English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Türkçe → Fransızca / [ N ] / New york times

New york times Çeviri Fransızca

781 parallel translation
- Resim çekmek yok. - New York Times. İş dünyası üzerine bir demeç istiyorduk.
Pour le New York Times, quelles perspectives se dessinent?
O da dedi ki "New York Times'a bir ilan verip... " seni bilgilendiririm. "
Je mettrai une annonce dans le New York Times.
New York Times gibi bir şey beklediğimi düşünmenizi istemem.
Je ne m'attendais pas au New-York Times....
Yardımcı olabilir miyim? New York Times'ın bir kopyasına bakmak istiyorum... 5 Ocak 1947 tarihli.
J'aimerais voir le New York Times du 5 janvier 1947.
New York Times teklif yapmadı, Benko yaptı.
Parce que le New York Times ne m'y a pas envoyé, Benko si.
Diğer yandan, The New York Times'a yazmaya henüz hazır değilsiniz.
Mais vous n'êtes pas non plus prêts pour The New York Times.
Şehre geri döndüğünde New York Times'ı ara ya da nereyi ararsan ara.
Quand vous reviendrez en ville, appelez The New York Times ou qui vous voulez.
- New York Times, bilginin kaynağı.
- Notre source? Le New York Times!
Şu tepedekilere ulaşmamız lazım. Hani şu anda sandalyelerinde oturup pipo içerek New York Times okuyan sessiz orta sınıfın oturduğu yerlere gitmeliyiz.
Il faut qu'on aille dans les HLM, là-bas, toucher la classe moyenne muette, assise, pipe au bec, en train de lire le New York Times...
İŞİMİ New York Times SAYESİNDE BULDUM
TROUVEZ DU TRAVAIL GRACE AU New York Times
New York Times getirmeye demiryolunun son noktasına atlılar gönderiyor ve böylece Bayan Langtry'nin maceralarını takip edebiliyordu.
Des cavaliers ramenaient le "New York Times"... pour qu'il suive les exploits de Mlle Langtry.
New York Times.
New York Times.
New York Times'da çalışan bir tanıdığımla bile konuşabiliriz.
On pourrait même parler à un mec que je connais au New York Times.
Times, iki polisin söyledikleriyle kendini tehlikeye atar mı, bilmiyorum.
Je ne sais pas si le New York Times ira aussi loin... d'après les dires de 2 ripoux.
Ne yazmasını beklyordun, New York Times mi bu?
Vous vous attendiez au New York Times?
New York Times'danmışsın gibi davranmayı bırak.
Cessez de jouer le reporter du New York Times.
New York Times'da okumuştum.
C'était dans le New York Times.
New York Times'ta bile yok.
Le "New York Times" n'a pas ça.
New York Times gazetenin yirminci sayfasına bir not bırakacağım...
Faites en sorte de ne pas être suivi. Rendez-vous à 2 h du matin au parking du supermarché.
Lanet olası New York Times!
Ce putain de "Times"!
New York Times'ın makalesi doğru muydu?
Le "Times" dit vrai?
New York Times'dan önce onu bulmamız gerek.
Faut le trouver avant le "Times"!
New York Times?
Le New York Times...
New York Times kanalımıza reklam vermiyor.
Le New York Times n'a pas de publicité sur notre chaîne.
Koduğumun New York Times'ı bile bizi haber yapmış.
On a même un éditorial dans le sacro-saint New York Times!
New York Times, Washington Post her hafta hakkımızda yazılar yazar.
"Le New York Times et le Washington Post " écriront deux éditoriaux par semaine sur nous.
Dobkins, bu gazete işi değil kanun işi. Adolph S. Ochs New York Times'ın yayıncısıydı.
Adolph Ochs est l'éditeur du "New York Times".
TIME dergisi veya The New York Times'la konuşalım, sadece müzik basınıyla değil.
Passons un article dans les grands journaux. - Pas seulement les fans.
"NY Times" makalesinin baskısını çıkarmalıyım.
Je dois photocopier l'article du New York Times.
Bana ne aradığını söylesen, The Denver Post'u The New York Times'ı ve The Chicago Tribune'ü The Atlanta Journal'ı ve The L.A. Times'ı almak hiç gücüme gitmezdi.
Ca ne me dérange pas d'acheter Le New York Times et le Chicago Tribune et l'Atlanta Journal et le Denver Post et le L.A. Times si vous me dites tout simplement ce que vous cherchez.
- Göz atmadım. New York Times "olağandışı iyimserliğiniz" den bahsediyor.
Le New York Times parle de votre "optimisme à tout crin".
- New York Times mı? - Maliye Bakanlığı'yla bağlantısı var.
En contact avec le ministère des Finances.
Pazar sabahı seviştik ve sonra New York Times okuduk... Yani sevgilim denebilir herhalde.
On dort ensemble le dimanche matin, puis on lit le New York Times, alors ça doit être ma petite amie.
Örneğin, ben küçükken, New York Times'da ilk fotoğraflar yayınlandığı zaman, beni kucağına aldı, ve bir fotoğraf gösterdi.
Par exemple, quand j'étais un petit garçon, il y avait une rotogravure – une impression dans le journal – qui est sortie dans le New York Times, il me faisait asseoir sur ses genoux et ouvrait le journal,
Yakında New York Times'dan bir farkınız kalmayacak.
On vous confondra bientôt avec le New York Times.
Bu şehirde eğer The New York Times'dan övgü alamazsan yok olur gidersin.
Dans cette ville, si le Times n'est pas ébloui, on est fichu!
The New York Times olmazsa biz öldük demektir.
Sans le Times, on est morts!
New York Times.
Le New York Times.
New York Times dosyalarına gidip, bana sayfa 1, Ağustos'un 2. basımı 6. kolonu okusana belki sana bir akşam şarap ve yemek ısmarlarım.
Si tu consultes ton fichier du New York Times et que tu me lis la sixième colonne de la une de l'édition du 2 août, je t'inviterai peut-être à dîner un de ces soirs.
New York Times'dan Bay Walker.
M. Walker du New York Times.
Vince Walker, New York Times.
New York Times.
New York Times, onun tutuklandığını yazıyor.
Selon le New York Times, il s'est fait arrêter.
Dünyayı, New York Times'tan görmekten bıktık ve seyahat etmek istedik.
On en avait assez de voir le monde à travers le New York Times.
Cuma günkü New York Times gazetesinde, dediniz ki Japonlar...
Dans le New York Times de vendredi, vous dites que les Japonais...
Size New York Times'tan bir gazeteciyle röportaj ayarlarız uzlaşma için şirket karşısında bir duvar bulur.
Vous verriez un reporter du New York Times. On monterait une campagne de presse, mais il faut avoir des preuves.
New York Times'a.
Au New York Times.
Salağın tekini Times Meydanı'nda dolaştırdım...
J'ai baladé un type dans tout New York.
Şimdi New York'taki Times Meydanına gidiyoruz. Yeni Yıla girmemize birkaç dakika kaldı.
Nous voici à Times Square où la foule va célébrer le Nouvel An.
New York Times'ı arayıp, saygın iş adamlarının
Vous allez appeler le New York Times et leur dire qu'un respectable groupe d'hommes d'affaires volent quelques-uns de vos dauphins savants?
"New York Times".
- Je veux voir ça. C'est le New York Times.
Times Meydanı mutlu, New York mutlu Amerika Birleşik Devletleri mutlu, dünya barış içinde.
Times Square est heureux, New York est heureuse, les États-Unis sont heureux et le monde est en paix.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]