Hiçbir şey bilmiyor Çeviri Portekizce
576 parallel translation
- Dubois hiçbir şey bilmiyor
- Dubois não sabe nada.
O bu konuda hiçbir şey bilmiyor.
Ele não sabe nada disto.
Bu konuda hiçbir şey bilmiyor o.
Ela não sabe nada sobre o caso.
Mücevherler hakkında hiçbir şey bilmiyor.
Não sabe nada sobre as jóias.
Hiçbir şey bilmiyor.
Não sabe nada.
Beni delirten şey, hakkında hiçbir şey bilmiyor olmak.
O que me preocupa é que eu não sei nada sobre ela.
- Hiçbir şey bilmiyor.
- Ele não sabe de nada.
Bu konuda hiçbir şey bilmiyor. Benim Baba...
Ela não sabe nada disso, nem sabe que eu sou o seu Papá...
- Hiçbir şey bilmiyor.
- Ela não sabe de nada.
Yani hiçbir şey bilmiyor musun?
Então não sabes nada?
Zavallı kocam, hiçbir şey bilmiyor.
O meu pobre marido não sabe de nada.
Hala Montez hakkında hiçbir şey bilmiyor musunuz?
Continua a afirmar que não sabe nada do Montez?
Hiçbir şey bilmiyor.
- Ele não sabe.
O hiçbir şey bilmiyor.
Ela não...
Durun, Ine hiçbir şey bilmiyor.
Ine não sabe.
Mürebbiyelik konusunda hiçbir şey bilmiyor musun?
Não sabe nada acerca de ser precetora? Nada.
Hiçbir şey bilmiyor, gücümüzü ve toplumumuzu yok etmek dışında.
Ele não sabe nada, só como destruir o nosso poder e a nossa cidade.
Hiçbir şey bilmiyor olsaydım, orada kayıtlı olan şeyleri inceleyerek gemiyi yönlendirebilirdim.
Se... se eu não soubesse nada, poderia navegar a nave apenas pelo estudo do que está ali guardado.
Komutan olmak hakkında hiçbir şey bilmiyor.
Não percebo patavina de ser comandante de esquadrão.
Hiçbir şey bilmiyor, görüyorsunuz ya.
Ele não sabe nada.
Dağdaki Şerifi aradım ama onlar da nerede olduğuna dair hiçbir şey bilmiyor.
O caseiro não teve notícias, e liguei para o posto de montanha do xerife.
Bu gemi hakkında hiçbir şey bilmiyor. - Haklı.
Ele não sabe nada sobre esse navio.
- Hayır Ballard altın hakkında hiçbir şey bilmiyor.
Mas Ballard sabe disso? Não, Ballard não sabe nada.
Ama valiz hakkında hiçbir şey bilmiyor musunuz?
Tudo? Não sabe nada sobre a outra mala?
Ve gramofon hakkında hiçbir şey bilmiyor musun?
E também não sabes nada do gramofone?
Onun için çalışmış olsaydım bile hiçbir şey bilmiyor olurdum.
Mesmo que eu tivesse trabalhado com ele, não sabia nada!
Hiçbir şey bilmiyor musun?
Será que não sabes nada?
- Susie hiçbir şey bilmiyor.
Devias saber que ela ia logo descobrir.
Film hakkında hiçbir şey bilmiyor.
- Ela nada sabe sobre cinema.
Kimse hiçbir şey bilmiyor. Birine söylemek için nedenim yok.
Não tenho qualquer razão para contar nada a ninguém.
Dünyada hiç kimse Bölge hakkında hiçbir şey bilmiyor.
Ninguém no Mundo sabe ao certo o que é a Zona.
Çocuk hiçbir şey bilmiyor.
O garoto não sabe nada.
Hiçbir şey bilmiyor.
Ele não sabe de nada.
Hiçbir şey bilmiyor musun?
Não vives neste mundo?
Benden değil, hiçbir şey bilmiyor.
Não de mim. Ela não sabe.
