English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Türkçe → Portekizce / [ A ] / Aziz peder

Aziz peder Çeviri Portekizce

49 parallel translation
- İyi günler aziz peder.
Bom dia, reverendo.
Biliyorum aziz peder ama... sayımız çok az...
Mas para ele agora é mais perigoso, se está marcado. Sim, mas somos poucos e se todos forem para o mosteiro... - Entendo.
- Loto, aziz peder!
- A loteria, irmão.
Sağol, Aziz Peder! Ta Sibirya'lardan bize, yanımıza geldiğin için sağol.
Padre, agradecemos-te por teres emergido dos bosques e campos da afastada Sibéria,
Grigori Yefimoviç, Aziz Peder, yalvarıyorum...
Grigori Lefimavitch, pai meu, por amor de Deus...
Aziz Peder! Kutsal kurtarıcı, sizi arıyordum.
Pai celestial, recipiente bendito, ando à tua procura.
Dün, bir galeride "Aziz Peder" le karşılaştık.
Ontem, durante a exposição, demos de caras com o ancião.
Ha, Aziz Peder'imizi yumruklayanın karısı!
Foi o homem dela que deu um soco no ancião?
Aziz Peder'le görüşecek.
O ancião está à espera.
Aziz Peder, telefonda yine o kadın var.
Deus do Céu, outra vez ela.
# Aziz Peder, benimle konuşmak mı istemişsin?
Padre, querias falar comigo?
Aziz Peder! Neler oluyor?
Padre santo!
Yaptığınız bu şey harika, aziz peder!
É tão bonito o que está a fazer, Sr. Padre.
Bay Jackson, sizi aziz peder ile tanıştırmama izin verin.
Sr. Jackson, apresento-lhe o senhor padre.
Aziz peder!
Venha, senhor padre!
Aziz Peder!
Senhor padre! Senhor padre!
Bak sana ne diyeceğim, aziz peder. Biz senin payınla yapacak bir şey buluruz. - Buna amin derim.
O que eu te posso dizer, reverendo, é que havemos de descobrir o que fazer com a tua parte.
- Merhaba, aziz peder.
- Viva, Reverendo.
- Aziz peder.
- Reverendo.
Aziz peder.
Reverendo.
Size nasıl yardım edebilirim, Aziz Peder?
Posso ajudá-lo?
- Bizim için şereftir, Aziz Peder.
- Seria uma honra, Reverendo.
- Evet, efendim, Aziz Peder.
- Sim, Reverendo.
Aziz Peder, ben Başkomiser Rawling. Biraz vaktinizi alacağım.
Reverendo, sou a Comandante Rawling.
Aziz Peder, arama emrimiz var.
Reverendo, tenho um mandado de busca.
Aziz Peder, yasal olarak içeriye girme hakkım var. Gerekirse güç kullanırım.
Reverendo, tenho direito legal a entrar e a recorrer à força, caso seja necessário.
Tamam, Aziz Peder, son şansınız.
Muito bem, reverendo, última oportunidade.
- Merhaba aziz peder.
- Olá, Reverendo Bill.
Teşekkürler aziz peder.
- Obrigada, Reverendo.
"Kutsanmış bakireye" yazılmış bu mektupta sana lsa ve Aziz Peder adına Kutsal Ruh'tan duyduğun her şeyi yayınlama izni veriyor.
Nesta correspondência à "beata vergine", ele concede-vos, em nome de Cristo e de São Pedro, a permissão para publicardes tudo o que ouvistes da parte do Espírito Santo.
Aziz Peder Hoffman halihazırda burada.
O reverendo Hoffman já chegou.
Aziz Peder.
Senhor padre!
Sana ne diyeceğim biliyor musun, aziz peder. Böylesi bir parayla, cennete gidiş biletini satın alabilirsin.
Digo-te uma coisa, reverendo.
Belki de Aziz Mary'e gidip, hikâyenin tamamını Peder'e anlatmalıyız.
Deveríamos ir até St. Mary e contar toda a história ao padre Mulligan.
Bir aziz olan Peder Amaro nasıl olduysa, onu kurtarmaya gitmiş.
Padre Amaro, que é um santo, não sei como fez, mas foi salvá-la.
- Aziz Christopher'u kaybettim, Peder.
- Perdi o São Cristóvão, Padre.
Ama Aziz Ketçik vardı peder. Ve kimileri adama, yoksa kadın mıydı? Kedicik dermiş.
Ah, não, mas São Cettin existe, Padre... e sabe-se que alguns o chamam... ou a chamam... de Kitten.
Merhaba aziz peder.
Olá, Senhor Padre.
Kızım sizi hangi konuda rahatsız etti aziz peder?
Com que assunto é que aquela rapariga o foi incomodar?
Aziz peder bunu anlamadım.
Eu não compreendo.
Peder, Aziz Agatha'yla ilgili başpiskoposun yönetimindeki bölgeyle temasa geçtim... Ve görev süreniz boyunca, oldukça az rahibin gelip gittiğini söylediler.
Falei com a arquidiocese sobre St.ª Agatha e disseram-me que já lá passaram muitos padres durante o seu mandato.
O aziz olmadan önce ahlâksızlarından vazgeçmişti ama sizin hayatınız, peder, onunkinin tam tersi.
Tendo em conta que renunciou aos seus votos antes de se tornar santo. E estando o padre a viver uma vida de pecado.
Aziz.Roch'un bunca yıl açık kalması Peder Barnett'ın tek sebebiydi.
O Padre Barnett era a única razão pela qual o St. Roch se manteve aberto todos estes anos.
Tanrım. Aziz değilmişsin Peder.
Jesus.
12 yaşındaki yeğenim Jose ve Aziz Francis kilisesinden peder Mauricio. İkisi de kayıp.
Meu sobrinho Jose, ele tem 12 anos... e o padre Mauricio de Saint Francis, ambos desapareceram.
Cynthia'ya Aziz Matthew Kilisesi'nde Peder Jenkins'la bir görüşme ayarlat.
A Cynthia marcou algum encontro com o padre Jenkins, em St.
Bu ses kaydını bulan olursa Aziz Matthew Kilisesi'ndeki Peder Jenkins'a teslim etsin.
Se esta gravação for encontrada, entregue-a ao padre Jenkins, St.
İşte bu yüzden Peder Douglas, Aziz Francis'le falan alakalı bir şeyler mırıldanırken sen onu dinliyordun. Bense o esnada sıraların altında kızların eteklerinin altına bakıyordum.
Isso é porque enquanto ouvias o Padre Douglas a divagar sobre São Francisco ou lá o que é, eu andava debaixo dos bancos da igreja a espreitar as saias das raparigas.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]