English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Türkçe → Rusça / [ D ] / Diğer taraftan

Diğer taraftan Çeviri Rusça

864 parallel translation
Diğer taraftan, bildiğimiz gibi bu kayalıkta bulunan eski eserler sadece Roma paralarıdır.
С другой стороны, мы достоверно знаем что единственными предметами старины найденными на скале, были римские монеты.
Ama diğer taraftan, kendisi de ondan 20 yaş genç olduğumu biliyordu!
Но, с другой стороны, она знала что я моложе её на 20 лет.
- Diğer taraftan...
- И потом...
Diğer taraftan da çıkılabilir ama ben uğursuz olan sol tarafı tercih ederim.
Каждый пойдет по лестнице. Левая - несчастливая, так что я выберу ее.
Sen de diğer taraftan git.
Быстрее, всех во двор.
Diğer taraftan kaç ve tiyatrona dön. Bir daha seni görmesem iyi olur.
Выходите через черный ход и возвращайтесь в театр.
Diğer taraftan, siz Doktor.... Hapisten daha yeni çıktınız.
В первую очередь будут искать вас.
Diğer taraftan da zaten emekli oluyorum.
Подумав еще раз... я собираюсь уволится.
Diğer taraftan, Köşede saklanıp, doğru zamanı kollayabilirdim... Öldürmek için.
Спустившись с другой стороны стены, я мог бы спрятаться в углу и подождать подходящего момента, когда часовой повернет обратно.
Diğer taraftan, bizde öyle subaylar var ki, örneğin Reeves ve Hughes bunlar Hindistan'da birçok köprü inşa etmişlerdir.
С другой стороны, у меня есть офицеры, Ривз и Хьюз, например, строившие мосты по всей Индии.
Diğer taraftan onu sıkıştırın.
Отрежьте его с той стороны!
Diğer taraftan, Leighton haklı.
С одной стороны, Лейтон прав.
Ama diğer taraftan haklısın çünkü o gerçek bir sahtekâr.
Но с другой стороны ты прав, потому что она настоящая фальшивка.
Diğer taraftan 16 yıl önceki Osaka Kalesi kuşatmasından beri ben de savaş yüzü görmemiştim.
Но с другой стороны, я и сам не участвовал в бою со времен осады дворца в Осака 16 лет назад.
Ama diğer taraftan bana öyle geliyor ki, tamamen polisi ilgilendiren böyle bir konuya çok fazla karışmamalıyız.
Это вовсе не означает, что мы должны брать на себя инициативу в вопросе, который относится сугубо к компетенции полиции.
Senin yerini gizlemek için onlara diğer taraftan yaklaşacağız.
Подойдем к нимсдругойстороны, чтобы невыявить вашеприсутствие.
Diğer taraftan, kendi kendime onu size bildirmem gerektiğini söylüyordum.
Но потом я подумал, что школьное руководство ведь его накажет.
Diğer taraftan biraz daha getir.
Принеси еще с другой стороны. И поживей.
Diğer taraftan, bir ya da iki gün daha burada kalacağım.
С другой стороны... Я останусь... На денек-два.
Diğer taraftan, bir sebebim de var.
С другой стороны, у меня есть причина.
Diğer taraftan da bu işte....
Но с другой стороны, при таких делах,
Bir taraftan insana canlılık katıyor diğer taraftan tam bir zulüm oluyordu.
Ощущение оживляющее и угнетающее одновременно.
Diğer taraftan, o bir kadın.
С другой стороны, она - женщина.
Diğer taraftan, tüm güçleri burada tutmak... salaklık
А сидеть здесь со всеми силами тоже глупо.
Diğer taraftan, belki Sargon bizimle gelmeni ister.
С другой стороны, этот Саргон, видимо, хочет, чтобы вы были с нами.
Henoch, diğer taraftan.
Хенох, наш противник.
Diğer taraftan, adam ahlaksızın teki.
- А тоттип ей в подмётки не годится.
Böylece bir taraftan 8 polisi diğer taraftan 8 radikali suçladılar.
Так что они обвинили 8 копов с одной стороны и восемь радикалов - с другой.
Umarım çözersin. Ama diğer taraftan, umarım çözemezsin.
Надеюсь, что поймёте, и в каком-то смысле, что нет.
