English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ A ] / A warrior

A warrior translate Turkish

2,755 parallel translation
I'm a warrior for justice.
Adalet savaşçısıyım.
For once, be a warrior!
Bir kez olsun bir savaşçı ol.
You're a warrior like your father.
Sen de bir kocakurtu yendin. Aynı baban gibi bir savaşçısın.
The coy look like a doll bride but the head wears a helmet like a warrior.
Yapraklar oyuncak bir geline benziyor ancak başçıklar, bir savaşçı gibi miğfer giymiş.
A warrior.
Ben bir savaşçıyım.
As you would come up to the city you would see this standing stone in front of a warrior with his sword drawn and here we have the concentric circles of the city that he's guarding.
Sizin de gördüğünüz gibi bu önümüzde duran taşın ön yüzünde kılıcını çekmiş bir savaşçı ve burada ise savaşçının koruduğu şehrin eşmerkezli daireleri var.
He's a warrior, first and foremost.
Öncelikle bir savaşçıdır.
You're not a warrior, Merlin.
Sen bir savaşçı değilsin, Merlin.
Velayudham has come like a warrior... and helped the cops to arrest the terrorist and their arms go down lt will be a final warning for the racketeers
Velayudham bir savaşçı gibi geldi,... ve teröristleri tutuklamak için polise yardım etti! Bu çeteler için son uyarı olacak!
In his hubris, the swordmaker believed The strength of his sword would overcome His weakness as a warrior.
Kibirlenerek, kılıç ustası, kılıcının gücünün savaşçı olarak zayıflığının üstesinden geleceğine inandı.
Are you saying you're a warrior?
Sen yoksa asker misin?
I'm a warrior's daughter.
Ben bir savaşçının kızıyım.
She has a warrior's spirit. Takes guts to take a stand knowing you're marked for death.
Öldürülmek için hedef alındığını bile bile bunu yapmak, cesaret ister.
Six years ago, I deserved a warrior's death. - Instead, you gave me pity.
Altı yıl önce düzgün bir ölümü hak ediyordum ama sen bana acınası bir hayat verdin.
Like a warrior poet.
Savaşçı bir şair gibi.
I'm a warrior.
Ben bir savaşçıyım.
The simple truth is, there is not a warrior among us, Master Yoda.
Gerçek şu ki, aramızda hiç savaşçı yok Üstat Yoda.
And to have defeated Bruno Denturri in combat, You must be quite a warrior.
Üstelik Bruno Denturri'yi dövüşte yendiğine göre, iyi bir savaşçı olmalısın.
You stink as a warrior!
Bir savaşçı için çok kötüsün!
This one time when I was working for my dad, I accidentally glued a terra cotta warrior to his face, and now he can only grow a mustache on one side.
Bir zamanlar babamla beraber çalışırken yanlışlıkla bir Terracotta Savaşçısını babamın yüzüne yapıştırdım ve o zamandan beri bıyığı tek taraftan çıkıyor.
Every year Shahuri must undergo a ritual trial of courage to prove he's got what it takes to be a cattle warrior.
Shahuri bir sığır savaşçısı olmak için gereken özelliklere sahip olduğunu istaplamak adına Her yıl töresel cesaret testinden geçmeli.
Jim was a proud Zulu warrior.
Jim gururlu bir Zulu savaşçısıydı.
You are a human warrior, which is five species classes greater than I.
Siz bir insan savaşçısısınız, benden beş sınıf daha üstünsünüz.
The driver, unlike us, Dennis, is a true warrior.
Sürücü bizden farklı olarak, Dennis tam bir savaşçı.
I am a Greek warrior!
Ben Yunan savaşçısıyım!
A true shadow warrior...
Gerçek bir gölge savaşçısıdır.
You know, this whole "women make you weak" thing is a little too spartan warrior for me.
