English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ F ] / Fingerprinting

Fingerprinting translate Turkish

70 parallel translation
There are some routine things to attend to, like fingerprinting, just routine.
Yapılması gereken bazı işlemler var, parmak izi gibi sıradan işlemler.
Such as fingerprinting an unconscious man.
Bilinci yerinde olmayan bir adamdan parmak izi almak gibi mi?
Here, Sir, for the fingerprinting.
Parmak izi, lütfen.
- We can get started with the fingerprinting.
- Parmak izi almaya başlayabiliriz.
After fingerprinting, shipment 507, I for Indonesia, ex-Borneo, will proceed direct to conditioning cage 90.
Parmak izi alındıktan sonra, Endonezya Borneo teslim kargo 507-I, düzenlenen kafes 90'a doğru ilerleyecektir.
After registering weight, height and fingerprinting, exploratory x-rays are conducted.
Kilo, boy ve parmak izi kayda alındıktan sonra keşif röntgenleri çekilir.
They insist on fingerprinting me.
Parmak izimi almak için ısrar ediyorlar.
When you first come in from the limo ride... from the pub-crawling before you get here, they book you... they give you a free Breathalyzer test, and a mug shot... complete with your fingerprinting.
Aslında kalabalığın arasından geçip limuzinden indikten sonra kaydınızı alıyorlar alkol muayenesi yapıyorlar ve resminizi çekiyorlar. Parmak izi bile pakete dâhil.
Fingerprinting was just starting in 1903, but there was a murder with an extracted liver.
Parmak izi alma yöntemi 1903'de bulundu ama karaciğeri çıkarılmış bir cinayet vardı.
And fingerprinting was just coming into its own in 1903 but there was a murder involving an extracted liver.
Parmak izi alma yöntemi 1903'de bulundu ama karaciğeri çıkarılmış bir cinayet vardı.
DNA fingerprinting? Cloning? Artificial intelligence?
Peki klonlamaya, ya da yapay zekaya?
It matches the hair of a secretary with fake boobs up in fingerprinting named Lola.
Lola adında silikon göğüslü bir sekreter çıktı karşıma.
PCR fingerprinting.
Parmak izi çıkartmak. Bayılıyorum.
That includes fingerprinting you.
Yani parmak izlerini de alırız. - Neden?
On the left is Melissa Marlowe's print, age four- - preschool fingerprinting initiative.
Soldaki Melissa Marlowe'un 4 yaşındaki parmak izi.
Fingerprinting is one of the most important jobs at the D.M.V., Fez.
Parmak izi Motorlu Taşıtlar Dairesi'nin en mühim işidir Fez.
And I am sorry, Agent Doggett... but the DNA fingerprinting does indeed exonerate this man.
Üzgünüm, Ajan Doggett ama DNA kaşılarştırması bu adamı özgür bırakacak.
My son's dead. Why are you fingerprinting me?
Ölen benim oğlum, neden parmak izlerimi alıyorsunuz?
She got ink all over her hands from the fingerprinting and I'm out of soap.
- Parmak izini almışlar. Ellerinin her yeri mürekkep içinde ve bende sabun kalmamış.
- I mean, of course. They're not gonna use normal ink for fingerprinting.
Tabii ki parmak izi almak için normal mürekkep kullanmayacaklar.
So, I created a more specific analysis, just like I did with the theory of fingerprinting.
Bu yüzden daha tanımlayıcı bir analiz geliştirdim, parmak izinde uyguladığım gibi.
I thought you didn't like fingerprinting.
Parmak izi bulmaktan hoşlanmadığını sanıyordum.
The science of fingerprinting has determined there are no prints but the victim's on the doorknob and frame to indicate anyone else entered or left.
Parmak izi tekniği, kapı kolundaki ve penceredeki izlerin yalnızca mağdura ait olduğunu göstermektedir bu da ondan başka kimsenin odaya girip, çıkmadığını gösterir.
Your weapons are logic, anthropometry, fingerprinting, car mechanics, automatic guns, good shoes and, above all...
Sizin silahlarınız mantık, antromopetri parmak izi araba mekaniği, otomatik silahlar güzel ayakkabılar ve hepsinden önemlisi...
Since cremation destroys all DNA, then genetic fingerprinting of the cremains won't work.
Yakılınca bütün DNA gittiği için genetik anlamda işe yaramadı.
He has a fingerprinting kit from 1984.