Diğer taraftan ben bir istisnayım.
Хотя я исключение.
Biz diğer taraftan ve dostlarımız.
А с другой стороны, вот же наши друзья.
Diğer taraftan, sizin hakkınızda herhangi bir şüphem yok
Не в вас, конечно же.
Diğer taraftan, Ken'in de değilim.
Точно так же, как и Кен.
Bir çift yataklarında yatarken bir araba eve giriyor, yatak odasından geçip diğer taraftan çıkıyor.
Ты видел такое? Машина врезалась в дом и проехалась по кровати, в которой спала парочка.
Diğer taraftan biraz sürebilir. Giyinmesini sağlamam gerek. Ayrıca kulakları da pek iyi işitmiyor.
Извините, мне надо его одеть, и, потом, он туговат на ухо.
Diğer taraftan, eminim ki kendiniz hakkında ve hatta bizim hayatımızı idame etmemiz adına zor şartlarda çalışan iş arkadaşlarınız hakkında filmler çekebilirsiniz. Meslektaşım duygularına kaptırdı kendini. Burada konuşma yapmak için değil, ödül vermek için toplanmış bulunmaktayız.
Зато я верю, и глубоко, что вы можете снять такие фильмы, которые будут именно вашими фильмами о том, что думаете, что чувствуете, о вас, о ваших коллегах, которые и в самом деле напряженно трудятся, чтобы у нас было то, что есть.
Çok tuhaf. Bir taraftan... iyi değilim, diğer taraftan da harika hissediyorum.
Это странно, иногда мне нехорошо, иногда я чувствую себя прекрасно.
Diğer taraftan, seni aramaya ben mecbur ettim.
Иначе мне самому пришлось бы разыскивать вас.
Diğer taraftan, yüksek teknolojiye uzanan birçok farklı yol olabilir.
С другой стороны, к изобретению высоких технологий может существовать множество разных путей.
Başka bilim adamları ise bunun uzaydan gelen küçük bir kara delik olabileceğini Dünya'ya Sibirya'dan girip Dünya'nın içinden geçip diğer taraftan çıkmış olabileceğini önerdiler.
Или же, как предположили другие учёные, возможно, это была мини-чёрная дыра из космоса, которая столкнулась с Землёй в области Сибири, прошла через весь земной шар и вышла на другой стороне планеты.
Biz geriye kalanlar da duvardan ilerleyip kraliçenin odasına diğer taraftan giriyoruz.
Что касается нас, то мы зайдём с другой стороны.
Diğer taraftan ödül ise 1 milyon değerinde bir uçuş eğitimi!
В награду утешьтесь, что в другой стране обучение на лётчика стоит миллион долларов!
Halbuki, diğer taraftan Cehennem, zina, talan, işkence gibi şeylerden hoşlanan türde insanlar için bir yerdir.
А ад существует для людей, которым нравятся другие вещи - прелюбодеяния, мошенничество, мучения, те области... - Правда? Серьезно?
Diğer taraftan.
Я пошла другой дорогой.
Diğer taraftan sava gemisi Sırpları tutuklamak zorundaydı. Bu Avusturya-Macaristan polisinin emriydi... ve Hersek'in büyük dükü de içeride, bu imparatorluğu
С другой стороны, они должны арестовать сербов, таков был приказ их полиции хотя Великий Герцог был на борту, представляя
Diğer taraftan ona karşı nazik davranmamız gerek.
Но с другой стороны, нам нужно оставаться милыми с ней.
Diğer taraftan, daha etkili olmasını istiyorsan 357 bir kamyonun motorunu bile havaya uçurabilir.
Но если говорить о пробивающей силе то 357-й пробивает мотор грузовика.
Bir taraftan diğer tarafa geçebilirsin.
То так, то иначе.
Benim için bu işlerden elini eteğini çekmiş olman beni bir taraftan sevindiriyor, diğer yandan da üzüyor.
Вы вокруг меня бегаете, и мне это приятно, но в то же время и горько.
Ama anne diğer bir taraftan da onun için hangi şeyin daha önemli olduğunu hiç umursamadın.
Совсем наоборот, мама. Но вы никогда ничего хорошего не сделали для него.
Siz diğer baştan tutuyorsunuz. Siz bu taraftan.
Вы держите вот этот конец, а вы - этот.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]