoş görünüyorsun. Hakkını vermeliyim.
Tu es belle, je dois l'admettre.
- Kıyafetinle bayağı hoş görünüyorsun.
- Tu es bien agréable dans ce costume. - Tu trouves?
Gerçekten çok hoş görünüyorsun, tatlım.
Tu as l'air en pleine forme, mon ange. Que dirais-tu d'aller à Reno, ce soir?
Ne hoş görünüyorsun Sylva.
Tu es très en beauté Sylva.
- Hoş görünüyorsun.Güzel olacak.
Non, tu es ravissant, Cyril. Ça va être fracassant.
Bugün çok hoş görünüyorsun.
Nous sommes ravissante aujourd'hui.
gerçekten hoş görünüyorsun, Monte.
Vous avez fière allure.
O vizon montun içinde çok hoş görünüyorsun!
Ce manteau de vison vous va à ravir!
Fakat kesinlikle çok hoş görünüyorsun.
Et tu as une mine splendide. C'est terrifiant!
- Çok hoş görünüyorsun Howard.
- Ça te va très bien, Howard.
Saç stilini değiştirmişsin. "Aranıyor" afişinden daha hoş görünüyorsun.
T'as changé de coupe, mais t'es mieux que sur la photo...
Çok hoş görünüyorsun.
Bien... Tu n'es pas mal.
Üniformanın içinde ne kadar hoş görünüyorsun.
Comme tu es mignon avec ton uniforme.
Şey... hoş görünüyorsun, ve... hoş bir göğsün var.
Vous êtes élégant et vous avez un joli torse.
Geldin mi aşkım? Çok hoş görünüyorsun.
Te voilà, ma chérie.
Aslında hoş görünüyorsun.
Ça va, tu es bien.
- Çok hoş görünüyorsun hayatım.
- Tu es ravissante, ma chérie.
- Çok hoş görünüyorsun.
- Tu es très beau.
- Çok hoş görünüyorsun.
Tu es jolie.
Çok hoş görünüyorsun!
- Bonjour, ma chérie. T'as l'air drôle!
- Hoş görünüyorsun.
- Tu es ravissante.
Hoş görünüyorsun.
Tu es bien comme ça.
Çok hoş görünüyorsun, Calamity.
Tu es ravissante, Calamity.
Çok hoş görünüyorsun.
- Que vous êtes jolies!
- Vay, pijamayla hoş görünüyorsun.
- Tu es mignon en pyjama.
Pete, çok hoş ve klas görünüyorsun.
Tu sens bon le frais.
Harika görünüyorsun, saçların çok hoş olmuş.
Tu es ravissante. Et tes cheveux!
Hoş geldin Stein baba. Müthiş görünüyorsun.
Soyez le bienvenu, Papa Stein, vous paraissez en forme.
Hoş bir kıyafetin var, harika görünüyorsun, fevkalade olacaksın.
Tu vas porter une jolie robe, tu es ravissante, tu feras un tabac.
Ne hoş bir görünüyorsun sen böyle?
Que tu es belle.
Çok hoş görünüyorsun.
Tu as l'air en forme.