English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ A ] / Avenge

Avenge translate Turkish

1,512 parallel translation
Avenge us.
İntikamımızı alın.
After all this time, it escape of the frozen land of wastefulness pra if to only avenge of you.
Bunca yıldan sonra donmuş lanet bir yere geleceğine de sırf seni izlemek için.
and avenge us on Abbadon's sect.
Ve Abbadon'un tarikatını.
Sky was certain she'd avenge his death
Gök, Uçan Kar'ın onun öcünü alacağından emindi.
You've come to avenge Zhao
Zhao'nun intikamını almaya geldin.
I knew she would avenge her father
Yardım edeceğime söz verdim.
If you help me avenge my sister's death I'II give you the recording of her murder and cooperate with you.
Kardeşimin öcünü almama yardım edersen cinayetin kaydını sana vereceğim ve seninle işbirliği yapacağım.
I am here to avenge my blood brother.
Buraya kan kardeşimin intikamını almaya geldim.
Get off, I will avenge later.
Hadi oradan sonra hesaplaşacağız seninle!
I must avenge him!
Onu intikamını gerekir!
Will you demand to avenge him or must I? Act, man!
Ya onun intikamını al ya da ben senin yerine alırım
Small price to pay to avenge his wife's death.
Karısının intikamı için ufak bir bedel.
I have a right to avenge my father... to see his killer brought to justice.
Babamın intikamını alma hakkım var... Böylece katilinin adalet önüne getirildiğini göreceğim.
Because I will avenge my father.
Çünkü babamın intikamını alacağım.
He's powerless to avenge you and resents his father for the same shortcomings.
Senin intikamını alacak gücü yok ve aynı eksiklikler yüzünden babasına da kızıyor.
- I wanna avenge her honor. It's my right.
Hakkım olduğu üzere karımın onurunun intikamını almak.
Now, as any warrior would, I choose to avenge her death.
Şimdi, her savaşçının yapacağı gibi, senden onun intikamını almayı seçiyorum.
I'll avenge you, master!
İntikamını alacağım, usta!
Now I'm here to avenge him!
Şimdi onun intikamını almak için geldim!
Avenge me!
İntikamımı al!
Now you must avenge me.
Artık intikamımı almalısın.
I need you to avenge my death.
İntikamımı al.
Avenge the patriotic gore
Avenge the patriotic gore
Someday, somehow, we would avenge George's mother.
Bir gün, bir şekilde, George'un annesinin öcünü alacağız.
I must avenge his honor.
Onun intikamını almalıyım.
He's hinting that the prince in the court will avenge his ill-treatment.
Onları hapse gönderdik. Bunun intikamını almaya kalkacaklar.
- To avenge their deaths?
Bu durumda toplam miktarı benim üstlenmem doğru olacak.
He gave me the strength to avenge my family.
Bana ailemin öcünü almam için güç verdi.
Within one week I'll avenge their deaths, before the funeral of my wife.
Bir hafta oldu ve birkaçı öldü. karımın cenazesinden hemen önce.
I give you my blessing... to avenge those who killed our loved ones.
- dualarım seninle olacak. Sevdiklerimizi öldürenlerden intikamımızı al.
You'd rather I kill him to avenge your husband?
Kocanın intikamı için onu öldürmemi tercih mi edersin?
It is he you avenge today.
Bu gün intikam aldığın o.
So I swore, I would kill them all to avenge my parents.
O nedenle öçlerini almaya yemin ettim.
Killing me with that would be a nice way to avenge his death.
Arkadaşının intikamını almak için onu kullanman çok anlamlı olacak.
I don't think I'm doing this just to avenge my father.
Bunu sadece babamın intikamını almak için yaptığımı düşünmüyorum.
I will avenge my daughter's death!
Kızımın öcünü sizden alacağım!
Let's see if the husband used them to avenge her.
Bakalım kocası intikamını almak için de kullanmış mı?
Well, he was murdered. And we believe he was murdered to avenge a rape.
Öldürüldü ve biz de bunun sizin tecavüzünüzün intikamı olduğunu düşünüyoruz.
Because you didn't avenge my death, that's why.
Neden benim ölüm, intikamını yoktu çünkü.
Look, if you're alchemists, then avenge her for me!
Hey, siz simyacısınız değil mi? Bana imtikamımı almam için yardım etmeyecek misiniz?
But there's also Ngozi... evil spirits, the wronged, the neglected, the murdered... who avenge themselves on a family through sudden death.
Ama Ngozi'de vardır... kötü ruhlar, günahkârlar, unutulanlar, öldürülenler... bazı aileleri bir anda öldürerek intikam alırlar.
He did the deed for me, out of love, to avenge my father's murder.
Benim için yaptı, aşkından, babamın intikamını almak için.
Boys, avenge me!
Çocuklar öcümü alın!
Avenge me!
ÖCÜMÜ ALIN!
I have yet to avenge his death, and yet I'm thinking of quitting.
Daha onun öcünü almadım, ama artık savaşmayı bırakmak istiyorum.
Avenge my mother!
Annemin intikamını al!
I shall avenge my master's death after all.
Nihayet ustamın intikamını alacağım.
Let me avenge my mother's death.
Bırak annemin öcünü alayım!
Local groups trying to avenge terrible evils done to them or trying to rectify terrible social conditions and things like that.
Yerel gruplar onlara yapılan korkunç kötülüklerin öcünü almaya o berbat sosyal durumlarını düzeltmeye ve bunun gibi şeyleri yapmaya çalışıyorlar.
Avenge me.
İntikamımı al.
He swore to avenge his brother.
Moltes kardeşinin intikamını almaya yemin etmişti.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]