Warrior translate Turkish
5,368 parallel translation
Take this natural hunter, tracker, warrior.
Bu doğal avcı, iz sürücü savaşçıyı alacağım.
I thought you were mojo's bff warrior lapdog.
Mojo'nun savaşçı köpeğinin sen olduğunu sanıyordum.
You weren't a warrior, you weren't a soldier.
Bir savaşçı değildin, bir asker değildin.
But if you truly want to be a warrior, there's only one question you should be asking yourself :
Ama gerçek bir savaşçı olmak istiyorsan kendine sorman gereken tek bir soru var...
A White Warrior.
Beyaz savaşçı.
The White Warrior.
Beyaz savaşçı.
So, if you were shot by a White Warrior, you probably just let him go.
Yani, eğer bir beyaz savaşçı vurduysa seni, muhtemelen onun gitmesine izin verdin.
I'm a warrior.
Ben bir savaşçıyım.
As a warrior, if requested for a task, as happens to be the case I cannot refuse.
Bir savaşçı olarak o kadar rica edilirse reddedemem.
♪ "You are a warrior until you're dead." ♪
Ölene kadar savaşçısın
Yes, he's a warrior.
- Evet, o bir asker.
But the warrior who lifts his arm for the killer blow leaves his heart exposed.
Ama öldürmek için kolunu kaldıran bir savaşçı, kalbini savunmasız bırakır.
Beverly Goldberg, a shoulder-padded, Country-haired mother warrior
Beverly Goldberg,.. omuz vatkalı,... taşralı saçlarıyla savaşçı anne.
Even a warrior must have someone waiting for them.
Bir savaşçının bile bekleyeni olmalı.
Exhale, warrior ii.
Nefes ver.
In feudal Japan, one warrior's transgression against another was measured by the code of bushido.
Federal Japonya'da, bir savaşçının diğerine yaptığı ihlal bushido kuralı tarafından belirlenirdi.
He was a cold warrior in the old stripe.
Eski çizgili bir gömlek içindeki soğuk bir savaşçıydı.
Capture the Succubus and The Warrior.
Succubus'u ve Savaşçı'yı yakalayın.
The warrior women of America...
Amerika'nı kadın savaşçıları...
And now we're joining one of those candidates, president Grant, where he and the first lady are speaking to the warrior women of America.
Ve şimdi de adaylardan biri olan Başkan Grant'in,... kendisinin ve First Leydi'nin Amerika'nın kadın savaşçılarına yapmakta olduğu konuşmayı dinliyoruz.
It's not illegal to be a fierce and ravishing warrior goddess.
Vahşi ve büyüleyici bir savaşçı tanrıça olmak yasadışı değil!
Like a warrior queen.
Tıpkı savaşçı bir kraliçe gibi.
A true warrior has gotta be prepared.
Bunlara hazır olacak gerçek bir şavaşçı lazım.
Playing the warrior queen.
Savaşçı kraliçeyi oynuyorsun.
" The Warrior shall escape his curse.
" Savaşçı lanetinden kaçacak.
"Between the Warrior and the Queen, one of the two shall die."
"Savaşçı ve Kraliçe'nin arasından bir tanesi ölecek."
A warrior to be her guide, a healer always by her side. "
Savaşçı onun kılavuzu olacak, şifacı da hep yanında olacak. "
Between the warrior and the queen, one of the two shall die.
Savaşçı ve Kraliçe arasında, ikisinden biri ölecektir.
We ran into these warrior nuns.
Şu savaşçı rahibelerden kaçtık.
If I go out like this, a warrior.
Eğer bu şekilde gidersem, bir savaşçı olarak.
Marcellus, how well your name fits you, little warrior, though ultimately one of no consequence.
Marcellus, ismin ne kadar da yakışıyor. Ufak savaşçı. Fakat netice bulamayan.
Tina Warrior Princess.
Tina Savaşçı Prenses.
And it just so happens, the Grimm is like the most powerful warrior of all. See?
Ve Grimmler de en güçlü savaşçılar oluyor.
Even before Galactus, I was a warrior king who bested all who defied me.
Galactus'tan öncesinde bile bana karşı koyanları alt eden bir savaşçı kraldım.
Now let's try Warrior II.
Şimdi Savaşçı 2 pozisyonu.
And now we go to Reverse Warrior.
Şimdi Ters Savaşçı pozisyonu.
His dress bespeaks a warrior.
Elbisesi savaşçı olduğunu gösteriyor.
Because you are a warrior.
Çünkü sen bir savaşçısın.
Frederick is a warrior.
Frederick bir savaşçı.
It's terrible to witness the state into which you have fallen, you, Rollo, the greatest warrior.
Düştüğün bu duruma tanık olmak çok kötü bir şey Rollo büyük savaşçı.
A warrior.
O bir savaşçı.
As a warrior.
Bir savaşçı olarak.
The true warrior runs today and lives to fight another day.
Gerçek bir savaşçı diğer gün savaşmak için bugün kaçar.
The warrior princess?
Savaşçı prensesi?
Took some time to accept it- - how such a great warrior was killed by a random burglar.
Onun gibi harika bir savaşçının sıradan bir hırsız tarafından öldürüldüğünü kabullenmek zaman aldı.
Finally something honourable for a warrior to do.
Sonunda, bir savaşçının yapacağı onurlu bir davranış sergiledin.
I want to be a warrior.
Bir savaşçı olmak istiyorum.
... you are a warrior, Tane.
... sen bir savaşçısın, Tane.
The flesh-eating warrior who haunts these lands.
Bu topraklara dadanan, et yiyen savaşçı.
I am here to speak with the warrior who is said to live here.
Burada yaşadığı söylenen savaşçıyla konuşmaya geldim.
He knew I was no warrior.
Savaşçı olmadığımı biliyordu.