English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ B ] / Brainwashing

Brainwashing translate Turkish

245 parallel translation
Brainwashing!
Beyin yıkama!
Following a brief period of brainwashing,
Kısa bir beyin yıkama dönemini takiben,
If we hadn't interrupted the brainwashing process, you'd be like the other convention guests.
Beyin yıkama işlemini kesmeseydik diğer konferans konukları gibi olacaktın.
You used the same brainwashing technique digicorp uses.
Bu mümkün değil! Digicore'un kullandığı beyin yıkama tekniğinin aynısını kullandın.
I know that you were fomenting a conspiracy by brainwashing those peasants.
Köylülerin beynini yıkayarak kışkırtıyorsun... ve komplo kurmaya uğraşıyorsun, biliyoruz.
It's brainwashing...
Beyni yıkanmış çocuğun.
He decides the brainwashing has worked, so he sets him free knowing that in his condition he won't care who follows him to the secret reservoir.
Beyin yıkamanın başarılı olduğuna kanaat getiriyor ve onu serbest bırakıyor ve biliyor ki, babun gizli rezerve giderken onu kimin takip ettiğini umursamayacak bir durumda.
Until finally they emerge from their brainwashing education as so-called fully fledged citizens, clipped, impotent, and above all safe.
Sonunda tam yetkili vatandaşlar... olarak ortaya çıkarlar... kırpılmış, güçsüz ve güvenli.
But has it every occurred to you, Wally, that the process... that creates this boredom that we see in the world now... may very well be a self-perpetuating, unconscious form of brainwashing... created by a world totalitarian government based on money... and that all of this is much more dangerous than one thinks... and it's not just a question of individual survival, Wally... but that somebody who's bored is asleep... and somebody who's asleep will not say no?
Peki Wally, dünyada şu an gördüğümüz bu can sıkıntısının paraya dayalı, baskıcı bir dünya hükümeti tarafından uygulanan, şahsen sürdürülen şuursuz bir beyin yıkama işlemi tarafından yaratılmış olabileceği, bütün bunların bir kişinin düşünmesine göre daha korkunç olduğunu ve bunun ferdi bir hayatta kalma mücadelesinden ziyade canı sıkılan birisini uyuduğunu ve uyuyan birisinin "Hayır" diyemeyeceğini hiç düşündün mü?
Remember, Beaumont had to first go through brainwashing, then two years of brutal treatment in Malagasy, and finally the difficulties of his extravagant escape.
Hatırlayın, Beaumont önce doğru beyin yıkamaya gitmek zorunda kalmıştı, Malagasy'de iki yıl acımasız işkenceler, ve sonunda onun inanılmaz kaçışının zorlukları.
Sounds like brainwashing to me.
Bana beyin yıkama gibi geldi.
They're using my invention for brainwashing people.
Buluşumu insanların beynini yıkamak için kullanıyorlar.
Risking my life for myself is better than you brainwashing the masses.
Ben başkaların beyinlerini yıkayıp onları kullanmıyorum. Sadece kendimi feda ediyorum.
It sounds like brainwashing to me.
Beyinlerini yıkıyorsun bence.
I have surmised that La Forge was conditioned by Romulans, a process referred to historically, and inaccurately, as brainwashing.
Onun Romulanlılarca koşullandırılmış olmasından şüphe ediyorum, tarihsel ve de yanlış olsa da "beyin yıkama" diye adlandırılan bir işlem.
Did the revelation of your Weapon X brainwashing distress you?
Weapon X sürecindeki beyin yıkama seansları mı sorun yaratıyor?
Though I sent that kid after you, brainwashing him with all the troubles of life your abilities are still only this much.
Şu beyni hayatın bütün sorunları ile yıkanan çocuğu arkandan göndermiştim. Senin yeteneklerin ancak bu kadar.
- He is fighting this brainwashing.
- Bu beyin yıkamayla savaşıyor.
He is fighting this brainwashing you spoke of.
Bahsettiğiniz beyin yıkama ile savaşıyor.
