Nun Çeviri Rusça
19,365 parallel translation
Espo'nun hayat kuralları.
Жизненные правила Эспо.
Savcıyla konuştum. Ortalık durulunca eğer Ronaldo'nun aleyhinde ifade verirsen seni suç ortağı olarak suçlamayacak.
Я поговорил с прокурором, когда пыль уляжется, он готов снять с тебя обвинение в соучастии, если дашь показания на Рональдо.
Rogelio'nun annesi, babasını evden kovmuş.
Мама Рохелио выгнала его отца.
Ve Tiago a travais del Tiempo'nun ilk çekiminin şerefine.
В честь первого дня съемок Tiago A Través Del Tiempo
Sin Rostro'nun değiştirdiği bütün yüzler var.
- Все лица, Которые поменял Син Ростро.
BİLİM EĞLENCELİDİR. BEN VE ERKEKLERİM. MATEO'NUN İLK SÜMÜKLÜBÖCEĞİ.
# наукаэтовесело # яимоимальчишки # первыйслизеньматео
Özür dilerim. Rogelio'nun yanına gitmem gerek.
Простите, мне надо увидеть Рохелио.
Poco'nun sihirli kanatlarını kimin çaldığını merak etmiyor musun?
Тебе разве не интересно, кто украл волшебные крылья Поко?
- Hayır, helikopterlere, jetlere İHA'lara ve Bobo'nun kafasına kitlenmiş kruz füzelerine ihtiyaç var.
- Нам нужны вертолеты, самолеты, и беспилотники, и ракеты,
O "birisi" çok keskin bir bıçağa ve Bobo'nun desteğine sahip.
У этого кое-кого острый нож и Бобо за спиной.
Ama Bobo'nun elleri daha ötesine uzanıyor.
М : Но у Бобо длинные руки.
Bobo'nun telekinetik olduğunu ne zamandır biliyorsun?
М : И давно вы знаете, что Бобо владеет телекинезом?
Aptal Bobo'nun aptal güçlerini söylemediğim için özür dilerim.
- Ж : Прости, что не сказала о дурацких способностях дурацкого Бобо.
Bobo'nun kilit adamlarındansın, değil mi?
Ты один из главных парней Бобо?
Bobo'nun eski oyuncağı mı?
Бывший парень Бобо?
Tek sorun Lou'nun çok sadist bir tarafı olmasıydı.
Да вот только у Лу очень садистские методы.
Lou'nun kendini Bobo'nun intikamından nasıl koruduğunu açıklıyor bu.
Это объясняет, как Лу смог защититься от мести Бобо.
Yani Lou'nun hortlak kıçını tekmeliyorum.
Ж : - Значит убью чертова восставшего Лу? Ж :
Aptal Bobo'nun aptal güçlerini anlatmadığım için üzgünüm.
Прости, что не сказала о дурацких способностях дурацкого Бобо.
Ama, hey, onlara GDO'nun ne kadar zararsız olduğunu söylemelerine izin verin.
Но, эй, позволь им продолжать говорить тебе о том, насколько безобидно ГМО,
Kono'nun vurduğu adam.
Которого Кона повязала.
Montolo'nun çizgisi en kısa olan.
Монтоло повезло меньше всех.
Chazz ve Rosemary Montolo'nun tek çocuğu.
Он был единственным ребенком Чезза и Розмари Монтоло.
Giuseppe Montolo'nun babası.
Отец Джузеппе Монтоло.
Montolo'nun bu evlerden haberi olabilir mi?
Мог ли Монтоло узнать об этих домах?
Dr. Leveau'nun katılmasını ben istedim.
Я попросил д-ра Лево присутствовать.
Ben Halk Kurtuluş Ordusu'nun eski tümgeneraliyim.
Я бывший генерал-майор Народно-освободительной армии.
İran'lı hedeflerle ilgili Londra İstasyonu'nun açık çeki var.
