Kapı açılır Çeviri Portekizce
203 parallel translation
Hayır, bayan. " Önlerinden kapı açılır, Sandalye verilir..
Não, senhora. " Abrir-lhes as portas, ceder-lhes a minha cadeira.
Kapı açılır...
E a porta abre-se...
O kapı açılır açılmaz içeri yığılır ve gideriz.
Assim que abrir o portão, vamos juntar-nos e partir.
O hafif uyku üstünüze çöktüğünde... önünüzde iki kapı açılır.
Quando o outro tipo de sono surge, o sono leve, há duas tomadas que podem ser ligadas :
Tokmağı çalınca kapı açılır.
Bate, e a porta abrirá.
Bir kolu çekersin ve gizli bir kapı açılır!
- Nunca leu "Hardy Boys"? Puxas uma alavanca e uma porta se abre.
İç kapı açılır. Kontrol operatörü camdan bakar.
A porta interior se abre e o operador verifica através do vidro.
Araba yavaşlar, kapı açılır, ve ağaç dışarı.
O carro aproxima-se, a porta abre-se e lá vai a árvore...
1-4-3-2'yi tuşlarsan kapı açılır ve içeri girebilirsin.
Insere o código 1432 e entra.
Başka kapı açılır.
Outra porta que se abre.
Bir kapı kapanır, başka bir kapı açılır.
Fecha-se uma porta, abre-se outra.
Bir kapı açılır, diğer kapı kapanır.
Uma porta abre-se, outra fecha-se.
Kapılar açılır, kapanır ve kimse sebebini bilmez.
Portas abrem e fecham, e ninguém sabe por que.
Kapı nasıl açılır bilmiyor musun?
Não sabe abrí-la?
Şu kapıdan çık. Masaların arkasına açılır.
Essa porta dá directamente às mesas.
- Bu kapı verandaya açılır.
- Por essa porta do lado.
"Biliyorum, insanoğlunun çıkış yapması için Azrail'in on binlerce farklı kapısı olduğunu Açılır kapanırlar acayip geometrik menteşelerle, Açabilirsiniz onları her iki yöne de"
Eu sei que a morte tem dez mil portas para os homens puderem saír... e move-se de forma tão estranha que se abrem para os dois lados.
Arka kapı ses çıkarmadan açılır mı?
A porta das traseiras pode ser aberta sem fazer barulho?
Cortland otobüsü geldiğinde gürültülü bir motor sesi olur. Kapılar açılır, insanlar içeri girer.
O ônibus de Cortland pára, há um barulhão de motor, a porta abre, as pessoas entram aqui.
Ucunda bakır kaplamalı kapı olan kısa bir koridor küçük ama aydınlık ve temiz bir yatak odasına açılıyor.
Um curto corredor que leva a uma porta de cobre niquelado, por trás da qual há um pequeno mas bem iluminado quarto limpo.
Zindanın kapıları açılır ve prensimiz özgür kalır.
E agora, abrem-se os portões da masmorra, e o nosso príncipe está livre para seguir o seu caminho.
General Sutherland'in dostlarına kapımız her zaman açıktır.
Os amigos do Gen.l Sutherland são sempre bem-vindos.
O zaman tüm perdeler ve kapılar açılır ve asla yalnız kalmazsın... asla.
E as vidraças levantar-se-ão e todas as portas se abrirão e então nunca mais se sentirá só.
Jeneratör çalıştığında ışıklar yanacağına kapılar açılır.
Quando o gerador for ligado, em vez de acender a luz... abre as portas.
Elektrik kesilirse kapılar açılır.
Se por acaso faltar a electricidade, as portas abrem-se.
- Bu kapı nasıl açılır?
- Como se abre aquele painel?
Bu kapı okyanusun dibine açılır efendim.
Para o fundo do mar.
Kapılar açılır açılmaz giriyoruz.
Entraremos assim que as portas se abrirem.
Mihrabın kapıları açılır,
O portão de altar abriu,
Akıl danışmak isterseniz kapım size her daim açıktır.
se precisarem de um conselho meu, a minha porta está sempre aberta.
Ama tehlikeyi göze alıyorsanız, gün ağarınca kapılar açılır.
