Biş Çeviri Portekizce
176 parallel translation
- Hayır. Yeni biş iş teklif ediyorum.
Estou a oferecer-te um emprego novo.
Hiç unutamayacakları bir bis parçası söyleyeceğim.
Vou cantar de um modo que nunca mais esquecerão.
Sanırım istek parça için geri dönsem iyi olacak.
Penso que devo voltar para o bis.
3 bis, 8 eğilme.
Três encores, oito vénias.
Muazzam!
Bis!
Bir daha! Bir daha!
Bis! "Magnifique"!
Şimdi su söyleyeceklerimi iyi dinle.
Para bis, arrebita as orelhas e ouve...
- Tekrar.
- Bis!
Tekrar.
Bis!
Sca...
Bis...
Acaba bis yaparlar mı?
Achas que aceitavam bisar?
"Memo bis punitor della cattum!"
"Nemo bis quelitor della cassum!"
Final numaranda ne yapacaksın, kendini mi yakacaksın?
O quê você vai fazer para um bis, se jogar no fogo?
Bir daha!
Bis!
Lakin o bise sorup bis cevap veremessek bisde ona çıkışı gösteririss!
Mas se ele pergunta e não temos a resposta então lhe mostramos a saída!
Kıymetlimss! onu bis bulduk!
Meu precioso o achará!
Bis bulduk!
O achará!
Neredeyse 50 oyuncunun olduğu yerde mistik bir uçurum yarattın...
Sete bis que fiz. Arranjas um fosso imaginário onde difícilmente cabem 50 músicos...
Ve bis olarak Rolandez'e bir nezaket ziyaretinde bulunmaya karar verdi. Bilmen lazım, Panama Konsolos Yardımcısı.
Depois, para terminar, decidiu fazer uma visita ao Rolandez, o vice-conselheiro do Panamá.
Kendi bağırsaklarını yiyip dahasını da isteyecek haldeler.
Estão prontos a comer as próprias vísceras e a querer bis.
Ama sen Dano Bundy'nin torununun torununun torunu değilsin.
- Viva! Mas tu não és o bis-bis-bisneto do Dan " I Bundy.
" ( Belçika'daki ) Maas'tan ( Rusya'daki ) Memel'e...
Von der Maas bis an die Memel,
"( Avusturya'daki ) Etsch'den ( Danimarka'daki ) Belt'e"
Von der Etsch bis an den Belt :
Tekrar söyle!
- Bis!
Ve senin büyük, büyük, büyük büyük anneni bir zenci tokmaklamış. Ve yarı zenci bir çocuğu olmuş. Şimdi...
E a sua bis, bis, bis, bis... bisavó fodeu um preto... e teve um filho meio preto.
Tekrar!
Bis!
Bir bis daha yapacağım.
Bom, que tal um bis?
- Kimliklerinizi bana verin.
- Deem-me os vossos bis.
- Vay be.
Bis!
Barre Cad. Parkın yanında. 37 A Barres Caddesi.
Boulevard Maurice Barrés, eu sabia que era no Bois, 57 bis, Boulevard Maurice Barrés, em Neuilly.
Mangal yapacagiz.Kertenkele sandovici.
Há-há churrascos com bis-biscoitos de massa.
Ama hep gülümsüyordu. Bana torunlarının çocuklarının resimlerini gösterdi.
Mostrou-me fotografias dos seus bis-netos.
- Çok güçlü bis düzen efendisi.
- Ele é um Senhor do Sistema muito poderoso.
Bethany, sen Kutsal İsa'nın... büyük-büyük-büyük-büyük-büyük-büyük - büyük-büyük-büyük-büyük-büyük yeğenisin.
Bethany, é a... bis-bis-bis - bis-bis-bis... bis-sobrinha de Cristo.
Kredi kartları ve kimlikleri için aileleri öldürmüş.
Chacinou famílias para lhes roubar os cartões de crédito e bis.
Önemli olan takip edilmemek için farklı yerlerde farklı kredi kartı ve kimlikler kullanmaktı.
O truque era usar os cartões e os BIs em locais diferentes, para que não fosse localizado.
Devam et.Ne kadar şiirsel.
Bis! Que doçura! Isso é poesia.
- Bir daha, harika.
- Bis? Maravilhoso.
Bir daha, bir daha...
Bis, bis.
# # Bağırır, çığlık atar, devam etmemiz için yalvarırlardı
Gritando e pedindo bis da atração...
# # Daha fazlası için yalvaracaklar
Eles vão pedir bis...
Bis yapacaklar.
Vão fazer um encore.
Bis ağladık kıymetlim.
E chorámos, precioso.
Bis değildik.
Não fomos nós!
Bis değildik!
Não fomos nós!
Tekrar! Tekrar!
Bis, bis!
- Seyirciler sahneye çağırıyor.
- Escola do Rock! - Estão a pedir bis.
Von der Maas bis an die Memel
Von der Maas bis an die Memel
Von der Etscch bis an den Belt
Von der Etsch bis an den Belt
Bu oda için nakit ödeme aynı nedenle : resim kimlikler olmadan, çünkü hiçbir kredi kartları var, biz hiçbir şey yok. biz yok gibi lt var.
Pela mesma razão que pagamos em dinheiro pelo quarto : porque, sem bis, não temos cartões de crédito, não temos nada. É como se não existíssemos.
Finalde yine nasıl ışıldayacağını düşün.
Pensa como brilharás Naquele bis do final