Ayrılıyor musun Çeviri Portekizce
305 parallel translation
- Oh, ayrılıyor musun?
Vai-se embora?
Kasabadan ayrılıyor musun?
Vais deixar a cidade?
Ayrılıyor musun, Bay Umberto?
Já vai, Sr. Umberto?
Benden ayrılıyor musun?
Abandonas-me?
Siyam'dan ayrılıyor musun?
Vai partir do Sião?
Ayrılıyor musun, Bay Coe?
Já se vai embora, Sr. Cole?
Ayrılıyor musun?
Estás de licença?
Ayrılıyor musun?
Tu vais, onde?
Ayrılıyor musun?
Vai partir?
Rydell'den ayrılıyor musun?
Vais deixar Rydell?
Bizden ayrılıyor musun şimdi?
Vai deixar-nos.
Ayrılıyor musun?
Nossa senhora, não.
İyi günler, Watson. Ayrılıyor musun?
- Tenha um bom dia, Watson.
Ayrılıyor musun?
Vais-te embora?
Bekle, benden ayrılıyor musun?
Espera, estás a acabar comigo?
Gemiden ayrılıyor musun?
Deixas-me quando o barco se afunda?
- Ülkeden ayrılıyor musun?
Vai deixar o país.
- Benden ayrılıyor musun?
- Vais acabar comigo?
Benden ayrılıyor musun?
Estás a acabar comigo?
Sonunda ayrılıyor musun?
Vais finalmente embora?
- Ayrılıyor musun? Başka seçeneğim yok.
- Não tenho escolha, pois não?
Aramızdan ayrılıyor musun?
Você está nos deixando?
- Ayrılıyor musun?
Você partirá?
Ayrılıyor musun?
Está de partida.
Benden ayrılıyor musun?
Estás a acabar tudo comigo?
- Benden ayrılıyor musun?
Queres acabar comigo?
Evden ayrılıyor musun?
Vais-te embora?
- Polislikten ayrılıyor musun?
- Amelia, vais deixar a polícia?
Benden ayrılıyor musun? Çünkü ayrılıyorsan- -..
- Estás a acabar comigo?
Benden ayrılıyor musun?
Queres acabar?
Dante'den ayrılıyor musun?
Vais deixar o Dante?
Ah! kısa süre sonra ayrılıyor musun?
Já vai embora?
Ayrılıyor musun?
Não vai embora, não?
- Benden ayrılıyor musun?
Estás a acabar comigo?
Sen gerçekten ayrılıyor musun?
Tu estás a ir-te realmente embora?
Gerçekten County'den ayrılıyor musun?
De verdade vai do hospital?
- Ondan ayrılıyor musun?
- Vais acabar com ele?
- Bizden ayrılıyor musun?
- Vais deixar-nos?
- Benden ayrılıyor musun?
- Estás a romper comigo?
Gerçekten benden ayrılıyor musun yani?
Estás mesmo a acabar comigo?
Ayrılıyor musun benden yani?
Estás a acabar comigo?
Sen benimle ayrılıyor musun?
Estás a acabar comigo?
- Benden ayrılıyor musun?
Estás a dar-me com os pés?
Ayrılıyor musun?
Despediu-se?
Ülkeden ayrılırken neler hissettiğini hatırlıyor musun?
Lembras-te como era estar em alto-mar?
Nasıl giyindiğini hatırlıyor musun? T-shirt giyiyordu, uzun saçlıydı ayrıca.
Usava uma camisa e tinha o cabelo escuro.
Ayrıca, bunca yıl ne kadar açık görmüşüm, şimdi anlıyor musun?
E além disso, conseguis ver agora o que foi óbvio para mim durante tantos anos?
- Evden ilk ayrılışını hatırlıyor musun?
- Lembraste da primeira vez que partiste?
Şimdi ayrılıyor musun?
- Agora vai desistir?
Biliyor musun o gelecek hafta buradan ayrılıyor, bunu biliyor muydun?
Sabes que ela parte para a semana?
- Buradan ayrılıyor musun?
- Vais-te embora?
ayrıldık 55
ayrıldım 20
ayrılmak 17
ayrıl 63
ayrılın 293
ayrılalım 66
ayrıldı 31
ayrılıyorum 61
ayrılma 30
ayrıldılar 19
ayrıldım 20
ayrılmak 17
ayrıl 63
ayrılın 293
ayrılalım 66
ayrıldı 31
ayrılıyorum 61
ayrılma 30
ayrıldılar 19