Mas se quiser arriscar, os portões são abertos de manhã.
Kapının diğer tarafı başka bir boyuta, sesin bir boyutuna, görüşün bir boyutuna, zihnin bir boyutuna açılır.
Para lá dela há outra dimensão, uma dimensão do som, uma dimensão da visão, uma dimensão da mente.
İkinciye basarım ve kafesin kapısı açılır.
Puxo a segunda alavanca e a porta da gaiola sobe.
Kapılar açılır, alarm kapanır.
Quando acerta, abrem-se as portas, os alarmes são desligados.
Tahliye kapısı açılıyor ve halatı çekmenle ana paraşüt açılacaktır. Herşey birbirine bağlı..
O pára-quedas abre assim que puxar a corda.
tokmağı döndürürsen, kapı o zaman açılır.
Vai arrastar quando devia enrolar.
Ama fırlatma başladığında kapılar otomatik olarak açılır.
Mas as portas abrem automaticamente quando o lançamento começa.
Yani tam da odanın kapısı açılır açılmaz...
Quer dizer, Logo no instante em que se abriu o túmulo...
Benim şifrem istasyonda dolaşmamı sağlar. Ne yazık ki güç alanları kapıdan geçtiğim an yeniden açılır.
O meu código de acesso permite-me andar pela estação, mas, infelizmente, como viu, os campos de forças reaparecem assim que eu passo por uma porta.
Yangın kapıları sadece içeriden açılır.
As portas de incêndio só abrem por dentro.
Tamam, planımız şu. Kapı açılır, kalabalık içeri girer. İlk gördükleri pastalar, İştahları biraz kabarır.
Vejam como será : a porta abre-se, nós entramos, os primeiros que vêm são os pestinhas que querem comprar tudo... depois então a artilharia pesada, vamos entrando e temo-los nas mãos!
Bakın, Çin takviminde 7. ayın 15. gününe geliyor. Cehennemin kapılarının açılıp, istenmeyen ruhların dünyaya salındığına inanılır.
No 15 ° dia da sétima lua, no calendário chinês, acredita-se que as portas do inferno se abrem e os fantasmas das almas indesejadas vagueiam pela Terra.
Üç gezegende tutulma olduğunda kara delik bir kapı gibi açılır.
" Quando se dá o eclipse o buraco negro abre.
Kesin kurallarımız var. Kapı tam 16 : 00'da açılır.
As regras são rigorosas, a porta abre às 16h.
Dinle beni beyaz yabancı. Benim salonumun kapıları sadece bir yönde açılır yani dışarıya.
olha, gringo maricas, as portas do meu saIoon só abrem para fora.
Ve kapı açılınca Tanrım buna kimse hazır olamaz.
Ninguém estava preparado para o que ia acontecer.
Ama çoğu da bu durumdan dolayı ne acı çeker ne korkuya kapılır... ne de bizim gibi günün 24 saati kendilerini sıkıntıya sokarlar.
Mas ã maioria eles não provocam sofrimento nem ansiedade nem atranstorna
Kapanan her kapı için, başkaları açılır.
Para cada porta que se fecha, há outra que se abre.
Gökten şampanya yağar kapılar açılır, kadife ipler kaldırılır.
Choveria champanhe dos céus. As portas se abririam. Cortinas de veludo se abririam.
Personel ve korumalar, delileri ve başıboşları defeder. Elektronik kilitlerimiz kapıların açılışını kaydetmeye ayarlanmıştır. İster personel kartıyla, ister konuk kartıyla açılsın.
Os funcionários e os seguranças afastam os doidos e os vagabundos, e as fechaduras electrónicas registam cada abertura de portas com cartões de funcionário ou hóspede.
Bir kapı kapandığında, başka biri açılır.
Quando uma porta se fecha, hà outra que se abre.
kapı çalıyor 27
kapı açık 188
kapı açıldı 20
kapı çaldı 17
kapı orada 19
kapı zili 19
kapı kilitli 66
kapı sıkışmış 16
kapı açıktı 87
kapı açık 188
kapı açıldı 20
kapı çaldı 17
kapı orada 19
kapı zili 19
kapı kilitli 66
kapı sıkışmış 16
kapı açıktı 87