English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ B ] / By definition

By definition translate Turkish

368 parallel translation
This is a vamp, and a vamp must be skinny by definition.
Bu bir vamp, ve bir vamp ince olmak zorunda. Bu bir kanundur.
These men are, by definition, incapable of any discipline or authority... much less intensive training.
Bunları, bırakın yoğun eğitimi, disipline sokması bile zor.
So by definition a broad is less virtuous than a hooker.
Yani orospu, karıdan daha mı erdemli?
By definition, Bernard, a big department is more successful than a small one.
Tarife göre Bernard büyük bakanlık küçüğünden daha başarılıdır.
By definition, an unidentified flying object.
... yani tanımlanamayan, uçan bir cisim.
By definition, there's a valid reason for every car here.
Buradaki her arabanın geçerli bir bulunma sebebi var.
If it turns out best for them, it is by definition what's best.
Sonu iyi olursa da, onların açısından en iyisidir.
Bystanders are, by definition, innocent.
Seyirciler, masumluğun simgesidir.
Every word I say, by definition, is a promise.
Söylediğim her kelime tanımı itibariyle bir sözdür.
Married men suck... by definition.
Evli adamlar iğrençtir. Doğaları gereği.
Teenagers, by definition, are not fit for society.
Ergenler, tanımı gereği, topluma uyumlu değildir.
The Klingon civil war is, by definition, an internal matter of the Empire.
Tanımla, Klingon iç savaşı, İmparatorluk içinde bir iç sorun.
People that have been bitten by wild animals are by definition not okay.
Vahşi hayvanlar tarafından ısırılan insanlar, iyi olarak tanımlanamazlar.
I understand your position, but I'm sure you're aware that the Federation cannot interfere in, what is, by definition, an internal Klingon affair.
Konumunuzu anlıyorum, ama Federasyon'un, tanımlamak gerekirse, bir Klingon iç sorununa, müdahale etmeyeceğini biliyorsunuz.
A husband, by definition, is supposed to be a provider.
Bir koca, tanımı gereği, bir sağlayıcı olması demektir.
By definition, that is the most anyone can give.
İnsanın gösterebileceği en büyük performansa yaklaşacağız.
By definition, people of, uh, discrimination... discernment, great refinement.
Tanımlayacak olursak, ayrıcalık sahibi imtiyazlı, özel insanlar.
An Island, by definition, is surrounded by fish.
Ada demek etrafında balıklar yüzüyor demektir.
- But if you think it through... gay sex, by definition, is better than straight sex.
Tabii ki. Ama anlamsal olarak düşünecek olursak. Gey ilişkisi düz ilişkiden daha iyi.
It would have to be by definition... extraterrestrial.
Onun için şu tanımlama yapılabilir ; ... dünya dışı.
But an emergency, by definition, really doesn't give you the time.
Ama acil durum, adı üstünde, vaktiniz olmuyor.
An advanced civilization is, by definition, not barbaric.
Gelişmiş bir uygarlık, tanımı gereği barbar değildir.
You know, Mark, just because it's my suggestion it doesn't, by definition, make it a bad idea.
Biliyor musun Mark, teklifin benden çıkmış olması... ... o teklifi anında kötü bir fikir yapmaz.
One seizure is just a seizure but two, by definition, is epilepsy.
Bir nöbet olup sadece bir nöbet... Ama iki tane var epilepsi.
- By definition alone, they're inferior films. - Bullshit generalization.
Tanımında bile ilk filmden aşağı oldukları söyleniyor.
By definition, I'm not a redneck, and I ain't a fuckin'hick.
Kesinleşmiş olarak ben bir kızılderili veya aptal bir kovboy değilim.
Do you really want to get all dressed up... so some Drakkar Noir-wearing Dexter with a boner can feel you up... while you're forced to listen to a band that by definition blows?
Gerçekten sırf abaza bir oğlanın duygularını kabartmak için süslü püslü giyinip iğrenç tanımını sonuna kadar hak eden bir grubu dinlemek zorunda bırakılmak mı istiyorsun?
Love, by definition, is crazy!
Aşkın tanımında delilik var.
By definition it has to find it's way to you.
Onun sana gelen yolu bulması gerekir.
That which fascinates us is by definition true.
Olayın bize heyecan veren yanı, gerçek oluşudur.
A glimpse, by definition, is an impermanent thing, Jack.
Bu hayatın zaten kalıcı değildi Jack.
You know, Venus is basically, by every definition, Hell.
Venüs, basitçe, her haliyle cehennem.
If the definition of a coward... is a man who is sickened by killing and blood...
Eger korkakligin tanimi... öldürmekten ve kan görmekten rahatsiz olmaksa...
If you look it up, you'll find that the definition of knowledge is... "knowing, familiarity gained by experience".
Sözlüğe bakarsan, bilginin "bilmek, deneyerek elde edinilen tanıma"... şeklinde tanımlandığını görürsün.
Shall we accept the definition given by the venerable Tomaseo in his monumental dictionary of the Italian language :
Saygıdeğer Tomaseo'nun anıtsal İtalyanca sözlüğündeki... tanımlamayı kabul edecek olursak :
By what definition?
Ne anlamda?
Maiakovsky in poetry. Eisenstein in movies. All those fighting for a definition of socialist art were knifed in the back by Trotsky and the others.
Şiirde Mayakovski, sinemada Sergei Eiseinstein ve sosyalist bir sanatın tanımını ortaya koymak için savaşanlar kış sarayının alınmasından iki ay sonra emperyalist dili kabul eden Troçki ve diğerleri tarafından sırtlarından hançerlenmiştir.
We are all, by any practical definition of the words foolproof and incapable of error.
Sözün kısası, hepimiz başarılıyız ve hata tanımayız.
Not by any definition that I have ever heard.
Duymuş olduğum hiçbir tanıma göre değil.
And if there was a second rifleman then by definition there had to be a conspiracy which we believe involves the accused, Clay Shaw.
Bana, Guy'la uzun zaman boyunca iyi arkadaş olduğunuzu söylemiştin. - On yıldan fazla. - Sana daha önce hiç vurmuş muydu?
Well, only by the dictionary definition.
Sadece sözlükteki tanımına uyar.
By your definition, is it alive?
Tanımınıza göre ateş de canlı mıdır?
By the very definition of apocalypse, mankind must cease to exist... at least in a material form.
Yok olmalı. Mahşerin en temel tanımında... insanoğlu en azından madde biçimini alıp doğru yok olacaktır.
By our definition Taya's not real.
Tanımı gereği Taya gerçek değil.
By any definition, the events of the last few weeks... have been among the most remarkable in recent memory.
Son birkaç haftada unutulmaz olaylar yaşadık. "KAYAN YILDIZLARIN PARÇALANIŞI"
Not by my definition.
- Bana göre değil.
By your narrow definition perhaps, but not by mine.
Senin dargörüşlü tanımına göre belki ama benimkine göre değil.
By simple definition, we are in the business of winning wars.
Basit bir tanımla, savaşları kazanma işindeyiz.
Which, by anyone's definition were somewhat peculiar.
İnsanların tanımıyla biraz tuhaf olan yöntemlerinden.
By Freuïs definition, I've achieved mental health.
Freud'un deyimiyle, akıl sağlığıma kavuştum.
By any definition, he's acting alive.
Her türlü tanımlamayla, canlı gibi davranıyor.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]