English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Türkçe → Fransızca / [ Z ] / Zahmet olmazsa

Zahmet olmazsa Çeviri Fransızca

350 parallel translation
Zahmet olmazsa bana gazetenin iş ilanları bölümünü uzatabilir misin?
Me passeriez-vous la page des offres d'emploi?
Zahmet olmazsa, India Wilkes neden dik dik baktığını söyle. Yüzüm yeşile mi dönmüş?
Si ce n'est pas trop indiscret, India... dites-moi pourquoi vous me fixez ainsi!
Çok zahmet olmazsa, bu gece tiyatroda görüşeceğiz.
Rendez-vous au théâtre, si ça ne te dérange pas!
Çok zahmet olmazsa, arada tozunu alıp rutubetten etkilenmemesi için mutfak kapısını açık tutabilir misiniz? - Elbette, yaparım.
II faudra l'essuyer de temps en temps... et prendre garde à l'humidité.
- Zahmet olmazsa ısıt.
Chauffe-le bien.
- Zahmet olmazsa.
- S'il vous plaît.
Zahmet olmazsa bir ateş alayım dostum.
Auriez-vous du feu, ami?
Zahmet olmazsa?
Jusqu'au bout.
- Zahmet olmazsa.
- Pourquoi pas.
Zahmet olmazsa onu dışarı çıkarmanı öneririm doktor.
Il serait temps de nous l'amener. Ne vous en déplaise!
- Zahmet olmazsa. - Elbette olmaz.
Si je ne vous en prive pas!
Gözlerim, odaklanamıyor, zahmet olmazsa okur musunuz?
Je vois trouble. Vous voulez bien?
Size zahmet olmazsa çaydanlığı ateşe koyar mısınız?
Soyez gentil, préparez-le.
Size zahmet olmazsa...
Vous voulez bien..?
Eğer zahmet olmazsa biraz su içebilirmiyim.
Oh, je veux juste un peu d'eau, si ça ne vous fait rien.
Zahmet olmazsa bir bardak su alabilir miyim?
Puis-je vous demander un verre d'eau?
Zahmet olmazsa artık, nereye gittiğimizi söyleseniz diyorum?
Vous ne voulez pas me dire où vous allez?
Zahmet olmazsa pantolonumu uzatır mısın?
Passez-moi mon pantalon!
Zahmet olmazsa.
Avec votre permission.
Başka denemek isteyen var mı? Müdürüm, zahmet olmazsa?
Continuons, vous devez m'attraper et monter sur moi.
Zahmet olmazsa...
Quand vous voudrez.
Zahmet olmazsa, biraz su rica edeceğim.
Je voudrais de l'eau, s'il vous plaît.
- Zahmet olmazsa.
Je fais le trou?
- Zahmet olmazsa?
- Ça ne vous ennuie pas?
- Zahmet olmazsa biraz su.
- De l'eau, s'il vous plaît.
Aile hatıraları, ne kadar dokunaklı olursa olsun şu anda pek vaktimiz yok, zahmet olmazsa?
Aussi touchant que cela puisse être... ce n'est pas le moment d'y penser. Venez!
Evet Bay Young. Zahmet olmazsa telefon edip
Téléphonez pour savoir.
Zahmet olmazsa kroki istiyorum.
Si ça ne vous dérange pas.
- Zahmet olmazsa, tabii.
- Si ça vous dérange pas, volontiers.
- Zahmet olmazsa?
- Je peux?
Zahmet olmazsa, siz doğru yönde nefes alıp verirsiniz... ben de tütsülenmiş... ringa balığını küçük lokmalar halinde ağzınıza atarım!
J'y mettrai des petits morceaux de hareng sans vous étrangler, si ça ne vous dérange pas.
Zahmet olmazsa açar mısın?
- Ça vous ennuierait de m'ouvrir?
Zahmet olmazsa bana da kahve yapar mısınız?
Vous me faites un café?
- Zahmet olmazsa getirebilir misin?
- Et qu'est-ce que tu penses d'aller le chercher? C'est dans tes moyens?
Sanırım ben de bir bardak "sherry" alacağım, zahmet olmazsa.
Je vais prendre un verre de sherry.
Bir şeker daha, size zahmet olmazsa Bay Beebe.
Encore un sucre, je vous prie.
Eğer çok zahmet olmazsa. Hemen getireyim.
C'est quoi, ce truc?
Eğer zahmet olmazsa.
Sauf votre respect.
Afedersiniz, Hanımefendi... size zahmet olmazsa,
Excusez-moi de vous déranger, mademoiselle,
Yaşlı bayan şöyle derdi... "Zahmet olmazsa benim için bunu iletebilir misiniz?"
Pendant 18 mois, j'ai pris ses ordres et cette vieille peau sait pas mon nom!
Ve eğer çok zahmet olmazsa, ben de sana bir şey almak istiyorum Clark.
Si ce n'est pas abuser, je voudrais aussi t'offrir un cadeau.
Zahmet olmazsa silahlarınızı uzatır mısınız?
Veuillez nous donner vos armes.
Zahmet olmazsa.
S'il vous pla ^ it.
Zahmet olmazsa sert bir sade kahve alacağım.
JE ME DEMANDAIS SI JE POUVAIS VOUS DERANGER POUR UNE TASSE DE CAFE NOIR.
Zahmet olmazsa Leo Johnson'nın tutuklanma raporunu getirir misin?
Amenez-moi les papiers de l'arrestation de Leo Johnson.
- Zahmet olmazsa.
- Si tu veux bien.
Zahmet olmazsa bir başvuru formu istiyoruz.
Nous souhaiterions un formulaire d'inscription, si ça ne te dérange pas.
Belki de öyledir ama hazırlanmalıyım bak Sidra birazdan gelecek eğer zahmet olmazsa...
Peut-être, mais j'ai à faire. Sidra arrive d'une minute à l'autre, alors...
O yüzden lütfen, eğer zahmet olmazsa temizleyin şu siktiğimin arabasını.
Alors, soyez mignons tout plein et nettoyez cette bagnole.
Zahmet olmazsa arkanı döner misin? !
Tournez-vous si cela vous gêne.
Doktor, zahmet olmazsa.
Docteur, à toi l'honneur!

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]