Ne arıyoruz Çeviri Fransızca
751 parallel translation
Pasifikte ne arıyoruz biz?
On fait quoi, dans le Pacifique?
Ne arıyoruz?
Que cherchez-vous?
Ne arıyoruz? - Şurayı kazabiliriz.
Pas besoin d'aller loin pour creuser.
Tam olarak ne arıyoruz, efendim?
Que cherchons-nous, exactement?
- O zaman biz burada ne arıyoruz? - Göstergeler?
- Alors que faisons-nous ici?
Tam olarak ne arıyoruz?
Que cherche-t-on exactement?
- Biz ne arıyoruz? - Amma salaksın.
- Qu'est-ce qu'on cherche?
- Ne arıyoruz peki?
Que cherche-t-on?
Adrienne, masanın üzerinde ne arıyoruz biz?
Qu'est-ce que c'est que cette manie des tables?
Burada ne arıyoruz?
- Qu'est-ce que je fais ici?
Ne arıyoruz?
On cherche quoi?
Burada ne arıyoruz biz?
Que faisons-nous ici?
Çok hoş ama biz ne arıyoruz?
C'est très joli mais qu'est-ce qu'on doit regarder?
- Ne arıyoruz?
- On cherche quoi, au juste?
- Ne arıyoruz?
Qu'est-ce qu'on cherche?
- Ne arıyoruz? - Herhangi bir ihmalin kanıtını.
Penser à ce qu'on ne peut contrôler est une perte d'énergie.
Data... yani Holmes, eski dost, biz burada ne arıyoruz?
Data... Je veux dire, Holmes, mon cher ami, que cherchons-nous?
Tam olarak ne arıyoruz?
On cherche quoi au juste?
- Ne arıyoruz?
On cherche quoi?
Norman, burada ne arıyoruz?
Norman? Qu'est-ce qu'on fait ici?
Burada ne arıyoruz? Çok saçma.
C'est d'un ridicule.
Burada ne arıyoruz?
Que fait-on là?
- Peki ne arıyoruz?
Que cherchons-nous?
Tamam, ne arıyoruz?
Bon, qu'est-ce qu'on cherche?
Tam olarak ne arıyoruz?
Qu'est-on censé trouver exactement?
Annie biz burada ne arıyoruz?
Qu'est-ce qu'on cherche au juste?
Burada ne arıyoruz?
Qu'est-ce qu'on fout là?
Ne arıyorsunuz? - Gerçekten biz ne arıyoruz bu arada?
- Qu'est-ce qu'on cherche?
- Ne arıyoruz?
- On cherche quoi?
Şimdi ne yapıyoruz, Scotland Yard'ı mı arıyoruz?
Que faire à présent, appeler Scotland Yard?
Onu mu arıyoruz? Bilmiyorum, Kaptan.
Je ne sais pas.
- Hala arıyoruz efendim.
Je ne vois rien de romantique dans une demande en mariage.
- Ne yapıyorsunuz siz? - Ski'yi arıyoruz.
Nous cherchons Ski.
Pekâlâ, şimdi ne tarz ya da hangi şekilde birini arıyoruz? Gördüğünüz zaman anlarsınız.
On cherche quel genre de créature maintenant?
Aşağıda ne yapıyorsun? Onu arıyoruz herhâlde.
Cache-toi là, je vais la chercher.
Leylak Bar'dan arıyoruz dedim, senden söz etmedim.
Oui, mais ne t'inquiète pas, je n'ai pas parlé de toi.
Zamanımızı almayın. Biz gerçek kaçakçı arıyoruz.
Ne nous faites pas perdre notre temps, nous sommes ici pour attraper les vrais contrebandiers.
Bilmiyoruz. Arıyoruz.
On ne sait vraiment rien, inspecteur.
Boş yere arıyoruz.
Ça ne sert à rien de continuer.
Oğullarınız tanrıları arıyoruz derken ne demek istediler?
Qu'est-ce que votre fils veut dire quand il dit que vous êtes à la recherche pour les dieux?
Onu aramamaya çalışıyorum, bu sefer de o beni arıyor. Ve sonra da ben arıyorum. Buluşmamak için çabalıyoruz ama arada bir de buluşuyoruz.
J'essaie de ne pas l'appeler, mais elle m'appelle, puis je l'appelle, on resiste à l'envie de se voir, mais parfois on craque.
Şu anda bile arıyoruz Fazla sürmez
Nous cherchons encore. Ce ne sera pas long.
Bu akşam akıl hastahanesinden kaçan kişi hakkında bilgi....... vermek için çevredeki herkesi arıyoruz. Ne?
Nous appelons les habitants de votre quartier à propos de l'homme qui s'est échappé de l'asile ce soir.
Sadece 40 giyen bir kahraman arıyoruz!
Nous ne recherchons que du 44!
Enkazın arasında yürürken bize kimin yaşadığını, kimin yardıma ihtiyacı olduğunu ve kimin yas tutacağını gösteren birşey arıyoruz.
En parcourant ce champ de ruine On ne peut pas m'empêcher de réfléchir sur sa signification pour ceux qui ont survécu, pour ceux qui ont secouru pour ceux qui pleurent.
Onu sanal güverteden güvenle çıkartmanın yollarını arıyoruz ancak beş saat yeterli bir zaman değil.
Nous cherchons à la sortir du holodeck en sécurité. Mais cinq heures ne suffiront pas.
- Ne arıyoruz?
- Que cherchons-nous?
3 haftadır arıyoruz gerçekten onu bulamıyoruz kusura bakmayın
On cherche depuis trois semaines et on ne l'a pas trouvé.
Yeni bir ev arıyoruz, ve hizmetçilerden yanlızca Thomas ve Betsy'yi alabileceğiz.
Nous cherchons une demeure. Nous ne prendrons que Thomas et Betsy.
Ne tür belirtiler arıyoruz?
Quels genres de symptômes recherche-t-on?
Tamam ama eğer ben haklıysam, sadece bir seri katil aramıyoruz. Biz bir tür genetik değişikliğe uğramış insan,... Amerika genelinde kim bilir kaç tane insanın kaybolmasından sorumlu olabilecek bir mahlûk arıyoruz.
Si j'ai raison, on ne cherche pas un tueur en série, mais un homme génétiquement différent qui pourrait être à l'origine de je ne sais combien de disparitions dans tout le pays.