English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Türkçe → Rusça / [ B ] / Bir defa

Bir defa Çeviri Rusça

2,571 parallel translation
Ama karşımda hayatta bir defa karşıma çıkacak bir fırsat var.
Но в этот раз передо мной стоит уникальная возможность
* Sonu geldi aşkımızın galiba, bir öpücük yolla bana son bir defa *
* Думаю, это похоже на конец для нас * * Подари мне поцелуй напоследок *
* Başım dönüyor, bir öpücük yolla bana son bir defa *
* Голова кружится * * Подари мне поцелуй напоследок *
* Bir öpücük yolla bana son bir defa *
* Подари мне поцелуй напоследок *
* Başım dönüyor, bir öpücük yolla bana son bir defa *
* Голова кружится... * * Подари мне поцелуй напоследок *
Bu videoyu bir defa daha seyrederek başlayalım.
Давай-ка для начала посмотрим это видео еще раз.
NYDSA Winter Showcase'i kazanmış inanılmaz derecede önemli bir şey. Tarihinde bir defa bile bir birinci sınıf öğrencisi kazanamamış.
Она только что выиграла Зимний Смотр в НЙАДИ, что, безусловно, является большим событием, так как ни разу в истории его не выигрывал первокурсник.
Derrick Storm'a bir defa bir kamyoncu dövdürmüştüm.
Однажды Дерик Шторм ударил водителя грузовика
yalnızca bir defa söyleyeceğim.
- Гу Чже Хи... так как я скажу это всего один раз.
Diğer şeyleri bilmiyorum ama her görüştüğümüz zaman sizi bir defa güldüreceğim.
я буду тебя смешить.
- Evet, bir defa.
- Да, один раз.
Her mevsim bir defa canın mı sıkılıyor?
Вы так развлекаетесь?
Bir defa da kabul et.
Вернёшь обратно!
Takas olmaz bu, eskitmişsiniz bir defa.
Не обменивается, он ношеный.
- Bir defa söyleyeceğim.
- Так, говорю один раз!
Son bir defa daha evlat.
Прошу последний раз, сынок.
Evet, son bir defa.
Да, в последний раз.
Bir çocuk ilk defa izleyecekmiş.
Это первый раз для кое-кого из детишек.
Bir günde ikinci defa Bay Specter.
Дважды за один день, мистер Спектер.
Evet. Eh, sen ilk defa A + derecesinde bir seks yaptın.
Ну, да, у тебя первый раз в жизни был секс на пять баллов.
Bu defa olacak. "Bir kez de ben deneyebilir miyim?" de.
На этот раз я сделаю это позволь мне хоть раз это сделать
Kampanyalarımızda ilk defa ülkede böyle bir şeyle karşılaşıyoruz
- Впервые за четыре кампании мы настолько близко к победе в округе Кук.
Şu ana kadar, neredeyse hayatına son verecek olan vurulmanın ardından ilk defa halk içine çıkmasından başka, Başkan'ın ofisinden herhangi bir açıklama yok.
На данный момент нет никаких комментариев из офиса мэра, но впервые с момента недавнего покушения на ее жизнь на публике показалась
Kusura bakmayın ama ilk defa öyle bir şey gördüm.
Эй, не обижайтесь, но... Я никогда раньше такого не видел.
Cox, iki defa saldırıdan hüküm giymiş ve bir de bekleyen silah cezası var.
У Кокса есть два ареста за нападение и хранение оружия.
Merhabalar. Benim için çok özel olan bir şarkı söylemek istiyorum. Bu şarkıyı ilk defa hayatımın aşkıyla tanıştığım zaman söylemiştim.
всем привет я, в общем, хочу спеть песню она особенная для меня / она очень важна для меня эта песня, которую я пел в первый раз, когда я встретил любовь всей моей жизни
Emma, bunun hakkında ilk defa konuştuğumda bir hata yaptım.
Тайм-аут. Эмма, Я совершил ошибку в том КАК я впервые рассказал тебе об этом.
Benim ilgi duyduğum bir şeye ilk defa ilgi duymuyor.
