English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Türkçe → Fransızca / [ Y ] / Yatağın altında

Yatağın altında Çeviri Fransızca

621 parallel translation
Trina, Mac'in akordeonunu gazetelere sarılı halde yatağın altında bulmuştu.
Trina trouva l'accordéon de Mac enveloppé dans du vieux papier journal sous le lit.
Sonra reçeteye konyak yazıp işe yarıyor mu diye denemek ister. Sen ölüp ölmeme arasında karar verirken onlar yatağın altında "Sweet Adeline" i söyler.
Puis ils prescrivent du cognac mais le testent d'abord pour savoir s'il est bon, et quand vous vous demandez si vous allez survivre ils roulent sous le lit, ivres mort.
Yatağın altında olduğuna nasıl bu kadar emin olabiliyorsunuz?
Comment en êtes-vous si sûre?
Yatağın altında biri yoktur umarım.
Personne sous le lit, j'espère.
Bu elbise buruşmaya başlamış. Yatağın altında bir tane daha vardı galiba.
Je pourrais changer de costume, ce ne sera pas un luxe.
Hayır, otel odamda. yatağın altında.
Dans ma chambre, sous le matelas.
Yatağın altında bir şişe hap buldum. Uyku ilacı gibi görünüyor.
J'ai trouvé des somnifères sous le lit.
Cooper yatağın altında mı diye bakmaya gelmişlerdir.
Elle doit chercher Cooper sous ton lit.
Sen neredeydin, yatağın altında mıydın?
Où étiez-vous? Sous le lit?
Bayan Ballew yatağın altında bir adam buldu.
Madame Ballew a trouvé un homme sous un lit.
Bu yatağın altında yetiştirdik.
C'est sorti de son matelas!
Cidden, eğer bir adam alığın tekiyse... bırakalım elbisesini giyip yatağın altında saklansın
Sérieusement, laissons les niais porter des robes et se cacher sous leur lit.
Yatağın altında!
Sous le lit!
Burada yatağın altında.
Elle est sous le lit!
Nasıl bulursun umurumda da değil. Yatağın altında mı bulursun, bir satıcıdan mı alırsın, saksıda mı yetiştirirsin bilmem.
Débrouille-toi pour en avoir ce soir.
Yatağın altında.
L'engin est sous le lit.
- Yatağın altında.
- Sous le lit.
Yatağın altında olduğunu bildiğim zaman bunu kullanmıyorum.
Quand je l'ai, je ne m'en sers pas.
- Yatağın altında ve üstünde!
Non, occupe-toi du lit.
Yatağın altında sürekli boş şişeler buluyorum.
Je retrouve des bouteilles vides sous le lit.
Hayalet yatağın altında saklanmış bile olabilir.
Le Fantôme se cache peut-être sous le lit.
- Buradayım, Komiser. - Sonuç? Yatağın altında mikrofon yok, Komiser.
- Je suis là, je suis là, Monsieur.
Her zaman yatağın altında biri vardı.
Tout ce temps, il y avait quelqu'un sous le lit.
- Bilemiyorum, belki yatağın altında başka biri daha vardır.
Je ne sais pas. Peut-être qu'il y a quelqu'un sous le lit.
- Öyle mi? Yatağın altında bizi dinleyen bir zebra var.
Chut, y a un zèbre la, sous le lit, qui nous écoute.
Galli adam yatağın altında ne yapıyor?
Que fait le Gallois sous le lit?
Sanırım yatağın altında.
Il doit être sous le lit.
- Yatağın altında ne var?
- Et sous le matelas?
Yatağın altında.
- De retour sous le lit.
Son defasında yatağın altına düştüm.
La dernière fois. J'étais sous un lit.
Gece onu yatağımın altında bulsam nefret ederdim.
Je détesterais le trouver sous mon lit.
Yatağının altında değil miydi? - Buldun mu?
Elle n'est pas sous ton lit?
Yatağımın altında biraz reçel var.
Il y a un pot de confiture sous ma couchette.
Şimdi de altını yatağında kapmak için Klondike'a geldiniz.
Maintenant vous venez le chercher jusque dans les mines du Klondike!
Senin kulübede, yatağımın altında.
Il est dans la cabane, sous mon lit.
Bu sabah yatağının altında Alman buldun mu?
Pas trouvé d'Allemands sous votre lit?
Kaplanlar ormanda olur. Mahalle arasında gördüğümde hepimizin yatağının altına bakmasını öneririm.
Non, mais quand j'en vois un dans un coin tranquille, je conseille de vérifier sous le lit.
- Yatağın altında.
- Fandor!
Bahse girerim yatağının altında gizlenmiş bir bohça vardır.
Je parie que t'as un magot planqué sous ton matelas.
İşte generalim, yatağın altında.
Il est trop tard.
Yatağının altında saklıyordu. Ben de ondan önce oraya vardım, takım elbiseyi aldım. Smokini aldım.
Je suis arrivé le 1er, j'ai enfilé le smoking et je suis parti à ma soirée.
- Yatağımın altında.
Sous ma paillasse.
Bir zamanlar yatağının altında domuz saklayan birini tanırdım.
Un vieux avait des cochons sous son lit.
Sizi temin ederim ki Yatağımın altında gizlenmiyor.
Croyez-moi, il n'est pas sous mon lit.
Bavul babamın yatağının altında.
Je vais prendre ta valise. Mais la valise est sous le lit de papa.
Yatağımın altında!
Sous mon lit!
Yoksa yatağımızın altında mı saklanıyordun?
Tu étais sous le lit quand on était ensemble? Comment peux-tu dire ça?
Annen unuttu mu? Yatağının altında ki ayakkabıları dün gece?
Elle a oublié ses pompes sous mon lit.
Yatağımın altında mıydı yani?
Sous mon propre matelas! ...
Yatağının altında deste deste şu fotoğrafları buldum.
Je les ai trouvées en tas sous son lit.
- Yatağımın altında canavar var!
- Il y a une bête sous mon lit!

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]