English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ F ] / Fair lady

Fair lady translate Turkish

205 parallel translation
- For you, fair lady.
- Senin için de var güzel bayan.
Faint heart never won fair lady.
Yüreksiz olan güzel kızı kazanamaz.
Good day, fair lady!
İyi günler güzel hanımım!
Nay, fair lady.
Hayır, zarif leydim.
"'I thank you, fair lady, for I am not only hungry and thirsty...
" Teşekkür ederim, güzel bayan. Açım ve susadım...
Miss Simpson, did you ever realise that Frankenstein and My Fair Lady are the same story?
Bayan Simpson, Frankenstein ile My Fair Lady'nin aynı öykü olduğunu fark etmiş miydiniz?
I don't see how Frankenstein and My Fair Lady are the same.
Frankenstein ile My Fair Lady'nin benzerliğini göremedim.
I have seen the day that I have worn a visor and could tell a whispering tale in a fair lady's ear.
Maske taktığım günlerim oldu benim de. Masallar fısıldardım güzel kadınların kulağına.
Mr. Pelikan will take this fair lady for viewing.
Bay Pelikan bu güzel hanımı görüşmeye götürecek.
No, no, fair lady, the rest was too smutty.
Gerisi çok müstehcendi.
Well, usually the hero gives his fair lady a kiss.
Genelde kahraman, bayanı öper.
Faint hearts never won fair lady.
Korkak kalpler asla bir hanımefendiyi kazanamaz.
No problem, fair lady.
Merak etmeyin aziz bayan. Bebeğinizi kurtaracağım.
My Fair Lady is on again.
"My Fair Lady" tekrar gösterime girmiş.
I'm sorry I kept your fair lady away so long, sir.
Efendim güzel bayanınızı bu kadar uzun alıkoyduğum için özür dilerim.
I'm sure My Fair Lady is more important than your relatives.
Leydimiz kendi akrabalarından daha önemli.
Maybe Bye Bye Birdie or My Fair Lady.
Belki Bye Bye Birdie veya My Fair Lady.
"My fair lady"
Benim insaflı Leydim. Ha!
My fair lady
Güzel kadınım
You my fair lady?
Güzel kadınım mısın?
By this day, she's a fair lady.
Şu işe bakın, gerçekten de güzel bir kadınmış.
We're gonna go see My Fair Lady.
My Fair Lady'yi seyredeceğiz.
I was able to finagle two more tickets to My Fair Lady and I thought, why not ask Morty and Helen?
My Fair Lady'e iki bilet daha buldum ve düşündüm ki, neden Morty ve Helen'a sormayayım?
- My Fair Lady.
- My Fair Lady.
They hit it off right away, but there were rivals for the fair lady's hand.
Onlar hemen vuruludular, ama güzel bayan'ın eli için rakipler vardı.
What name, fair lady?
Ne demişti tatlı leydi?
I have seen the day that I could tell a whispering tale in a fair lady's ear such as would please.
Bir zamanlar masallar fısıldardım güzel kadınların kulağına, hoşa gidecek cinsten sözler.
Lady Godiva was au naturel at Buckingham Fountain singing songs from My Fair Lady.
Leydi Godiva çıplaktı. Buckingham Çeşmesi'nde My Fair Lady'den şarkılar söylüyordu.
Nothing half so interesting as an old man who was missed by Billy the Kid... ... and a fair young lady who reads Villon.
Billy the Kid'in vuramadığı bir ihtiyarla Villon okuyan güzel bir genç bayan.
Sashay back and make room for our new marshal and his lady fair.
Geri çekilin ve yeni şerifimiz ile yanındaki zarif bayana yer açın.
I am doing this track a favor by entering Gallant Lady, and I want a fair shake, and don't you forget it, you pencil-pusher!
Gallant Lady'yi sokarak bu yarışa büyük iyilik ediyorum. Adil bir yarış isterim. Sakın unutma katip.
Young lady, does that seem fair and equitable?
Genç bayan, sizce bu adil mi?
The lady fair and the knight on the white horse.
Güzel kız ve beyaz atlı şövalye.
"a beautiful lady who laid out a fair damask cloth under an oak... " and set thereon...
"... meşe ağacının altına serili beyaz Şam kumaşı üzerine oturmuş güzel bir kadın gördü. "
Well, I found out all about your lady fair.
O güzel bayan hakkindaki her seyi ögrendim.
- What lady fair?
- Hangi güzel bayan?
Wyatt's lady fair, he left her crying there
Wyatt birakip gitti gözü yasli sevgilisini
You reveal your ignorance of our fair city of which Mrs. Venable is the richest lady.
Bayan Venable'ın en zengini olduğu güzel şehrimizle ilgili cehaletini belli ettin.
You're a very fair-skinned lady.
Sen çok açık tenli bir hanımsın.
Sweet lady... fair virgin...
Tatlı bayan güzel bakire.
Lady I never said it was fair.
Adil olduğunu söylemedim zaten.
This is the part where you drag your lady fair off to Sherwood Forest.
Bu, hanımefendiyi Sherwood Ormanı'na sürükleyeceğin yer.
Come on, lady fair!
Haydi, bayan!
Meanwhile get ready to welcome my lady-love, who is coming this afternoon to pay you a visit and will take you off to the fair with her.
Bu iş tam kızlara göre. Bu arada nişanlımı karşılamaya hazırlanın. Sizi ziyaret edecek ve birlikte panayırı dolaşacaksınız.
The burial mound of my lady-fair?
Peri kızımın mezarı mı yoksa?
Now, if you're thinking of becoming a hero I suggest that you remember the lady-fair.
Eğer kahramanlık taslamayı düşünüyorsan, sana önerim peri kızını düşün.
All right, just to make this fair... to make sure there's no suspicion... I'm going to allow the little lady to deal.
Pekâlâ. Adil olması ve şüpheye yer kalmaması için küçük hanımın dağıtmasına izin vereceğim.
This belongs to, well perhaps it's hardly fair to tell you to whom it belongs until tomorrow morning when it will be in the hands of the lady's husband.
Bunun ait olduğu... belki de yarın sabah hanımefendinin kocasının ellerine geçinceye kadar kime ait olduğunu size söylemek pek doğru olmaz.
They say the lady is fair.
Güzel diyorlar, doğrudur, tanığım.
A fantastic lady. In fact, chairlady of the Junior Science Fair, Mrs. Katherine Mullen.
Mükemmel bir hanım, ayrıca, bu Liseler Bilim Fuarı'nın Başkanı, Bayan Katherine Mullen.
And just what has Mr. Angela Lansbury uncovered about your lady fair?
Bay Angela Lansbury sevgilin hakkında ne buldu?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]