Experiments translate Turkish
2,164 parallel translation
Do you think it might be helpful to clue me in to your little experiments?
Küçük deneylerinizde bana ipucu vermenizin yararı olmaz mı?
But when you look a little closer at these hatches... it feels like they were into psychological experiments.
Ama bu sığınaklara daha yakından baktığımızda... daha çok psikolojik deneyler yaptıklarını görüyoruz.
They set up their own utopian society and they were Trying to carry out these various experiments.
Kendi ütopik topluluklarını kurdular ve çeşitli deneyleri gerçekleştirmeye çalıştılar.
And they're sort of interested in doing experiments, Figuring things out about the island.
Onların ilgilendikleri şey deneyler yapmak, ada hakkındaki bazı şeyleri araştırmaktı.
He also realised that when people had first started domesticating animals they had been doing experiments for him for centuries.
Farkına vardığı başka bir şey ise : İnsanların hayvanları ilk defa evcilleştirmeye başladıklarında kendisi için deneyler yapmış olduklarıydı. Hem de yüzyıllarca.
He also conducted careful experiments with plants in his greenhouse.
Ayrıca, serasında bitkiler üzerinde özenli deneyler de yapıyordu.
Not this one specifically. My experiments were a failure.
Benim deneylerim başarısız oldu.
I'll have you shipped to Hydra island so you can weigh turds for their ridiculous experiments.
Saçma deneyleri için gübreleri tartıp durursun.
Nick was convinced he'd been recruited as a child... for a series of top-secret experiments.
Nick kendisini, küçükken çok gizli deneyler için alınmış biri olduğuna inandırmıştı.
Enough to know that they're using the world as a testing ground for experiments.
Dünyayı deneyleri için bir test sahası olarak kullandıklarını bilecek kadar.
You're telling me Z.F.T.'s coercing you... To conduct these experiments by threatening to harm your wife.
Siz bana, ZFT'in bu deneyleri size karınız yoluyla, baskı altında yaptırdığını mı söylüyorsunuz?
There's a series of large scale secret experiments occurring all over the world.
Tüm dünyada geniş çaplı gizli deneyler yapılıyor gibi.
Clearly, these fighters are being used in some kind of strange experiments.
Belli ki bu dövüşçüler tuhaf deneylerde kullanılıyorlar.
Do you think this is the ideal time - for your experiments?
Deneylerin için şu an uygun bir zaman olduğuna emin misin?
Bell's experiments with Cortexiphan.
Bell'in cortexiphan deneyleri. Evet.
He founded it to continue his experiments with impunity.
Orayı şahsi deneylerine devam etmek amacıyla kurdu.
Darwin conducted endless experiments on his garden worms, studying their anatomy and behaviour with fascination.
Darwin, kendi bahçesindeki solucanlar üzerinde, anatomileri ve davranışlarını hayranlıkla inceleyerek sayısız deneyler yaptı.
The fact that he's stealing medical equipment like sterilizing agents and anesthesia tells us he may be performing experiments or surgeries on his victims.
Sterilizasyon ve anestezi malzemesi gibi şeyler çalıyor olması... kurbanların üzerinde deney ya da ameliyat yaptığını gösteriyor.
He's still convinced we're super-villains who have kidnapped him to conduct experiments.
Hala onun üstünde deneyler yapmak için onu kaçırmış süper kötüler olduğumuza inanıyor.
- What? Dustin Blake is captured by a group called The Sentinels. They perform experiments on him.
- Dustin Blake Gözcüler adı verilen bir grup tarafından yakalanıp deneylere tabi tutulmuştu.
No. No. Rheticus's experiments were never recreated.
Hayır, Rheticus'un deneyleri hiçbir zaman yeniden yapılmadı.
His experiments were successful.
Onun deneyleri başarılıydı.
Thousands of meters of experiments and a star, Romy.
Binlerce metre deneysel görüntü ve bir yıldız, Romy.
Admittedly, I was too impatient with my previous experiments.
Kabul etmeliyim ki, önceki deneylerimde çok sabırsızdım.
I hired this hacker to break through Dr. Frankenstein's firewalls, right, and most of what we found were medical journals, records of his experiments, that kind of stuff, but then I also found this.
Dinle, hani Dr. Frankenstein'nın güvenlik duvarını kırması için bir korsan tutmuştum ya ve bulduklarımız çoğu tıbbı bültenler deneyinin sonuçları ve o tarz şeylerdi. Ama sonra bunu da buldum.
I gave it a thirst for knowledge, in other words. Then some military officials showed up and asked to buy it for a lot depending on how experiments with it went.
Sonra bazı ülkelerin orduları benimle görüşmeye geldi ve bazı testler yapabilmek için bunu onlara satmamı istediler.
But after a while, it wasn't just during the experiments.
Fakat bir süre sonra, sadece deneyler sırasında gerçekleşmedi.
Uh, ongoing fertility experiments.
Döllenme deneyi devam ediyor.
But those dreadful experiments have to stop.