В первый раз он не разделяет моего интереса.
Hem de kaç defa. Araştıracaklarını söylediler ama bir de baktım beni de takip ediyorlar.
Конечно, неоднократно, и они сказали, что проверят это, а потом вдруг за мной начали следить.
- Bir defa bile denemedim.
Никогда.
Neredeyse bir buçuk yıl sonra ilk defa Lily ve Marshall MacLaren's'ta sabahladı.
Впервые почти за полгода Лили и Маршал досидели до закрытия.
Normalde benim gibi bir adam ilk defa böyle hissediyorum dediğinde çoğu kız bu tuzağa düşer.
большинство девушек сразу влюбляются по уши.
Normalde benim gibi bir adam ilk defa böyle hissediyorum dediğinde çoğu kız bu tuzağa düşer.
Дождь любви 390 ) } Эпизод 6 многие девушки сразу влюбляются.
Yoon Jae'yse hayatında ilk defa bir börekçi evi görmüş gibi davranıyordu.
будто впервые в семейный ресторан пришёл.
Bir süredir ilk defa dinlenmek istediğimi düşünmüştüm.
наконец смрну отдохнуть сегодня.
İlk defa geleneksel bir ev görüyorum.
Я первый раз в традиционном корейском доме.
Bu kadar acı bir şeyi ilk defa yiyorum.
Я впервые пробую что-то настолько острое.
Şaka bir yana komiser, suç oranı son beş yılda ilk defa bu kadar düştü.
А если серьёзно, комисар, уровень преступности упал впервые за 5 лет
Hayatımda ilk defa, oyuncudan daha çok terleyen bir hakem görmüştüm. Yaa...
чем на игру.
Hayatımda ilk defa, bir otelden hiçbir şey yapmadan ayrıldım.
Вот я впервые провёл ночь в отеле с женщиной и ничего не получил. Ну вы!
Ben bir öğretmenim. Siz... Bu defa gitmesine izin vereceğim.
а вы... дорогая.
Ben ilk defa böyle bir yere geldim.
Да я... вообще в таком месте первый раз.
Özür dilerim, ilk defa bir su yolu tasarladık.
Это наш первый проект с водными каналами... Простите.
İlk defa tek taraflı bir aşkım olduğu için...
Хоть слезы на глазах... Что сердце так болит. видя как уходишь опять. поэтому хочу проконсультироваться у тебя.
Ve eğer yürümezse, harika bir şeye ilk defa bu kadar yaklaştım ve bu çok güzel.
И, даже если это не сработает, Это все равно тот миг, когда я была ближе всего к чему-то значительному. И это классно.
Başka bir zaman anlatırım Grace. Neyse, bir kaç defa kamp yapmıştım. Bir seferinde Ricky Bonaducci diye bir çocuk vardı.
В любом случае, я ходил в парочку походов, и один раз, был парень Рики Бонадучи, итальянский ребенок с Бруклина, он переехал в Джерси... не в этом суть.
Sanırım ilk defa alçak gönüllülükle uzaktan akraba olan bir laf ettin.
По-моему, это первый раз, когда я слышу, как вы говорите что-то отдаленно скромное.
Vay canına, ilk defa bir şeyi sevdiğimi sesli söyledim Robitussin'i saymazsak.
Ого, это первый раз, когда я сказала, что я люблю что-то вслух, исключая Робитуссин.
Günde 30 defa eczaneye gidiyorum, bir kondom alabilirim.
Я в аптеке бываю 30 раз в день, я могу достать презерватив.
Bir kez daha, Barbie arkadaşlarını kurtarmak için kendini defa etti.
В очередной раз Барби жертвует собой ради защиты друзей.
Farkettim ki... meraklı bir komşu olduğumdan değil ama o pencerenin önünde çok defa oturduğunu ve bana söylediğine göre araştırmasını yaptığını gördüm.
Я заметила... не то, чтобы я любопытная соседка, но я заметила, как он подолгу сидит в том окне и занимается расследованием, так он сказал.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]