It's so much harder once they've been through all that liberal arts brainwashing.
"Liberal düşünce" içinde, kaybedilen çok zor vakalar var.
According to Chiana, the Nebari mental cleansing is a bit like brainwashing.
Chiana'ya göre, Nebari'lerin zihin temizleme işi biraz beyin yıkama gibi.
It's like brainwashing.
Beyin yıkama gibi.
Jacob, can we assume brainwashing is going on in there?
Jacob, içeride beyin yıkandığını varsayabilir miyiz?
Brainwashing.
Beyin yıkama.
It's classic brainwashing.
Klasik bir beyin yıkama.
Hell, Durka did something that busted his brainwashing.
Lanet Durka beyin yıkamasını bozan bir şey yaptı.
- Brainwashing?
Beyin yıkama mı?
It's called brainwashing Reese.
- Buna "beynini yıkama" diyorlar, Reese.
You're watching MTV, the cool, brainwashing, twelve-year-old-and-younger station that hides behind a slick image.
Şu an MTV izliyorsunuz Beyin yıkayıcı ve kurnaz bir imajın arkasına gizlenmiş 20 yaş altı kanalı,
What about brainwashing, huh?
Beyin yıkamaya ne dersin?
Bart's band is brainwashing kids... with subliminal messages?
Bart'ın grubu şimdi bilinçaltı mesajlarıyla küçük çocukların beynini mi yıkıyor?
For the earth day brainwashing festival.
South Park'ı seçtiler.
The heads of the earth day brainwashing organization Are here to tell you all about it.
Beyin yıkama organizasyonunun başkanları bugün burada size konuyu anlatacaklar.
Hello, children, i know you're all very excited About having the earth day brainwashing festival Put on in your town.
Merhaba çocuklar, beyin yıkama festivali sizin kasabanızda yapılacağı için çok heyecanlı olduğunuzu biliyorum.
It was known as brainwashing.
Beyin yıkama olarak biliniyordu.
They accused the corporations of brainwashing the American public.
Şirketleri, Amerikan halkının beynini yıkamakla suçluyorlardı.
It seems to be a brainwashing facility of some type.
Bir tür beyin yıkama tesisine benziyor.
Wherever there's a brainwashing cult, there's always a power-hungry leader.
Beyin yıkama tarikatının olduğu yerde iktidar hırsı olan bir lider vardır.
This is a brainwashing facility for an evil cult.
- Biz de. Buranın kötü bir tarikatın beyin yıkama tesisi olduğunu düşünüyoruz.
She pulled me out of the brainwashing.
Beni beynimin yıkanmasından o kurtardı.
If we hadn't interrupted the brainwashing process you'd be like the other convention guests.
Beyin yıkama işlemini kesmeseydik diğer konferans konukları gibi olacaktın.
You used the same brainwashing technique Digicorp uses.
Digicore'un kullandığı beyin yıkama tekniğinin aynısını kullandın.
I thought it might have been some kind of brainwashing program, but it's not.
Bunun bir çeşit beyin yıkama yazılımı olduğunu düşünmüştüm ama değil.
Uh-huh, I kind of gathered that... right around the 50th brainwashing session.
50. beyin yıkama seansı civarında onu şöyle böyle anladım.
It's a brainwashing term.
Beyin yıkama terimi.
A little schooling, a little brainwashing, some maneuvers outside?
Biraz eğitim, biraz beyin yıkama, biraz dalavere?
It's just that around here the Harvard brainwashing starts in the womb.
Burada Harvard ile beyin yıkama, daha anne karnında başlar.
Is that brainwashing?
Bu, beyin yıkama mı?
It's just simple brainwashing. The music, I mean.
Bu gemi üstuzayı nasıl kaydedebiliyor?
They'll say it was brainwashing.
Bunun birinci sınıf beyin yıkama olduğunu söyleyeceklerdir.
JESUS, EMMETT, THEY'RE BRAINWASHING YOU.
Emmett beynini yıkıyorlar.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]