Arıyorum Çeviri Portekizce
10,808 parallel translation
Oğlumu arıyorum, 19 yaşında.
Procuro o meu filho. Tem 19 anos.
Samuray bandanalı bir adamı arıyorum.
Procuro um homem alto com um coque de samurai.
Samuray bandanalı ve uzun boylu bir adamı arıyorum.
Procuro um homem alto com um coque de samurai na cabeça.
Biraz anlam arıyorum.
- Procura uma noção?
Yani güçlü bir silah arıyorum siz de şehrime bir olalım diyerek giriyorsunuz.
Estou à procura de uma arma poderosa e entras na minha cidade a afirmar ser uma.
Birini arıyorum.
Estou a procurar alguém.
Arıyorum. Zamana bakın. Meg'in mesajı 2 dakika sonra geldi.
Vejam a hora, recebi a mensagem da Meg 2 minutos depois.
Arıyorum ve...
É para já, e...
- Arıyorum!
- Estou a ligar!
- Evet. Muhabirlerinizden birini arıyorum.
Estou à procura de um dos vossos jornalistas.
Efendim, görünüşe göre, sizi mezardan arıyorum, haberlere göre, ben ölüyüm.
Sr., parece que estou a ligar do túmulo já que de acordo com as notícias, estou morta.
İki kardeşi arıyorum, biri Acuña'da bir banka soydu.
Estou à procura de dois irmãos. Um deles assaltou um banco em Acuña.
- Hayır ; ama arıyorum.
- Não, mas ando à procura.
Kardeşini arıyorum, ve orospuyu. Sen de bana onları bulmamda yardım edeceksin.
Quero o teu irmão e a puta e tu vais ajudar-me a encontrá-los.
- Güvenliği arıyorum.
- Vou chamar a segurança.
Amerikalı bir kadını arıyorum.
Estou à procura de uma mulher americana.
Odelle'i arıyorum.
A ligar para a Odelle.
Amerikadaki telefonunu arıyorum.
Estou a ligar para o número dela na América.
Genç bir adamı arıyorum.
Estou à procura de um rapaz.
Arabamı arıyorum da. Bu bölge sadece çalışanlara özel. Kartınız yoksa buraya giremezsiniz.
- Esta zona é só para funcionários, não pode entrar sem cartão.
- O zaman niye bir tek ben arıyorum?
Então porque só é que faço algo?
- Tanner'i arıyorum.
- Vou ligar à Tanner.
Ben bu adamı arıyorum.
Eu estou a procurar este tipo.
- Sürekli arıyorum ama açmıyor.
Eu tento ligar-lhe, mas ele não está a atender.
"Golden retriever'ımı öldürüp yeşil bir kamyonetle kaçan adamı arıyorum."
"Procura-se o homem que matou o meu" golden retriever ", e fugiu numa carrinha "pick-up" verde.
Affedersiniz, ben, Emerson'un ofisini arıyorum.
Desculpe, estou à procura do escritório do Emerson.
Senin yaptığını, evi arıyorum.
Estou a ligar para casa, exactamente como fez.
Nükleer füzyon bilgisi olan birisini arıyorum.
Ando à procura de alguém com experiência em fissão nuclear.
Ne arıyorum?
O que procuro?
Ben Doris Lombard Redbook Magazine'den arıyorum.
Daqui é Doris Lombard, da Revista "Redbook".
Simon'ın programını arıyorum.
Estava à procura do horário do Simon.
- Ailemi arıyorum.
Estou a procura de família.
Tamam, 911'i arıyorum. Hayır, aramıyorsun.
Vou ligar para o 112.
Evet, arıyorum. Kalp krizi geçiriyor olabilirsin.
- Podes estar a ter um ataque cardíaco.
3 numaralı mangayı arıyorum.
Estou à procura do Esquadrão 3.
- Birini mi arıyorsun? - David Whele'yi arıyorum.
- Procuras alguém?
Ben de sakinlikten çok düzen arıyorum.
E acho as regras bastante... calmantes.
Ben bir katil arıyorum.
Estou à procura de um assassino.
Neden Tyrell'i arıyorum ki?
Porque ando à procura do Tyrell?
- Evet, Tyrell Wellick'i arıyorum.
Sim. Estou à procura do Tyrell Wellick.
Onu arıyorum değil, onu yakalayacağım dedim.
Eu disse que ia busca-la, não que ia procurá-la.
Gezegendeki en lezzetli şeyi arıyorum.
Procuro a coisa mais deliciosa do planeta.
Evet, bu yüzden arıyorum.
Sim, foi por isso que liguei.
- Seni Hollanders Ormanı'ndan beri arıyorum.
Procuro por si desde a floresta de Hollander. O rapaz.
Güvenliği arıyorum.
Vou chamar a segurança.
David Whele'yi arıyorum.
- Procuro o David Whele.
Arıyorum.
Estou a ligar porque...
Hava alamıyorum.
Não estou a receber ar.
Şeyhin ve cariyesinin sırra kadem bastığını söylüyorsa, ona inanıyorum.
Quando disse que o sheik e a cortesã desapareceram no ar, eu acredito.
Derek öldüğünden beri gecenin bir yarısı uyanıp korku içinde nefes almaya çalışıyorum.
Desde que o Derek morreu, acordo no meio da noite sem ar, aterrorizada.
Tyrell Wellick'i arıyorum.
Estou à procura do Tyrell Wellick.