Fakat bu kötü deneyler sona ermek zorunda.
We have to make sure that any biological experiments have been removed or contained and any volatile G.D. projects have been secured.
Tüm biyolojik deneylerin kaldırılıp muhafaza edildiğinden ve değişken GD projelerinin her birinin güvenliği sağlandığından emin olmalıyız.
Sharon and Walker were three miles of us. The Rover. Doing experiments.
Sharon ve Walker 5 kilometre uzakta taşıma aracında deneyleri topluyor son işlerini yapıyorlardı.
We have anecdotal evidence that rossum and the other big meds are performing illegal medical procedures and unlicensed experiments.
Rossum ve diğer büyük ilaç şirketlerinin yasa dışı tıbbi işlemler uyguladığı ve izinsiz deneyler yaptığına dair birkaç kişinin anlattığı kanıtlar var.
"I wanted to update you on the status " of the penrose-carson experiments.
Seni Penrose-Carson deneyinin son durumu hakkında bilgilendirmek istedim.
"in light of this, I am suspending the experiments " indefinitely.
Tüm bunların ışığında bu deneyleri süresiz olarak askıya alıyorum.
And then that way, whenever Dolph's not out busting heads because he smelled crime, he's back at the lab performing outrageous sexual experiments on her supple young body.
Ne zaman Dolph kafa kırmaya gitse, çünkü suçun kokusunu alıyor laboratuvara dönüp esnek partnerinin üzerinde şoke edici seks deneyleri yapıyor.
But you stopped my experiments.
Ama sen benim deneylerimi durdurdun!
- Whoa, whoa, whoa. Are you referring to ultra secret military experiments to prolong life by inducing hibernation?
Uzun süreli uykuya yatırılınca yaşamın uzatılacağını iddia eden çok gizli askeri deneylere mi gönderme yapıyorsun?
Actually, there were other experiments with some measure of success.
Ancak deney sayesinde, biraz başarı elde ettim.
The Bernoulli Distribution is the number of successes in a sequence of independent yes-no experiments.
Bernoulli dağılımı, cevabı evet ya da hayır olan deneylerden bağımsız olarak sayıların bir başarısı mı?
now, from these experiments, A few factors became evident.
Bu deneylerin sonucunda bazı etkenler açığa çıktı.
( laughs ) Uh, are we doing experiments on Booth?
Booth üzerinde deney mi yapıyoruz?
Could be one of nate's psych experiments.
Nate'in psikolojik deneylerinden biri olabilir.
Look, I get that you're a scientist, But this is no place for experiments.
Bak, bilim adamı oluşunu anlıyorum, ama burası deney yapmak için uygun bir yer değil.
We cannot stop experiments because we are not sure of the results!
Sonuçlarından yüzde yüz emin olmadığımız için deneyleri sonlandıramayız.
And we assure you, we assure you that this could not happen again because of this moment, all plasma-wakefield experiments are on hold indefinitely.
Sizi temin ederiz ki bir daha böyle bir şey olmayacak. Çünkü şu andan itibaren, tüm plazma-wakefield deneyleri süresiz olarak askıya alınacak.
And what's more, that we humans can work out what those rules might be and then, we can refine and test our theories through observation and experiments.
Dahası, bu kuralların ne olabileceğini ortaya çıkarabilecek olan biz insanlar, gözlem ve deney yoluyla teorileri mükemmelleştirebilir ve test edebiliriz.
'Al-Ma'mun's astronomers repeated the Greek experiments'in Syria and Iraq by measuring the angle of the sun in the sky at noon'at one known location.
Me'mun'un astronomları, Suriye ve lrak'ta bilinen öğle saatlerinde gökyüzünde aynı konumda iken güneşin açısını ölçerek, Yunan deneylerini tekrarladılar.
Well, I think with Razi, we start to see the first classification which really leads on to further experiments, the first schema which allows people to start doing rational work.
Evet, Râzî ile, gerçekten de başka deneylere yol açan ilk sınıflandırmayı, insanların rasyonel çalışmaya başlamalarını sağlayan ilk şemayı görüyoruz, diye düşünüyorum.
Under house arrest, or perhaps here in the rooms of Al-Azhar University in Cairo, Ibn Al-Haytham carried out a series of experiments that created the modern science of optics.
Ev hapsinde, ya da belki de burada Kahire El-Ezher Üniversitesi odalarında, İbn el-Heysem modern optik bilimini yaratan bir dizi deney gerçekleştirdi.
He then designed experiments to test whether the real world measured up to his mathematics.
Daha sonra, matematiğiyle gerçek dünyanın tutarlı olup olmadığını test etmek için deneyler tasarlamıştır.
And what really marks this book out as science is that Ibn Al-Haytham carefully justifies his theories with detailed experiments that others can repeat and verify.
Bu kitabı bilim olarak farklı bir yere koyan şey, İbn el-Heysem'in özenli bir şekilde ; teorilerini, başkalarının da tekrarlayıp doğrulayabileceği ayrıntılı deneylerle doğrulamasıdır.