English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Türkçe → Portekizce / [ I ] / Ispanyol

Ispanyol Çeviri Portekizce

1,964 parallel translation
Carlisle beni buldugunda Ispanyol Gribi'nden ölüyordum.
Foi quando o Carlisle me encontrou, a morrer da Gripe Espanhola.
Şey, aslında kimsenin yakışıklı ve sadık İspanyol sevgilisi yok.
Bom, na verdade... Ninguém tem um namorado espanhol lindo e dedicado...
İspanyol lokantası olmasın da.
Qualquer coisa menos comida espanhola.
İspanyol İç Savaşı hakkında basit bir ödev sadece. Zaten seneler önce olmuş bitmiş bir olay.
É só um ensaio sobre a Guerra Civil espanhola.
Fotoğrafçı, bir İspanyol, Wilkes-Barre'daki bir model ajansıyla anlaşmalıymış.
O fotógrafo, hispânico, usou a agência de Modelos Wilkes-Barre.
Tüm birimler, genç beyaz bir kadın üç İspanyol ırkından erkek tarafından saldırıya uğramış, müdahale edin.
Atenção, a todas as unidades, respondam a uma possível agressão a uma jovem caucasiana por três homens Hispânicos.
Geçen yıl, tüm İspanyol yerlilerin yaralarını sardılar.
No ano passado, eles agasalharam os ombros de todo tipo de espanhol.
İspanyol şarabıyla, Poirot'nun sindirim sistemi pek iyi anlaşamıyor.
O vinho espanhol e a digestão de Poirot não se dão muito bem.
- Sanırım İspanyol veya Fransız.
- Acho que era espanhola ou francesa.
Bir İspanyol gemisinde, altı yıl güvertenin altında kaldım.
Seis anos no convés de um galeão espanhol.
Bunu İspanyol pisliklerine anlat, dostum.
Explica isso à escumalha espanhola, amigo.
Bir İspanyol hapishanesinde on altı yıl geçirdim.
Estive 16 anos numa prisão espanhola.
İspanyol Hapishane Gardiyanları.
Guardas prisionais Espanhóis.
İspanyol Sahil Güvenlik.
São a Guarda Costa Espanhola.
Altını bul Bay Lynch. Ya da yarın bu zamanlar tekrardan İspanyol düşmanın olacağım.
Produza o seu ouro, Sr. Lynch, ou por esta altura amanhã, serei uma vez mais o seu inimigo espanhol.
İspanyol kaptan altın topun efsane olduğunu söyledi.
O capitão espanhol disse que o canhão dourado é uma lenda.
İspanyol ordusu.
De onde é que apareceram?
Dediğin, kafamda İspanyol bir gülleden daha büyük bir etki bıraktı.
Isso passou na minha cabeça como uma bala de canhão espanhola. O quê?
En azından boynunda bir İspanyol halatı yok.
Pelo menos não tens uma corda espanhola à volta do pescoço.
Bana demiştin ki bir İspanyol'a güvenmek, yılana güvenmek gibidir.
Uma vez disseste-me que confiar num espanhol é como confiar numa cobra.
Ve bu arada, son duyduğum haberlere göre artık sizin İspanyol düşmanınız değilim gerçi yine değişebilir belki.
E já agora, da última vez que confirmei, já não sou o teu inimigo espanhol, pensei que isso tivesse voltado a mudar.
Ben gençken, İspanyol Ordusunda kimse benden hızlı koşamazdı.
No meu tempo, nenhum homem do exército espanhol corria mais que eu.
Partide sunulacak olan İspanyol yemeğinden nefret eder.
Ele odeia a comida espanhola que será servida na festa.
Bu bizim İspanyol hatunumuz Miranda.
Está é nossa Señorita espanhola, Miranda.
Aslında, bu teknik olarak şampanya değil. Cava. Şampanya gibi yapılan İspanyol parlak şarabıdır.
Na verdade, tecnicamente não é champanhe, é cava, um vinho espanhol espumoso que se processa...
2 cm çapındaki İspanyol madeni paraları hala piyasadaydı. şimdiki madeni para yarıçaplarına göre uygun olabilir...
U.S.Mint encontrou-a em 1792, moedas espanholas ainda em circulação com 3 / 4 de polegada de diametro. O tamanho comparável do diametro de uma moeda actual seria...
