English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ C ] / Circulation

Circulation translate Turkish

813 parallel translation
It impedes the circulation.
Kan dolaşımına engel olur.
- It's good for the circulation.
- Kan akışını sağlamak için.
There are lots of wooden nickels in circulation.
Etrafta çok fazla sahtekar var.
Our circulation is certainly falling off.
Satışlarımızda gerçekten bir düşüş var.
That'll restore circulation.
Bak.
Tomorrow, we'll both be back in circulation.
Yarın ikimiz de tekrar tedavülde olacağız.
Too many people want me in circulation.
Pek çok insan beni dışarıda istiyor.
Notice the circulation.
Tiraja bakın.
With them, it's no trick to get circulation. You're right.
- Böyle bir ekiple yüksek tiraj zor değil.
It'll make you all happy to learn that our circulation this morning was the greatest in New York : 684,000.
Bu sabahki tirajımızın New York'un en iyisi olduğunu öğrenmek hepinizi mutlu edecektir : 684.000.
- That stops the circulation.
- Kan dolaşımını engeller.
Oh, well, it was sort of like in the circulation department, you know.
İşte yani, dağıtım birimindeydim denebilir.
When she took up with Louis Judd, she went out of circulation just like that.
Judd ile takıldığında hep böyle kontrolden çıkar.
Confidentially, Mr. Holmes, such a move was discussed but replacing all the five pound notes in circulation would be such a herculean task that nothing's been done about it as yet.
Gizli olarak, Bay Holmes, böyle bir hareket tartışıldı fakat dolaşımdaki bütün beş sterlinlik banknotları değiştirmek üstesinden gelinmesi olanaksız bir iş olacaktı. Bu güne kadar da bu konuda hiçbir şey yapılmadı.
Today's agenda is solely on the subject of increasing circulation.
Gündemimizde sadece satış rakamlarını nasıl arttıracağımız var.
In some cases, we are below the circulation levels we have guaranteed our advertisers.
Bazı durumlarda reklâm verenlerimize garanti ettiğimiz tiraj sayısının altına düştük.
Ideas to build circulation.
- Tiraj adedini nasıl arttıracağız?
Nevertheless, our circulation fails to reflect this trend.
Ama baskı sayısı bu eğilimi yansıtmıyor.
Now this, uh, Fleming story, properly followed up, should boost circulation 10 percent.
Fleming hikâyesi iyi yürütülürse tirajımızı % 10 arttırır.
We're not asking you to forget the man if he's innocent... but we don't want this dragged on and on just to promote circulation.
Adam suçsuzsa onu unutmanızı istemiyoruz, fakat sırf satışı arttırmak için bunun sürdürülmesine karşıyız.
It stopped the circulation.
Dolaşımımı kesmiş.
I was circulation manager for a newspaper.
Bir gazetede tiraj müdürüydüm.
We need some excitement to boost circulation.
Tirajımızı arttırmak için heyecana ihtiyacımız var.
That is the policy which has made the Banner the newspaper of largest circulation.
The Banner'a en yüksek tirajı kazandıran bu prensiptir.
It built circulation.
Tirajını arttırdı.
Surprising how much circulation you lose on account of doors.
Kapılar yüzünden ne kadar sirkülasyon kaybettiğinizi bilseniz şaşırırsınız.
You see, madam, circulation is your big problem.
Görüyorsunuz, Hanımefendi, sirkülasyon sizin için büyük bir sorun.
Something was wrong, very wrong, with his circulation.
Sirkülasyonu ile ilgili yanlış, çok yanlış bir şey vardı.
You've been out of circulation too long.
Uzun zamandır senaryo yazma işinden uzaksın.
You'll be glad to know that I've been fired from 11 papers... with a total circulation of seven million... for reasons with which I don't want to bore you.
Canınızı sıkmak istemediğim nedenlerden dolayı toplam tirajı 7 milyonu bulan 11 gazeteden kovulduğumu bilmek ilginizi çekebilir.
Circulation jumped 8,000.
Tiraj 8,000'e fırladı.
This is a circulation builder.
Bu bir tiraj canavarı.
This money has been in circulation for months and the British authorities have only recently detected the forgery.
Bu para aylardır tedavülde imiş ve İngiliz yetkililer kalpazanlığın daha yeni farkına varmışlar.
All the papers raised their circulation, And Rienzi's lawyers got richer.
Ve Rienzi'nin avukatları daha da zenginleşti.
He's only buying our circulation, features and goodwill.
Sadece okuyucumuzu, yayınlarımızı ve itibarımızı satın alıyor.
It's got twice our circulation... and three times our advertising lineage.
Bunun tirajı bizim iki katımız ve reklamları da üç katımız.
Keeps the circulation going.
Kan dolaşımını sürdürmeye birebirdir. - Peki Irene.
"Introductory study of arterial circulation in the uterus " and the secondary sex glands including disorders. "
" Rahimdeki Atardamar Dolaşımı İkincil Seks Salgı Bezleri ve Bozukluklarına Dair Ön Çalışma.
Gives your circulation something to fight. Oh, I see.
- Dolaşım sisteminizi harekete geçirir.
I'll get him out of circulation.
- Gidip kurtarayım onu.
I like to see a man get violent now and then, it's good for the circulation.
Seni eleştirmiyorum, Peder. Bir adamın arada sırada şiddete başvurduğunu görmek hoşuma gider, kan dolaşımı için iyidir.
Destiny sends her from the famous journalist Dujarrier to the journalist Beauvallon whose newspaper has a larger circulation.
Kader onu, ünlü gazeteci Dujarrier'den gazetesinin tirajı daha yüksek olan Beauvallon'a göndermişti.
Poor circulation.
Çokça sıcak şeyler tüket.
- Bad circulation.
- Dolaşım bozukluğu.
- Too much circulation.
- Fazla dolaşım.
At least they haven't been withdrawn from circulation.
Yürürlükten kaldırılmadılar.
There are, in fact, a number of jokes already in circulation that might be suitable.
Evet, efendim. Aslında şu anda bile işimize yarayacak bu tür şakalardan söz ediliyor.
Competition for pretty girls will definitely be easier now that Nickie Ferrante, the big dame hunter, is going out of circulation.
Güzel kızlar için olan rekabet artık kesinlikle kolaylaşacak çünkü ünlü kadın avcısı Nickie Ferrante sahadan ayrılıyor.
You're out of circulation.
Tedavülden kalkmışsın.
Oh, it's safe enough.. it's in circulation.
Yeterince güvende. Tedavülde.
Published twice weekly... circulation 2,500... one page of advertising... with no other sheet to give him competition.
Haftada iki kez yayınlanmış... baskı sayısı 2500... bir sayfa reklamlara ayrılmış... babanı rekabete zorlayacak tek bir sayfa yok.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]