English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Türkçe → Rusça / [ B ] / Birşeyler

Birşeyler Çeviri Rusça

5,191 parallel translation
Sana söylemem gereken birşeyler var..
Есть кое-что о чем я должна с тобой поговорить.
Tamam, bak, bir sorun veya başka birşeyler varsa..
Ладно, слушай, если ты в депрессии или еще в чем..
Tabiki artık birşeyler hissedemesin ama..
Я имею ввиду, конечно, ты не можешь больше что-либо чувствовать, но..
Üzerime dökülen birşeyler var!
Какое то дерьмо пролилось на меня!
Birşeyler mi pişiriyorsun?
Ты готовишь что-то?
Bodrumda birşeyler olabilir.
Там, возможно, есть что-нибудь в подвале
O kadar çay içtikten sonra birşeyler yememiz gerekiyordu.
Нам нужно было что-то к чаю.
Sakıncası yoksa birşeyler ödünç alabilir miyim?
Ты не возражаешь, если я одолжу что-нибудь?
Ben, uh, birşeyler okumadan uykuya dalamıyorum.
Я не могу заснуть если не почитаю
Acı için birşeyler verdiler mi?
Они дали тебе обезболивающее?
Charlotte doğduğunda gökyüzünde bir küme yıldıza sıradışı birşeyler oldu.
На небе появилосЬ необычное... астрономическое скопление звёзд, когда Шарлотта родилась.
Ona evin dışında yiyecek birşeyler verdim, sonra kliniğe götürüp orada bıraktım.
Я тайком вывела ее из дома, привезла ее в клинику и оставила там.
"Şimdi git, birşeyler öğren." Chelsea bunu nasıl bilebildi?
"А теперь пойди, выучи что-нибудь" ( Смеется ) Как могла Челси это знать?
Genelde damadın birşeyler söylediğini biliyorm.
Я знаю, что обычно жених говорит пару слов.
Al, yiyecek birşeyler.
Здесь немного еды.
Ancak aileme birşeyler söylemem gerekiyor.
Но мне нужно сказать кое-что своим родителям.
Bir kaç gün içinde döneceklerini söylediler, ama birşeyler canlarını sıkmışa benziyordu.
Они сказали, что вернутся через несколько дней, но они казались чем-то обеспокоенными.
Hanna, yeni işe alındığı yerden birşeyler çalabileceğine inanıyor musun?
Ханна, ты действительно думаешь, что он бы украл из места, куда его только что взяли?
Yani, bu konuda yapabileceğin birşeyler var mı?
Ты можешь с этим что-нибудь поделать?
Çünkü, bu konu hakkında birşeyler yapabilirim
Потому что, возможно, я мог бы помочь.
unuttuğum birşeyler varsa, Herzaman geri dönebilirim.
Если я что-то забыла, то всегда могу вернуться.
Eğer görürsem birşeyler demek zorunda kalırım.
Если увижу - я молчать не буду.
Birlikte birşeyler yapabiliriz diye düşünmüştüm.
Я подумал, может поделаем что-нибудь вместе.
Kayıtsız kalmamalıyız ama birşeyler söylemeliyiz.
Мы не должны быть равнодушными, И должны говорить об этом.
Gücel birşeyler yazacağım.
Я напишу что-нибудь хорошее.
Bir akşam önce... Bana sordu birlikte birşeyler yapabilir miyiz diye.
Накануне вечером... он спросил меня, можем ли мы поделать что-нибудь вместе.
Yani Michelle Twohey'de birşeyler varmış.
Итак, что-то произошло с Мишель Туи.
ve acilen birşeyler yapmazsan...
И если ты быстро что-то не придумаешь...
Görünüşe göre birşeyler saklıyor.
Похоже, он что-то скрывает.
Biliyormusun, altına birşeyler giysen olacak.
Знаешь, ты бы штаны натянула.
Michelle büyük ihtimal yasak ilişkinin kanıtlarını arıyordu, ancak çok daha kötü birşeyler buldu.
Мишель возможно искала доказательства интрижки. Только нашла она нечто намного худшее.
Bunun içinde faydalı birşeyler vardır diye umuyorum.
Вдруг здесь найдется ответ.
İnsanlar başkalarının rüyalarına girebiliyorsa,... güzel birşeyler yapsınlar bari. Mesela, senin barda ki boynu dövmeli adamla ilgili seks rüyaları görmemi engellesinler.
Если кто-то может попасть в твой сон, он должен сделать что-то хорошее, например заставить меня перестать мечтать о сексе с тем татуированным парнем в твоем баре.
Tek istediğim seni eve götürüp birşeyler yapmak istiyorum. Sana yani.
Просто хочу забраться в постель... к тебе.
Sanki dışarıda bir yerlerde birşeyler var?
Что если что-то еще есть рядом с нами?
Kimsede birşeyler yapmıyor.
Никто ничего с этим не делает.
Orada... Ormanda birşeyler var.
Там что-то... что-то в лесу.
Kafamın içinde birşeyler var hissediyorum
Оно... Оно что-то делает с твоей головой. Я чувствую что-то внутри.
- Yiyecek birşeyler var mı?
Есть что-нибудь поесть?
Bu biraz hassas bir durum. O yüzden birşeyler uydur.
Да, это очень щекотливая ситуация, так что что-нибудь придумай.
Sabah dokuzdan akşam 5'e kadar çalışmasaydım, herhalde bende birşeyler yapardım...
А если б я работал с 9 до 5, я был бы по вечерам свободен...
Görevin hakkında birşeyler hatırlıyor musun?
Вы помните что-то о вашей миссии?
Birşeyler yerine oturmuyor.
Это не складывается.
Zorlama bir tahmin gibi hissettiriyor evet ama onda... onda birşeyler var.
Притянуто за уши, но есть... есть в ней что-то.
June ve Chloe'yle çalışıyorum. Cidden bu şov fikrinden birşeyler çıkacak sanki birşeyi atlıyorum.
Идея очень хороша, но просто... я что-то упускаю.
Mali işlerde aynı kıyafetler giymiş birbirinin adamları izleyerek bir sene geçirdim Başka adamların parasını sayarken gizlice birşeyler içerek.
Я год проработал в финансах, наблюдая, как одинаковые люди в одинаковых костюмах тайком наливали, доставая бутылки из ящиков стола, считая деньги чужих людей.
Hapiste birşeyler öğrenirsin, çilingirlik gibi. ... böylece gelecek sefere ön kapıdan girip çıkarsın.
You can learn a trade in the joint- - maybe locksmithing- - so, next time, you can break in the front door.
Peki ya bir konu ile ilgili birşeyler biliyorsam?
Эй, а если мне кое-что известно?
Doğru olmayan birşeyler var.
Что-то не так.
Evet, o iki adamın arkasından cesur birşeyler söylediler. Ama günün sonunda, polis ölmedi.
Да, они браво рапортуют, что возьмут двух других парней, но в конце концов, полицейский не умер.
- Birşeyler çıktı.
- Кое-что образовалось.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]