English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ B ] / Belay that

Belay that translate Turkish

158 parallel translation
Here, belay that.
Dur bakalım.
- Belay that talk, John Silver.
Hepiniz öleceksiniz. Laflarına dikkat et, John Silver.
- Thunder crew, belay that racket!
- Thunder takımı, kesin şamatayı!
Mr. Romano, belay that noisy horn.
Mr. Romano, bu gürültü bitsin.
Belay that!
Bırak onu!
All right, belay that giggling!
Pekala, kıkırdama kovboy!
Belay that order.
Emri iptal et.
Belay that last order, helmsman.
Dümenci, son emri uygula.
- Belay that.
- Böyle kal.
- Belay that order.
Emri yerine getir.
Belay that goddamned axe.
Şu lanet olası baltayı bağla.
Why don't you belay that, chief?
Neden biraz ara vermiyorsun, şef?
Belay that phaser order.
O emri bekletin.
Engineering, belay that order.
Makine Dairesi, o emir iptal.
Belay that.
Boş ver şimdi bacağı.
Belay that.
İptal et.
- Prepare to energize, chief. - Belay that.
- Işınlamaya hazır ol Şef.
Belay that order, Number One.
Az önceki emri iptal et Bir Numara.
- Belay that order.
- Emri iptal edin.
Belay that order.
O emri iptal edin.
- Belay that order.
- Emri ertele.
- Belay that order.
- Bilgisayar, o emri iptal et.
- Computer, belay that order.
- Bilgisayar, o emri iptal et.
Belay that order, Mr. Data.
Emri beklemeye alın, Bay Data.
Belay that order.
O emri iptal et Yüzbaşı.
- Belay that order, Mr. Data.
- O emri iptal edin Bay Data.
Belay that order, Doctor.
O emri iptal edin Doktor.
Belay that.
Emri iptal edin Kaptan.
- Belay that order.
- O emri iptal edin.
Belay that order.
Işınla. - Emri beklet.
Belay that order.
O emire uyma.
Belay that, Voyager.
Bu işi erteleyin Voyager.
- Belay that order.
- Emir geçersizdir.
Belay that.
Emir geçersiz.
Computer, belay that order.
Bilgisayar, emri yerine getirme.
Computer, belay that order.
Bilgisayar, emri uygulama.
Belay that, Styles unless you want to find yourself at the gratings.
, Styles tabi kendini parmaklıklar arkasında bulmak istemiyorsan.
Belay that, mate.
Kes şunu.
Computer, belay that command!
Bilgisayar, emre uyma.
Belay that command.
Komutu iptal et.
Run to your houses, fall upon your knees, pray to the gods to intermit the plague that needs must light on this ingratitude.
Koşun evlerinize,.. ... diz çöküp yalvarın tanrılara durdursunlar diye bir an önce bu nankörlük üstüne yağdı yağacak belayı.
You walk out of a prison as dumb as you go in itching for the same trouble that put you there in the first place.
Çıkarken de girerken olduğu kadar salaksınızdır. İlk iş olarak sizi buraya tıkan belayı yeniden ararsınız.
What can I do to kill that weed, Father?
Bu belayı ortadan kaldırmak için ne yapabilirim Peder?
It is the one substance that can halt the plague.
Belayı durdurabilecek tek madde o.
Belay that.
Data. Yar.
Well, if I ever saw trouble before, then it's right up on that stage.
Eğer belayı tanıyorsam, şu anda sahnede diyebilirim.
- Belay my last. Copy that.
- Son söylediğimi iptal edin.
- We'll clear up that calamity as well.
- Bu belayıda temizleyeceğiz.
I'm the scourge that your gods sent to punish your people.
Tanrılarınızın insanlarınızı cezalandırması için yolladığı belayım.
But I promise you one thing. I am a thorn that will not go away.
Ama sizi temin ederim başınızdan atamayacağınız bir belayım.
What about dealing? You gonna dump that on me?
Bu belayı benim başıma sarıp mı gideceksin?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]