English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Türkçe → Rusça / [ E ] / Elbiseleri

Elbiseleri Çeviri Rusça

438 parallel translation
Elbiseleri ne zaman alıyorsunuz?
Наплевать на дело! Когда вы забираете платья для подружек?
Sanırım kızlara bu koca götlü elbiseleri paketlemelerinde yardımcı olmalıyım.
Думаю, нам стоит попросить упаковать это огромное платье.
Kendi aldığı elbiseleri giyen?
Кто ее купил?
Elbiseleri lime lime olana dek giyerler.
Они носят свою одежду пока она не рассыпется окончательно.
- Çünkü elbiseleri olmalı.
- Мне нужна какая-нибудь одежда.
Bahçıvanın elbiseleri olmalı.
У садовника должна быть одежда.
Bütün elbiseleri, halıları. Hatta Bayan Ellen'ın dua kitabını.
Всю одежду, все ковры и даже четки мисс Эллин.
Bu elbiseleri de nerden buldun?
Где ты взял этот костюм?
İşte Mike'tan kalanlar, bunlar ve eskimiş elbiseleri.
Это все, что Майк оставил мне, это и их старые платья.
Bu mobilyaları, elbiseleri... aldığım herşeyi sadece maaşımla alabileceğimi nasıl düşünürsün?
Такова жизнь! Жизнь такова, какой мы её делаем. Слова!
Sen bir dünya keşfedersin, o ise bebek elbiseleri ve faturalardan bahseder.
Ты открываешь мир, а она говорит тебе о детских пеленках и счетах.
Ama evlendiğimde hayatı düşünen biriyle evleneceğim. Sadece yeni elbiseleri, ıstakozlu akşam yemeğini ve en son skandalı merak eden biriyle değil.
Но если я и надумаю, это будет человек, для которого жизнь это больше чем новое платье, обед с омарами и свежие скандалы.
Şimdi o elbiseleri çıkar da şu battaniyeyer sarıl.
Теперь снимай всю одежду и завернись в одеяла.
Elbiseleri ve ayakkabılarına iyi bakar.
Она не испачкает платье и не испортит туфельки.
Geldik. Al bunu, sonra sana o elbiseleri alırız. - Gerçekten mi?
Ну вот, берем это, а теперь пойдем покупать тебе одежду.
Eğer yapmamı istiyorsan o belalı elbiseleri giyeceğim eğer benden hoşlanacaksan.
Я буду носить эту треклятую одежду, если ты этого хочешь, если так я буду тебе нравиться.
Mağaza elbiseleri.
Одежда из магазина.
Cinsiyet değiştirdikten sonra kadın elbiseleri giyenlere ve o halinden memnun olan kişilere travesti denir.
Мужчина, переодевающий в женскую одежду для изменения пола и удовлетворения - трансвестит.
Hey, tatlım. O ıslak elbiseleri çıkarmalısın.
Эй, милый, тебе нужно снять всю эту мокрую одежду.
- Çünkü elbiseleri bizimkilerden farklı... kelimeleri bize yabancı diye mi?
Из-за того что их одежды отличаются от наших... а их слова не знакомы нашим ушам?
Pekala Bayan Pearce, o yeni elbiseleri ısmarlamayın.
Миссис Пирс, не заказывайте одежду... -... и вышвырните ее!
Elbiseleri burda mı yıkıyosunuz?
Вы тут полощете белье?
Michelin ve çocuk elbiseleri. Ne tür bir salak bu?
Скажите мне, к чему нам этот придурок?
Bunlarla sahip olduğum en güzel elbiseleri dikeceğim.
У меня такого никогда не было.
Onlara oyun elbiseleri dikmek istiyorum.
Хочу сшить им одежду для игр.
- Oyun elbiseleri.
- Наряды для игр.
Elbiseleri kirlenecek diye korkudan oynayamazlar...
- Ерунда. - Дети не могут играть в этом.
Bu elbiseleri çıkaracağım.
Слушайте, только не реветь.
Kocanız size bu elbiseleri yolladı.
Ваш муж прислал вам одежду.
- Ve elbiseleri boruya asarsın.
- Можно повесить одежду на трубу.
Elbiseleri çıkarttır.
Снимай одежду.
Elbiseleri temizlemek için yeni bir yöntem göstereyim.
Сейчас покажу новый способ быстрой стирки одежды.
Dedektif, Harry'nin o gece o elbiseleri giymediğini düşünüyor.
- Откуда он знает? - Следов пота нет.
Beni gittikçe sertleşen ıslahevlerine yolladılar. Yatakhaneye girmeden önce elbiseleri çıkarmak gerekirdi.
Меня отправили в исправительную колонию, потом в другую, страшнее первой.
Elbiseleri oradan aldım ve bazı şeyler daha...
Я купила ее и кое что еще там.
.. .. çünkü onların dili farklı Elbiseleri farklı... ... ve yedikleri farklı.
Они говорят по-другому, одеваются по-другому,... едят по-другому.
Yapacak işim yok, ben de her üç saatte bir elbiseleri deniyorum.
Просто делать было нечего. И я три часа примеряю все платья.
seninle bir süre konuşmak... oyuncak bebeğine giydireceğimiz elbiseleri... en iyi kumaşla... baharın ilk günü olan... kızlar gününde.
Болтать с тобой... и наряжать кукол... в самые красивые одежды... в День Девочек... в первый день весны.
Söylediğim gibi,... gözyaşları inde çalılıklardan çıktı,... elbiseleri paramparça,... ağlama krizleri içinde- -
Как я уже сказал вам, она прибежала к нам через кусты, платье все разодрано, в истерике...
Elbiseleri?
Её одежда?
Bu elbiseleri almakta ne kadar zorlandım bilemezsin.
Ты не представляешь, сколько у меня было проблем с этой одеждой.
Şu alacalı maymun elbiseleri içindeki halinize bakın.
Взгляните на свои леденцовые костюмы цвета макакиной сраки.
Siz hâlâ üç yıl önceki aynı boktan elbiseleri giyiyorsunuz.
А ты носишь то же дерьмо, что и три года назад.
Güzel elbiseleri var.
Тоже нарядно одета.
Elbiseleri almak için onu rehine verdim.
.. на момент когда я спрыгнула, это наручные часы, и мне придётся заложить их, чтобы купить одежды.
- Elbiseleri nerede?
- А где его одежда?
Bunlar onun elbiseleri değil yani.
– Не ее одежда?
- Elbiseleri neredeydi?
Послушайте :
Sonra da elbiseleri değiştirilmiş.
Он сказал, что Гарри убили.
Harry'nin elbiseleri...
Ты куда спрятал?
Elbiseleri ve çalar saati çöpte buldum.
Ну?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]