Onun da 1984'ten kalma bir parmak izi kiti var.
Why are you fingerprinting me?
Neden parmak izimi alıyorsunuz?
We'd like to request that the defendant Undergo the process of brain fingerprinting.
Sanığa beyinsel parmak izi yapılmasını istemeliyiz.
the negative results on the brain fingerprinting May have just killed Any chance we have of putting matloff away. the d. a.
Beyinsel parmak izinin negatif sonuçları Matloff'u içeriye atma şansımızı ortadan kaldırmış olabilir.
Why are you fingerprinting me? The crime lab is going to dust your house for prints,
Kriminal Laboratuarı evinizdeki tüm izleri inceleyecek, bu yüzden hangileri sizin bilmemiz gerekiyor.
Tried to give them to the lady down in fingerprinting, but turns out she's a man.
Parmak izi bürosundaki bayana vermeye çalıştım. Ama bayan, erkek çıktı.
It would've been brought in for fingerprinting.
Parmak izi taraması için getirilmiş olmalı.
Even our law courts accept that DNA fingerprinting can establish whether a man is the father of a particular child.
Adli makamların bile, artık kabul ettiği bir şey ; DNA kodlarının bir adamın, belirli bir çocuğun babası olup olmadığını açıklığa kavuşturabildiğidir.
When you're done with fingerprinting, the officer will take you to another room where he'll collect the rest of your clothing.
Parmak izi işlemlerin bittiğinde memur seni başka bir odaya götürecek ve geri kalan kıyafetlerini alacak.
So am I fingerprinting you or what?
Pekâlâ, parmak izini mi alacağım yoksa?
18 years ago, I sent the FBI Crime Lab samples from a bag of excrement that had been lit on fire on my front porch for fingerprinting and DNA analysis.
18 yıl önce, FBI Suç Laboratuarına ön bahçemizde ateşe verilen bir tezek çuvalından aldığım örnekleri parmak izi ve DNA analizi için göndermiştim.
And you're shamelessly distracted by this hodgepodge fingerprinting affair.
Utanmadan bu karmakarışık parmak izi önerisiyle uğraşıyorsun.
And fingerprinting, for real.
Fotoğraflı kimlik ve parmak izi için gidebilirsiniz.
If we start the forensics. Fingerprinting, handwriting comparison, without it appearing in the case file, then we have it if we need it.
Dava dosyasında görünmeden parmak izine bakıp, el yazısını karşılaştırırsak ihtiyacımız olana ulaşabiliriz.
Well, Fidel took you at your word, going to the hotel and fingerprinting everyone who could have touched the spear gun.
Fidel sözünüzü dinleyip gece otele geri döndü ve zıpkın tüfeğine dokunmuş olabilecek herkesin parmak izini aldı.
Ammo's too old to trace where it was purchased, but look at the ballistic's fingerprinting.
Mermi, satın alındığı yer izlenmeyecek kadar eski ama balistik parmak izlerine bir bak.
If we see any dead hoboes, I can run a fingerprinting patch and find their families.
Ölü serseriler görürsek parmak izlerini alıp ailelerini bulabilirim.
Let me escort you to Fingerprinting.
Parmak izleriniz alınırken size eşlik edeyim.
Yeah, I wish you would've told me about the, uh, fingerprinting, too.
Evet keşke bir de parmakizi olayını söyleseydin.
But then I did a little research of my own, and forget everything you thought you knew about fingerprinting.
Ama ben kendi başıma küçük bir araştırma yaptım. Parmak izi hakkında bildiğini sandığın ne varsa unut.
You come back the Port Monro direction, I'll have to take you in for fingerprinting, OK?
Port Monro yoluna dönersen... parmak izlerini almaya götürmem gerekir, tamam mı?
Since we just brought her in for questioning... release her after paperwork and the fingerprinting are done for the day.
Sorgulama için onu getirdiğimizden evrakları hazırlayıp parmak izini de aldıktan sonra onu serbest bırakın.
Ballistic fingerprinting for a saw blade?
Testerede parmak izi vardı?
Oh, yeah, stale coffee, fingerprinting ink, whatever Charles is fermenting in his desk.
Bayat kahve, parmak izi mürekkebi, Charles masasında ne büyütüyorsa. - Fasulye.
It's an original FBI fingerprinting kit.
FBI'a ait orjinal bir parmak izi seti.
Ready for fingerprinting?
Parmak izi almaya hazır mısın?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]