Gidip getireyim Çeviri Portekizce
801 parallel translation
Ben O'nu gidip getireyim. Bayan Julie.
Eu chamo-o, Miss Julie.
Gidip getireyim.
Vou buscá-lo.
Gidip getireyim.
Vou buscá-la.
Gidip getireyim.
Vou-lho buscar.
- Ben gidip getireyim.
- Eu vou buscá-lo.
Gidip getireyim.
'Ll Vá em frente.
Gidip getireyim mi efendim?
Eu recebo uma de você?
Gidip getireyim.
Eu trago-o.
Gidip getireyim ve bu meseleyi burada halledelim, tamam mı?
- Vamos acertar isso, está bem?
Gidip getireyim onu.
Vou procura-la.
Gidip getireyim.
Vou pegá-lo para vocês.
Ben hemen gidip getireyim.
Então vou buscá-lo.
Izninizle, gidip diger personeli getireyim.
Se me derem licença, vou chamar o resto do pessoal.
Gidip, sana soğuk su getireyim.
Vou buscar um pouco de água mais fresca.
Hemen gidip paltonu getireyim.
Volto já com o teu casaco.
Siz biraz uzanın, ben gidip dosyaları getireyim.
Sente-se um pouco, já trago os ficheiros.
Sen yapsan iyi olur. Ben de gidip bakıcıyı getireyim.
Vou buscar a baby-sitter.
Ben gidip saldan eşyaları getireyim.
Vou tirar as coisas da jangada.
Gidip sürüyü getireyim.
Venho buscar o meu gado.
Mutfağa gidip limonata getireyim.
Vou levá-lo para a cozinha e dar-lhe limonada.
- Gidip sana yemek getireyim.
- É melhor ir buscar-te alguma comida.
- Ben gidip hazırlanan reçeteyi getireyim.
- Preencherei a prescrição.
Gidip arabayı getireyim.
Eu vou buscar o carro.
Ben gidip yanıkların için biraz gres getireyim.
Está presa ao teu...
Arabaya gidip fener getireyim...
- Eu pegarei um das lanternas do carro de patrulha.
Gidip arabadan getireyim.
Vou até ao carro para o tirar.
İzninizle, ben gidip tütünümü getireyim.
Com licença, vou buscar o meu tabaco.
Özür dilerim. - Gidip bir bira getireyim mi?
- Quer que lhe vá buscar uma cerveja?
Şimdi müsaade ederseniz, gidip bavullarınızı getireyim.
Agora, me desculpem, tenho que buscar sua bagagem.
Gidip kamyoneti getireyim.
Vou buscar a furgoneta.
Gidip biraz su getireyim.
Vou por um pouco de água.
Eve gidip para getireyim.
Vou a casa buscá-lo.
Ben gidip Bob'u getireyim. Ne zaman kazmaya başlasa, zaman,... uyku, yemek, her şeyi unutur.
Quando começa a cavar, esquece-se das horas, de dormir, de comer, de tudo.
- Gidip yardım getireyim.
Vou pedir reforços! B...
Bak, ben gidip onu getireyim, tamam mi?
Escuta, vou procurá-lo, está bem?
Gidip aspirin getireyim.
Vou buscar aspirinas.
Eve gidip sana bir tane getireyim.
Eu vou a casa buscar-lhe um.
- Gidip tencere tava getireyim.
Tragam alguns baldes.
Gidip pilavı getireyim.
Vou buscar o arroz.
Gidip sana bir doktor getireyim, sonra tekrar beraber oluruz.
Não fale, Sombra. Vamos levar-te a alguém que nos possa pôr juntos novamente.
Ben gidip odun getireyim.
Vou buscar lenha.
Gidip defterimi getireyim.
Vou buscar o meu caderno.
Gidip Polly'yi getireyim. Bir tane aldım zaten.
- Vou chamar a rapariga.
Gidip kendim getireyim efendim.
Vou eu mesmo buscà-lo, sir.
Gidip Matilda'yı getireyim.
Vou buscar a Matilda.
Gidip biraz getireyim, olur mu?
Eu vou buscar mais, está bem?
Şimdi gidip Bay Carr Gomm'u getireyim.
Irei buscar o Sr. Carr-Gomm.
Ben gidip kızları getireyim.
Vou buscar as raparigas.
Gidip biraz getireyim.
Vou buscar mais.
- Gidip çocukları getireyim.
- Vou buscar as crianças.
- Gidip birilerini getireyim.
- Vou chamar os outros depressa. Eles não querem vir.