İspanyol Engizisyonu ile ilgili bir şarkı yazmaya çalışıyorduk.
Sim. Estávamos a tentar escrever uma música sobre a Inquisição Espanhola.
GPS üzerinden Fransız, İspanyol ve Fas'lı birimlerimiz seni buradan izleyecekler.
Aqui eles localizam o teu GPS e ligam com as nossas unidades... francesas, espanholas e marroquinas.
İspanyol topraklarında 10 yıl geçirdi ve bu dönemde Miguel Alvarez'le tanıştı.
Passou 10 anos numa prisão da Espanha.
"İspanyol, U.D.Y.C.O. Bürosu amiri."
SANCHEZ, CHEFE DA U.D.Y.C.O.
İspanyol hapishaneleri onlar gibi adamlara 5 yıldızlı otel gibi gelir.
A prisão espanhola é como o Club Med para ele.
İspanyol kökenliydi, bilemiyorum, kel ve korkutucu görünüyordu.
Era Hispânico, não sei, careca, olhar assustador.
İspanyol televizyonunu çok mu sık izlersiniz?
Vê muita televisão espanhola?
1490'da İspanyol kâşif Cabeza de Vaca bu yeni, güç ve hazine vaat eden topraklara ayak bastı.
Em 1940, o explorador espanhol Cabeza de Vaca desembarcou no Novo Mundo em busca de poder e de fortuna.
İspanyol Florida'yı ve Louisiana'yı mı...
Capturaria...
Hoşçakal ve elveda, zarif İspanyol kızları.
Até logo e adeus para vocês, belas dozelas espanholas
İngiliz Büyükelçisi'nin ellisi, İspanyol Büyükelçisinin yetmiş beşi var.
O embaixador britânico tem 50. O embaixador espanhol tem 75.
İspanyol engizisyonundan sonra fazladan uzun bir balayını hak ettik.
Após a inquisição espanhola, acho que merecemos uma lua de mel extra longa.
Bu binaların bakım masrafı ki oldukça kalitesiz binalar su ve diğer harcamalar İspanyol devleti tarafından ödeniyor.
A manutenção destes edifícios, que têm muito pouca qualidade, a água e os recursos naturais são pagos pelo Estado espanhol.
Dünyanın en önemli on bir inşaat şirketinden yedisi İspanyol şirketleridir.
Das 11 companhias de construção mais importantes do mundo, 7 são espanholas.
Tüm İspanyol sahilleri ilk kilometresinden itibaren % 80 binalarla kaplıdır.
Desde o primeiro quilómetro de toda a costa maritima espanhola 80 % está coberta de edifícios.
İspanyol Gayrimenkul Balonunun Sonuçları :
Consequências da bolha imobiliária espanhola :
İspanyol Merkez Bankası altın ve döviz rezervlerinin büyük bölümünü sattı ve ulusal borç gayrisafi milli hasıIanın % 106'sına çıktı.
O Banco Central espanhol vendeu uma grande parte do seu ouro e reservas da moeda e a dívida nacional chega aos 106 % do PIB.
İspanyol bir adamla nişanlıyım.
Eu sou comprometida... com um espanhol.
Bir tür siyahi ya da İspanyol musun?
- É arraçada de negros, hispânicos?
Annem ameliyatından önceki gece iki kadeh İspanyol şarabı içmişti.
Ouça, na noite anterior à cirurgia da minha mãe, ela bebeu dois copos de xerez.
İspanyol dansı yapma isteği uyandırıyormuş.
Disse que lhe dava vontade de dançar o flamenco.
Bu arada İspanyol ve Amerikalı yetkililer bugünkü saldırının tek sorumlusu suikastçının öldürüldüğünü açıkladı.
Os governos da Espanha e dos EUA... informam ter matado a tiros o assassino do ataque de hoje.
"Evet, şu İspanyol sosyalist!"
"Pois, o socialista espanhol."
Kraliçenin yakında bu İspanyol şeyleri yüzünden kafası dönmeye başlar.
A Rainha, em breve, porá a cabeça dele à roda com coisas espanholas.
Sizi hapsediyordu, içindeki İspanyol kanı sizi Roma'ya mahkum ediyordu...
Tentai antes perguntar quem vos falhou, e que sangue espanhol vos acorrenta a Roma.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]