Kontrol edeceğim Çeviri Portekizce
1,454 parallel translation
Bak çocukları kontrol edeceğim, sonra da hastaneye gideceğim.
Vou ver como estão os miúdos e, depois, volto ao hospital.
Gidip gökyüzünü kontrol edeceğim.
Vou olhar para o céu agora mesmo.
Gidip bir Sara'yı kontrol edeceğim.
Vou ter com a Sara.
- Martin'le kontrol edeceğim, çok geç değil.
- Vou confirmar com o Martin para ver se ainda dá.
Gidip kulaklıkları kontrol edeceğim.
Vou buscar os auscultadores.
Kontrol edeceğim.
Vou ver.
- Sakin ol, sadece kontrol edeceğim.
- Calma, vou só ver como está.
Onları kontrol edeceğim.
Eu vou dar uma olhada neles.
Not aldım, kontrol edeceğim.
Fiz uma nota para verificar.
Marie'yi kontrol edeceğim.
Vou ver como está a Marie.
- Gidip kontrol edeceğim.
- Vou lá ver.
Onu kontrol edeceğim
Bom, vou investigá-la.
Pekala, kontrol edeceğim, sana dönerim.
Está bem, vou investigar.
Matematik mecmualarını kontrol edeceğim, bilirsin, belki onlardan biriyle temas etmiştir.
Eu verificava as publicações matemáticas... - ele pode ter contactado algumas.
Kontrol edeceğim.
Vou ver isso.
Tamam, ben barı kontrol edeceğim.
- Está bem, vou verificar no bar. - Eu vou verificar lá em cima.
İçerideki durumu kontrol edeceğim.
Tenho de ver como estão as coisas ali.
Günün sonunda ofisime gideceğim ve bakiyemi yeniden kontrol edeceğim.
Vou ao gabinete ao fim do dia para verificar a minha conta outra vez.
Betty, döner dönmez nasıl olduğunu kontrol edeceğim, tamam mı?
Betty, eu volto a visitá-la assim que regresse, certo?
Kontrol edeceğim.
Eu dou uma olhadela.
Sanırım Lana'yı kendim kontrol edeceğim.
- Acho melhor ir ver a Lana. - Não! Espera!
Patlayıcı bir cihazın varlığını tespit edebilecek anormal her türlü enerji ölçümleri için ana ve ikincil sistemleri kontrol edeceğim.
Eu vou verificar os sistemas de energia à procura de leituras que indiquem um engenho explosivo.
Ben köylüleri kontrol edeceğim.
Eu estou a ir verificar com os aldeões.
Kontrol edeceğim.
Vou dar uma olhada.
Ekibimi toplayıp kontrol edeceğim.
Vou juntar a minha equipa e verificar. Ok, certo.
Şoförü kontrol edeceğim.
Vou ver como está o condutor.
Adamı kontrol edeceğim aklına gelmedi mi, Keith?
Achavas que não ia verificar o tipo, Keith?
Tamam ben kapıyı kontrol edeceğim.
Por aqui. Eu vejo aquela porta.
Ben doktoru kontrol edeceğim.
Vou falar com o médico.
Eğer yanılmıyorsam, 1961'de kayboldu, bu yüzden kayıp ilanlarını kontrol edeceğim.
Se estou certo, ele desapareceu daqui em 1961, por isso tenho que verificar os relatórios das pessoas desaparecidas.
Ben e - postalarımı kontrol edeceğim.
Estou a responder a emails.
Çekirdek reaktörünü kontrol edeceğim.
Vou verificar o núcleo do reactor.
Ben bir şu aşağıyı kontrol edeceğim.
Vou só ver aqui em baixo.
Şimdi renk körü müsün diye kontrol edeceğim.
Agora vou ver se és daltónico.
Şu adamı kontrol edeceğim.
Vou ver este gajo.
Uh, henüz değil, fakat sahne arakasını kontrol edeceğim
Umh, ainda não. Mas vou verificar nos bastidores.
Sadece kontrol edeceğim.
Eu vou verificar.
Yatmaya gitmeden önce onu kontrol edeceğim.
Irei vê-la antes de nos deitar.
Frank'ı kontrol edeceğim.
Tenho de ir ver do Frank.
Güvenliği arayacağım ve her yeri kapatıp kapatmadıklarını kontrol edeceğim.
Vou pedir à segurança para fechar tudo.
Binanın geri kalanını kontrol edeceğim.
Vou verificar o resto deste lugar.
Otelleri kontrol edeceğim.
Vou passar nos hotéis.
Ben gidip bir kontrol edeceğim.
Eu irei lá para comprovar.
Gidip kontrol edeceğim.
Vou investigar.
Kontrol edeceğim.
Vou verificar.
Tamam, şefimle kontrol edeceğim. Belki bunu çözmek için yardım edebilir.
Falo com o meu supervisor, talvez ele possa ajudar a esclarecê-lo.
Tanık raporlarını, adli kanıtları,.. ... bu adamın planına ip ucu olabilecek her şeyi kontrol edeceğim.
Vou checar relatos das vítimas, evidências forenses, ver se há uma dica do que este cara está tramando...
Sihirbazların soyunma odası görüntülerini kontrol edeceğim.
Vou meter a gravação do exterior do camarim do mágico.
Baltimore'un suçlular veri tabanını kontrol edeceğim.
Ele rouba.
Arkadaşlarını kontrol edeceğim.
Não te parece do género que faz ameaças de bombas? Eu investigava o amigo dele.
Ben, her şeyi kontrol edeceğim.
Vou verificar tudo.