Frank translate Turkish

Frank?

Frank?

Frank.

Frank.

And I looked for Frank, but his car was gone.

Gözlerim Frank'i aradı, ancak arabası ortalıkta yoktu.

- Frank.

- Frank.

I didn't know, because Frank hid it from me for years.

Bilmiyordum, çünkü Frank yıllardan beri benden bunu saklamıştı.

Your father's dead. Frank did that.

Baban öldü ve bunu Frank yaptı.

And Frank?

Peki ya Frank?

Be angry at Frank.

Frank'e kız.

It's Frank.

Ben Frank.

Ooh, because you're pregnant with Frank's baby?

Ooh, Frank'in bebeğini taşıdığın için mi?

You still haven't heard from Frank?

Hala haber yok mu Frank'ten?

You think it's Frank putting them up?

Frank mi yapıyor sence bunları?

He's the one who made me hire Frank.

Frank'i işe aldıran oydu.

And God forbid I let Frank make me into one.

Tanrı korusun, Frank birine bulaştırdı beni.

When I look at you... all I see is Frank.

Sana baktığımda gördüğüm... tek şey Frank.

The lab manager, Frank Patchett.

Laboratuar müdürü, Frank Patchett.

Oh, that's Frank.

Oh, işte bu Frank.

Hey, Frank.

Hey, Frank.

Well, that's great, Frank.

Bu harika Frank.

What about Frank?

Peki ya Frank?

Listen, I'm just being frank here.

Dinle, açık konuşuyorum sadece.

If-if I can't be frank, I can't help you.

Eğer sana karşı açık olmazsam, sana yardımcı olamam.

Frank Bertinelli.

Frank Bertinelli.

Thank you, Frank.

Teşekkürler Frank.

- FRANK :

- Evet!

Yeah! - Yeah, amen, Frank.

- Evet, amin, Frank.

Are you worried Frank's behind the fliers?

Bu afişlerin arkasında Frank'in olduğundan mı korkuyorsun?

You think that Frank might try to pin Mahoney's shooting on me.

Sence Frank, Mahoney davasını üstüme mi yıkmaya çalışacak?

She's been calling Frank.

Sürekli Frank'i arıyor.

Frank, I love you.

Frank, seni seviyorum.

I filed a missing person report on Frank.

Frank için kayıp başvurusunda bulundum.

Decide if this Frank guy is worth your time.

Sonra da Frank denen adam buna değer mi karar verelim.

Frank Delfino.

Frank Delfino.

Frank stuff?

Frank olayı mı hala?

Did he find Frank?

Frank'i buldu mu?

You think it's Frank putting them up?

Sence Frank mi yapıyor?

- Is Frank?

- Frank mi peki?

Are you worried Frank's behind the fliers?

Afişlerin arkasında Frank olduğu için korkuyor musun?

You think that Frank might try to pin Mahoney's shooting on me, or worse.

Ya da Frank'in, Mahoney'e ateş ederken aslında beni hedef aldığını mı düşünüyorsun?

I need you to help me find Frank.

Frank'i bulmam konusunda yardımına ihtiyacım var.

I'm worried Frank might come back, do something.

Geri gelir diye endişeleniyorum. Bir şeyler yap.

Listen, I never asked Frank to do anything violent for me.

Dinle, Frank'ten hiç bir zaman benim için vahşice şeyler yapmasını istemedim.

She's been calling Frank.

Frank'i arıyor.

I'm surprised Frank didn't teach you better.

Frank'in seni bu konuda eğitmemesine şaşırdım.

But I know that and Frank knows that.

Ama Frank'in bildiğini biliyorum.

So stop calling him, stop thinking about him, And kill the fantasy of Frank in your head.

Onu aramayı bırak, onu düşünmeyi bırak, ve zihnindeki Frank fantazisini bitir artık.

Frank, please just come home.

Frank, lütfen eve gel.

But you was hoping that it was from Frank.

Ama Frank olmasını umuyorsun.

I hired a hit man to kill Frank.

Frank'i öldürmesi için kiralık katil tuttum.

Well, I ‐ I just wanted him to find Frank, that's all.

Aslında ben sadece Frank'i bulmasını istedim.

No, Frank.

Hayır, Frank.