English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ B ] / Blast him

Blast him translate Turkish

159 parallel translation
blast him!
Geberesice herif!
Silver might, blast him!
Kahretsin ki, Silver düşünmüş olabilir.
Blast him.
Kahretsin.
- You blast him out.
- Onu kaldırın.
Blast him!
Mahvet onu!
Blast him.
Adı batsın.
Did you blast him?
Onu sen mi öldürttün?
If I ever catch that fox on my property again, Ill blast him!
Eğer o tilkiyi bir daha arazimde yakalarsam, onu öldürürüm!
I'll blast him to pieces!
Onu parçalara ayıracağım.
Blast him!
Patlat şunu!
- Blast him out of the ballpark.
- Onu kaleye göm.
- Blast him.
- Gebertin şunu.
We gotta blast him.
Onu gebertmemiz gerekiyor.
We gotta blast him, Captain.
Onu halletmeliyiz, Yüzbaşı.
I'll sneak up on him and then I'll blast him!
Gizlice yanına yanaşıp, onu yerle bir edeceğim.
I say we blast him.
Onu gebertmeliyiz.
If anyone comes near, blast him.
Birisi yanına yaklaşacak olursa, onu vur.
Run for your life! " Then you blast him.
Kaç kurtul! " Sonra onu vurursun.
- I'll blast him. Back off!
Ateş ederseniz, onu gebertirim.
- Blast him and that infernal female!
- Onun da, o kadının da canı cehenneme.
Blast him!
Vurun onu!
Arr! Blast him... for a setup yearlin'of a womanizer.
- Kadın avcısı... adama lanet olsun.
I'm going to get a pile of gold, build me a big house, and if any Indian tries to stop me, I'll blast him.
Altınımı alıp, kendime büyük bir ev yapacağım. Ve eğer beni durdurmaya çalışan bir yerli olursa onu kavuracağım!
- Blast him with a BFG 9000!
- BFG 9000'le beyinlerini dağıt!
Fuck and blast him!
lKahrolasıca piç herif!
Blast him.
Uçur onu.
So we can go up there and blast him out of bed with a fire hose, man.
Yukarı çıkıp Onu yangın hortumuyla yatağından çıkartmak için, adamım.
Which is why we should blast him with radiation to shrink the tumor.
Dolayısıyla, tümörü ufaltmak için adama hemen radyasyon vermeliyiz.
You gonna blast him?
Onu vuracak mısın?
Blast him!
Yok et onu!
I want the whole morning edition a blast to push him off the floor.
Sabah baskısının onu yere sermesini istiyorum.
Be careful of Ellen, but if he starts to blast, let him have it.
Ellen'a dikkat et. Ateş etmeye başlarsa bırak gitsin.
Blast him!
Vur onu!
The blast just knocked him over.
Patlama onu sadece devirmiş.
Now blast him.
Bizi duyabilir.
When I kick him out, blast them.
Dışarı ittiğimde, onu vuracaklar.
- What do you mean you didn't kill him? You're wearing his bloody jacket, blast you!
Onun kanlı ceketini giyiyorsun, kahrolası!
Give him a blast, KITT.
- Bitir işini, KITT.
If I go out with him, they'll blast us, and you'll save two million bucks.
Eğer onunla dışarı çıkarsam, bizi öldürürler, böylece iki milyon dolar tasarruf etmiş olursunuz.
A construction crew found him on an island six years ago... knocked unconscious by an explosion to blast a road through the jungle.
Bir inşaat ekibi, O'nu, bir ada da ormanda bir yol patlatma çalışması esnasında bilinçsiz bir halde buldu.
I was so close to him that the blast from the gun just... disintegrated my arm.
Silahın patlamasıyla kolum parçalandı.
Come on, kid, blast him!
Yapamıyorum!
I'd say that you are damn lucky you didn't kill him in that blast.
Ve sana şunu söyleyelim, çok şanslısınız... onu da bu patlamada hava uçurmadığınıza.
Erh, tell him that in Norfolk a young country woman was seen to turn visibly to powder and was blown away in a puff of dust in the icy blast.
Norfolk'un küçük bir kontluk olduğunu da söyle toz bulutlarının havada dönüşleri gözle görülür ve buz fırtınalarında toz bulutları uçuşur.
If that doesn't work, we'll bring them together and give him a blast of Megapower.
İşe yaramazsa, onları biraraya getirecek ve büyük bir tahrip gücü oluşturacağız. Anlaştık mı? - Tamamdır!
I had a blast with him.
Onunla gerçekten iyi takıldık.
Blast him!
Patlat şuna!
I told him to wait until after the blast, then we'll talk.
Ona patlamadan sonrasını beklemesini istedim, sonra konuşabileceğimizi söyledim.
And there's this terrific blast, and I see him trying to fly through the blast.
Patlama oldu ve onun patlamanın içinden uçmaya çalıştığını gördüm.
He hit Xander with that blast and it allowed him to take Xander's form.
O Xander a çarpmıştı ya, bu onun Xander'ın şeklini almasına izin verdi.
I... was able to overpower him. and blast ourselves... out of there.
Ben onu alt edebildim ve kendimizi oradan dışarı fırlattık.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]