Tüm bu "kadınlar seni zayıf kılar" şeysi, bana biraz fazla Spartalı savaşçı havası veriyor.
Robert Baratheon was an entirely different animal- - powerful man, a great warrior- - but alas, winning a Kingdom and ruling a Kingdom are rather different things.
Robert Baratheon apayrı bir hayvandı. Güçlü adam, harika bir savaşçı. Fakat ne yazık ki bir krallığı kazanmak ve onu yönetmek ayrı şeyler.
You're a shit warrior.
Berbat bir savaşçısın.
To be a good warrior you must act as your enemy acts, even if he is a graceless, insolent coward.
İyi bir savaşçı olmak için düşmanınla aynı şekilde hareket etmelisin. Kaba, arsız bir korkak olsa bile.
Hawkeye possess the spirit of a true warrior.
Şahingözün ruhu gerçek bir savaşcı.
Thinking about being a turtle warrior, aren't you?
Kablumbağa savaşçısı olmayı düşünüyorsun, değil mi?
- You want a ride to work, you gotta jump in, warrior.
İşe bırakılmak istiyorsan, atlamalısın savaşçı.
In essence, would Muhammad be remembered as a leader and warrior who conquered Arabia, or as a Prophet with a wider message for the entire world?
Öncelikle Hz.Muhammed Arabistan'ı fetheden bir savaşçı ve lider olarak mı hatırlanacak yoksa tüm dünyaya mesajı olan bir peygamber olarak mı?
I'm a motorcycle warrior You blind, punk?
Ben motosikletçi savaşçıyım. Kör müsün, serseri?
I'm Tado Mouna, a true warrior
Ben Tado Mouna, gerçek bir savaşçı.
I'm a true warrior
Ben gerçek bir savaşçıyım.
I'm a Seediq Bale, a true warrior
Ben bir Seediq Bale'ım. Gerçek bir savaşçı.
Grievous is a bombad warrior, but wesa shall do as you say.
Tek yolu bu. Grievous büyük bir savaşçı ama dediğinizi yapmalıyız.
The Forever People embrace you as a friend, ally and worthy warrior.
Sonsuzluk insanları seni dost, müttefik ve değerli savaşçı olarak kucaklar.
A glorious female warrior.
İhtişamlı bir kadın savaşçı.
I didn't expect a part-time warrior to be so knowledgeable about PCs.
Bir part-time savaşçının bilgisayarlar konusunda bu denli bilgili olmasını beklemiyordum doğrusu.
Whatever else he is, Arthur is a great warrior.
Her ne olursa olsun, Arthur büyük bir savaşçı.
From this day forth, may that beast's head be a reminder to us of the valiant warrior who killed it. The bravest, most noble Prince I have ever met.
Bugünden itibaren bu canavarın başı, onu öldüren yiğit savaşçıyı görüp görebileceğimiz en cesur ve en asil prensi bize hatırlatsın.
- Tigress, you may be a great warrior, But you stink at friendship And fun... ship.
Kaplan, belki harika bir savaşçı olabilirsin fakat arkadaşlığımızı ve gırgır-lığımızı berbat ettin.
But first, a little dragon warrior action.
Ama önce, küçük bir Ejder Savaşçısı aksiyonu zamanı.
I'll go into chor ghom, all dragon warrior-Style.
Chor Gom'a Ejder Savaşçısı stiliyle gideceğim
You're a trickster, dragon warrior.
Sen bir üçkağıtçısın, "Ejder Savaşçısı".
How often does an old woman like me Have a chance to become dragon warrior?
Benim gibi yaşlı bir kanının önüne kaç kere ejder savaşçısı olma şansı çıkar sence?
That the great and mighty dragon warrior himself Once dropped a noodle on this very brick.
Büyük ve kudretli ejderha savaşçı... bu tuğlanın üstüne şehriye çorbası dökmüş.
Your compassion and your aggression Must be balanced to be a whole warrior.
Tamamıyla bir savaşçı olmak için merhamet ve öfke dengede olmalıdır

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]