Ну, Лондонский отдел обладает неограниченными полномочиями по иранским делам.
Ben, Halk Kurtuluş Ordusu'nun eski tümgeneraliyim.
Я бывший генерал-майор Народно-освободительной армии.
"Almanlar ve Amerikalılar, Halk Kurtuluş Ordusu'nun azılı mensubunu barındırmak için iş birliği yapıyor."
Немцкие службы сотрудничали с американскими, скрывая беспощадного генерал-майора Народно-освободительной армии.
Wino'nun tarafını mu tutacaksın? Gerçekten mi?
Вступаешься за алкаша?
Baku'nun ne olduğunu biliyorum geri zekalı.
Я знаю, что такое Баку, болван.
Boston'da yaşlı bir kadını naylon çorapla boğdu, hem de 1962'de DeSalvo'nun ilk cinayeti işlediği yere bir blok ötede.
В Бостоне он задушил нейлоновыми чулками пожилую женщину в одном квартале от места, где ДеСальво совершил первое убийство в 1962.
Meg, Marco'nun artık dostumuz olmadığını farz etmek durumundayız.
Мег, мы должны признать : Марко нам больше не друг.
Five-O'nun burada olacağını söylememiştin.
Ты не говорил, что здесь будет Пять-0.
Memur Kalakaua, Five-O'nun geçmişte müvekkilimle sorunu olduğunu herkes biliyor.
Офицер Калакао, все присутствующие знают, что Пять-0 сталкивался с моим клиентом в прошлом.
Five O'nun dediklerine inanacak olursanız katil hâlâ dışarıda. O halde... Suçsuz birini mahkum ettirmek vicdanınızı rahatsız edecektir.
И если вы верите слову Пять-0, что настоящий убийца всё ещё на свободе, тогда... нельзя будучи в сознании, признать этого человека виновным.
Kyoko'nun sana diyecekleri var.
Киоко хотела что-то тебе сказать.
Takehaya ve Kyoko'nun kanından da örnek aldım.
Я изолировал соединение в крови Такехая и Киоко.
Bu ise Kyoko'nun kanındaki virüs.
Это вирус в крови Киоко.
Metro'nun editörüyle konuşma umuduyla Times binasının lobisinde bekliyordum, birden Gail Collins içeri girdi.
- Я была в лобби в здании "Таймс", надеялась поговорить с редактором "Метро". И тут вдруг заходит Гейл Коллинз.
Zaman geçince ve özenle seçtiğin her eşyanı başkasına verdiğini fark edince Marie Kondo'nun peşine düşüp onu öldüreceksin.
Когда пройдет немного времени и ты поймешь, что ты раздала все свои вещи, ты выследишь и убьешь Мари Кондо.
Şimdi saatlerce oturup Doctor Who'nun eski bölümlerini izliyorlar.
А теперь они сидят тут по четыре часа, залипая в старые серии "Доктора Кто".
Bu Theo'nun yapabileceği bir şey değil.
Это не связано с Тео.
Yani Wu'nun bu virüse mi yakalandığını söylüyorsun?
Думаешь, Ву где-то мог подхватить вирус?
Ve parti yaptığımızda... Delgado'nun süper süper süper salsa sosuyla yaparız!
И ни одно веселье не обходится без супер-супер-супер сальсы * от Дельгадо!
Chicago'nun yükselişine kimse engel olamaz.
Это свидетельство высокой привлекательности Чикаго.
Chicago'nun ziyaretçi sayıları beklenenden çok daha fazla gibi.
Количество приезжих в Чикаго. Оно нетрадиционно велико.
Chicago'nun bir parçası.
Он в Чикаго.
Rhonda Willem Dafoe'nun asistanı. Hayır, o...
Ронда - помощница Уиллема Дефо.
Waverly'nin araştırmasında Lou'nun ilk eşine ait bir fotoğraf buldum.
Я нашел у Вейверли старое фото жены Лу.