Armed to the teeth translate Turkish
102 parallel translation
Andre, whenever we meet, you're armed to the teeth.
Andre, ne zaman buluşsak, tepeden tırnağa silahlısın.
I just saw them tramping by, armed to the teeth.
Tepeden tırnağa silahlarını kuşanmış, serseri gibi dolanıyorlar.
Watched over by four guards, all armed to the teeth.
Silahlı 4 muhafız tarafından korunuyor.
Forty soldiers, armed to the teeth.
Kırk asker, tepeden tırnağa silahlı.
Armed to the teeth.
Tepeden tirnaga silahlilarmiº.
And they are armed to the teeth!
- Çok iyi silahlılar!
Ten thousand Watusi warriors, armed to the teeth with kiwi fruit and guava halves.
On bin Watusi savaşçısı, tepeden tırnağa, kivi ve guava meyveleriyle silahlı.
You are armed to the teeth.
Dişinize kadar silahlandınız.
I'm armed to the teeth.
Tepeden tırnağa silahlıyım.
I'm armed to the teeth at all times and I'm perfectly prepared to use my weapons and knowing that the law will support me.
Ben her zaman tepeden tırnağa silahlıyım. Silahlarımı kullanmaya da pekala hazırlıklıyım ve yasaların beni destekleyeceğini biliyorum.
Madam, there are hundreds of parasites out there armed to the teeth!
Dışarıda yüzlerce silahlı parazit var!
A few hours later, a little 12-year-old girl comes into my office... armed to the teeth, with the firm intention of sending me to the morgue.
Birkaç saat önce, küçük 12 yaşında bir kız ofisime geldi... baştan ayağa silahlanmıştı ve beni morga yollamaya kararlıydı.
All I am is a poet spinning rhymes of a Russia... not cut off at the knees, but armed to the teeth.
Ben sadece Rusya mısralarını işleyen bir şairim ve eli kolu bağlı biri değil, tepeden tırnağa silahlı biriyim!
Rumour has it that they're armed to the teeth.
Söylentiye göre tepeden tırnağa kadar silahlanmışlar.
Armed to the teeth.
Ağır silahlı.
Some guy, armed to the teeth, says,
Tepeden tırnağa silahlı adamın teki...
Wouldn't you come armed to the teeth?
Tepeden tırnağa silahlanmış olmalıydınız.
They're armed to the teeth.
Oldukça dişli silahlar
It's armed to the teeth.
Tepeden tırnağa silahlı.
They're armed to the teeth down there, but it is doable.
Aşağıdaki adamlar dişlerine kadar silahlı ama yapılabilir.
Armed to the teeth.
Ağzına kadar siIahIı.
Look at him, armed to the teeth, and he's scared of a pen.
Şuna bak, tepeden tırnağa silahlı ama bir kalemden korkuyor.
They have survived the giant insects of the swamps and mushroomed into massive reptiles, armed to the teeth.
Onlar, dev bataklık böcekleri ve mantar gibi çoğalan iri sürüngenlerin dişlerinden korunarak hayatta kaldılar.
Dozens of them, armed to the teeth.
Düzinelercesi silahlanmıştı.
You'd think a big business like Satellite Five would be armed to the teeth.
Uydu Beş gibi büyük bir şirketin tepeden tırnağa silahlı olduğunu düşünürsün.
The last one in existence armed to the teeth.
Son kalan gemi. Tepeden tırnağa silahlı.
So this one Wraith, armed to the teeth, comes walking towards the Gate.
Bir tane Wraith silahlanıp geçide doğru geldi.
- Even if these men are highly trained and armed to the teeth...
Bu adamlar yüksek eğitim almış olup silahlı olsalar bile...
They're armed to the teeth.
Tepeden tırnaga silahlılar.
Real prisoners, then the next thing you know, they're in the desert, armed to the teeth, cutting their way through the enemy, dying for the cause, and then they have a government.
Gerçek esirler, sonra bir bakıyorsun, tepeden tırnağa silahlanmış, çöldeler. Düşmanın yara yara ilerliyorlar, davaları uğruna ölüyorlar. Sonra da hükumet kuruyorlar.
We got twenty guys here, all armed to the teeth.
Tepeden tırnağa silahlanmış, tam 20 kişiyiz.
We got twenty guys here, all armed to the teeth
Tepeden tırnağa silahlanmış, tam 20 kişiyiz.
You came out of the Minnesota woodlands armed to the teeth and set upon your fellow man.
Minnesota Ormanları'ndan tepeden tırnağa silahlı olarak çıktınız ve insanların üzerine geldiniz.
Most of them dominated by drug dealers, armed to the teeth.
Çoğu uyuşturucu satıcıları tarafından ele geçirilmiş ve tepeden tırnağa silahlanmıştır.
His men are armed to the teeth, just waiting for an excuse.
Adamları tepeden tırnağa silahlı ve bir bahane bekler haldeydi.
Armed to the teeth.
Her yer silah.
We're armed to the teeth.
Tepeden tırnağa silahlandık.
Dale Denton comes flying in here like a madman... armed to the teeth, and, as you can see, he shot Peter.
Dale Denton deli gibi topu tüfeği kapıp geldi ve gördüğün gibi Peter'i vurdu.
I mean, these guys break into houses like pros, armed to the teeth, leaving no witnesses?
Bu adamlar evlere profesyonelce giriyor silahlılar ve tanık yok.
The fuckers were armed to the teeth.
Adamlar silahla donatılmışlar.
They're armed to the teeth.
Dişlerine kadar silahlılar.
I did not consume any tainted burgers, and as a convenience store owner, I am armed to the teeth.
Ve bakkal sahibi olduğum için, dişlerime kadar silahlıyım.
An incredible all-rounder armed to the teeth.
Tam bir ölüm makinesi.
We come armed to the teeth with every legal weapon available.
Benim tek silahım adalet diyorsanız bizler buradayız.
The powers of good were miraculously unleashed, armed to the teeth.
Tepeden tırnağa silahlı iyilik ordusu serbest bırakıldı.
Well, we're gonna be at the market, armed to the teeth!
Markete gitmeliyiz, ağızımıza kadar silahlı olarak.
Minimum, 12,000 battleships, armed to the teeth.
Minimum 12,000 savaş gemisi, kemiklerine kadar silahlı.
You're armed to the teeth.
Onlar seni koruyabilir.
He travels in an armored column with at least 30 private security armed to the teeth.
Zırhlı bir araç içinde, tepeden tırnağa silahlı, en az 30 özel güvenlik görevlisiyle seyahat ediyor..
A dozen ex-military Serbians, armed to the teeth.
Tepeden tırnağa silahlı çok sayıda Sırp asker eskisi.
All armed to the teeth to fight Do you hear me?
Her an savaşmaya hazırız hepimiz.