English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Türkçe → Fransızca / [ Ö ] / Özür diledim

Özür diledim Çeviri Fransızca

467 parallel translation
Dün gece için özür diledim.
Je suis désolée pour hier soir.
Özür diledim.
Eh bien! Je regrette...
- Özür diledim ya.
- Je me suis excusée.
Üç kere özür diledim!
Je vous ai dit trois fois que j'étais désolée!
Bütün söylediklerim için özür diledim ya.
Je t'ai dit que je regrettais.
- Hadi ama, özür diledim ya.
- Allez, je t'ai dit que j'étais désolé.
Senin adına özür diledim ve daha sonra senin için bebeğine bakacağından emin ol dedim.
Je me suis excusée en ton nom, et j'ai dit que tu garderais le bébé une autre fois.
- Özür diledim senden.
Je t'ai demandé pardon.
Weiss ile konuştum. Ondan özür diledim. Üç kez beni öldürmeyi denedi!
J'ai discuté avec Weiss, et trois fois, il a essayé de me descendre.
- Özür diledim.
- Je suis désolé.
- Özür diledim, Bridger.
- Eh bien, je me suis excusé, M. Bridger.
Kendi asrımın aptallığı yüzünden gereksiz yere özür diledim.
La sottise de mon siècle fait que je m'excuse à tort.
Ne istiyorsun? Özür diledim ya.
Je me suis excusée, non?
- Ben de! Affedersin. Araba için de özür diledim, üzgündüm ve paniklemiştim.
Je suis désolée pour la voiture, mais j'ai paniqué.
Özür diledim!
Je me suis excusé!
Geldim ve özür diledim.
Je suis venu, je me suis excusé.
Geçen günkü...? Sandy, özür diledim ya.
Sandy, je me suis déjà excusé...
Telefonda özür diledim ya.
Je t'ai dit que je regrettais.
Ondan özür diledim. O ne dedi?
regardez-Ie, comme il est gentil et bon, quel bon papa gâteau c'est.
- Özür diledim.
- J'ai fait des excuses.
Evet ama senden bunun için yüzlerce kez özür diledim.
Je me suis excusée cent fois.
Özür diledim.
Je me suis excusé.
Ondan özür diledim.
Ça n'a rien donné, je me suis excusé...
- Özür diledim. Özür dilemekle olmaz.
Il suffit pas d'être désolé.
Küçük bir ceza ödedim, ve özür diledim, hepsi bu.
J'ai payé une petite amende, je me suis excusé, et voilà.
Tanrım! Özür diledim ya.
J'ai demandé pardon!
Ben özür diledim, ve parasını ödememe izin verdiler. Ben gidip camcıya sipariş vereceğim.
J'ai dansé avec Marty Newberger, le binoclard baveux.
- Özür diledim.
- J'ai dit pardon.
Tanrım, özür diledim ya.
Je suis vraiment désolée.
- Seni duyamıyorum. - Özür diledim.
- Je t'entends pas.
Özür diledim ya.
Ecoute, je me suis excusée.
İlk iş olarak Nina'dan özür diledim.
J'ai commencé par m'excuser auprès de Nina.
Özür diledim.
Ecoutez, je me suis excusé.
Milyonlarca kez özür diledim.
Je me suis excusée mille fois.
Konuştum. Olay için özür diledim, o da iyi karşıladı.
II y a des gens qui diraient qu'il est cinglé, mais c'est une méthode d'acteur.
Demek boş yere özür diledim.
Alors, mes excuses étaient superflues.
Özür diledim, onlara biraz tavuk ve gözleme aldım. Tamamen iyi.
Je me suis excusé, on a mangé un bout, ça baigne.
Yüz defa özür diledim.
Je me suis excusé mille fois!
Özür diledim, yardım önerdim, daha ne yapmamı istiyorsunuz?
Je me suis excusée. Que voulez-vous d'autre?
Yanında diz çöküp kafasını tuttum ve ondan özür diledim.
Je me suis agenouilléé et j'ai murmuré : "Pardon".
Bunun için zaten özür diledim.
Je me suis déjà excusé.
Önemli olan okumuş olman. - Bunun için zaten özür diledim!
- Je me suis déjà excusé!
Senden özür diledim işte, daha ne yapmamı istiyorsun?
- Je m'excuse! - Que veux-tu que je te dise?
Madem artık içerdeyim, özür filan da diledim... kullandığınız fondöteni soracaktım.
- En effet. Maintenant que je suis entrée, vous m'excuserez? Je voulais savoir quel fond de teint vous employez.
Tanrı aşkına, senden bunun için özür bile diledim.
Je me suis même excusé.
Üstelik hoşlanmadığımı söylediğim için özür bile diledim.
Je me suis excusé d'avoir suggéré.
- Radyo için senden özür diledim.
- Je me suis excusé pour la radio.
- Bill senden özür diledim.
Bill, j'ai dit que j'étais désolée.
Geciktiğim için özür diledim...
Mange.
Bu yüzden özür diledim.
Comme tu veux.
İşte, diledim. Özür dilerim.
Voilà, je l'ai dit.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]