Oh, şu çiftlik çocuğu, balık tutmak hakkında hiçbir şey bilmiyor.
Aquele campónio não percebe nada de pesca.
Hiçbir şey bilmiyor musun?
Não entendes nada?
Kız hiçbir şey bilmiyor.
Já lhes disse que ela não sabe nada.
Cinayetler hakkında hiçbir şey bilmiyor.
Ela não sabe nada sobre essas mortes.
Dün geceyle ilgili hiçbir şey bilmiyor çünkü benimle birlikteydi bayım.
Você não pode falar assim com o Sr. Cavalier.
Hiçbir şey bilmiyor, adam kuzeyli.
É do norte. Não sabe.
Gelfling hiçbir şey bilmiyor.
O Gelfling não sabe nada.
Erkek arkadaşı hiçbir şey bilmiyor, eğer bilseydi polisler bizi çoktan yakalardı.
O namorado dela não sabe de nada, senão a policia já estava em cima de nós.
Arnie artık hiçbir şey bilmiyor.
O Arnie já não sabe de nada.
O hiçbir şey bilmiyor. Bana yazdılar, ben de size haber verdim.
Ela não sabe de nada, só me escreveram a mim, porque pensavam que eu a ia informar.
- O hiçbir şey bilmiyor!
- Ela não sabe de nada!
Ben demiştim. Bilmiyor. Hiçbir şey bilmiyor!
Se te tivesse preocupado de jogar Uma olhada aos desta manhã... teria comprovado que publicam a notícia em primeira página.
Gaetano'ya ne olduğunu kimse bilmiyor ve sen ise hiçbir şey olmamış gibi onun fazerini teslim ediyorsun.
Ninguém sabe o que aconteceu ao Gaetano e entrega o phaser dele como se nada se tivesse passado.
Pioppi malikanesini. Onu hapise atacaklar, zavallı şeytan hiçbir şey bilmiyor.
Meterão na cadeia um pobre diabo que não sabe de nada.
Yerel yetkililer, turizm yetkilileri,.. .. milli parklar, kırsal komisyon, C.P.R.E.. Hiç kimse işin neresinde olduğunu bilmiyor, hiçbir şey yürümüyor.
Autoridades locais e turísticas, parques nacionais, comissão rural, ninguém sabe por onde andam e ninguém faz nada, e todos dizem mal uns dos outros e atiram as culpas uns para os outros.
- Bu konuda hiçbir fikrin yok. Ben bir şey bilmiyor muyum?
Eles mataram-se uns aos outros!
hiçbir şey bilmiyorum 160
hiçbir şey bilmiyorsun 79
hiçbir şey bilmiyorsunuz 18
hiçbir şey 4260
hiçbir sey 26
hiçbir şey anlamadım 43
hiçbir şey anlamıyorum 56
hiçbir şey yok 457
hiçbir şeye dokunma 57
hiçbir şey istemiyorum 65
hiçbir şey bilmiyorsun 79
hiçbir şey bilmiyorsunuz 18
hiçbir şey 4260
hiçbir sey 26
hiçbir şey anlamadım 43
hiçbir şey anlamıyorum 56
hiçbir şey yok 457
hiçbir şeye dokunma 57
hiçbir şey istemiyorum 65
hiçbir şey yoktu 36
hiçbir şey olmuyor 60
hiçbir şeye ihtiyacım yok 25
hiçbir şeye 82
hiçbir şey söyleme 96
hiçbir şeyim yok 92
hiçbir şeyin yok 23
hiçbir şey hissetmiyorum 56
hiçbir şey olmadı 177
hiçbir şey görmedim 47
hiçbir şey olmuyor 60
hiçbir şeye ihtiyacım yok 25
hiçbir şeye 82
hiçbir şey söyleme 96
hiçbir şeyim yok 92
hiçbir şeyin yok 23
hiçbir şey hissetmiyorum 56
hiçbir şey olmadı 177
hiçbir şey görmedim 47