English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ F ] / Friday's

Friday's translate Turkish

2,817 parallel translation
This Friday is Valentine's Day.
Bu Cuma sevgililer günü ama.
Friday's payment was the last.
Cuma günkü ödeme sondu.
Here's next Friday's payment.
Bu, önümüzdeki cumanın ödemesi.
Sure, let's do it, I'll be around there on Friday.
Tabi, yapalım bu işi, cuma günü oralarda oalcağım.
I work Sunday through Friday.
Pazar gününden cuma gününe kadar çalışırım.
In fact, I'll tell her Friday night at the benefit.
Hatta cuma günkü bağış gecesinde söyleyeceğim.
She's not yours till Friday.
Cumaya kadar kız senin değil.
- Thank God it's Friday, huh? - Yeah.
İyi ki Cuma bugün
It's not due till Friday.
Cuma günü başlayacak.
It's Friday night.
Cuma akşamındayız.
Interview's not until Friday.
Cumaya kadar mülakat yok.
It's Friday night. What work to do?
Ne işi, bugün Cuma!
It's Friday.
Yarın cuma.
Today's Friday, so wear blue for luck today.
Bugün Cuma. Buna göre... Mavi bugün benim favori rengimdir.
LET'S GO TO A SWING CLUB ON FRIDAY?
CUMA GÜNÜ EŞ DEĞİŞTİRME KLUBÜNE GİDER MİYİZ?
Wondering what your schedule's like on Friday.
Cuma günkü planın nedir diye soracaktım.
Every Friday, I worked in the office during study hall.
Her cuma, çalışma saatleri boyunca ofiste çalışıyordum.
It's Friday.
bugün Cuma.
You Casual Friday agents?
Sıradan bir cuma mı ajanlar?
I can't believe it's this Friday already.
Bu Cuma olduğuna inanamıyorum.
So let's say I buy a tv and I ain't happy for, you know, whatever reason, after... Friday--just picking a random day--I can return it?
Diyelim ki bir televizyon alıyorum ve bir sebepten dolayı memnun değilim, hangi gün olsun mesela Cuma - rastgele bir gün seçtim - iade edebilir miyim?
You know, Vicky Westlake had an argument with one of her workers on Friday.
Vicky Westlake Cuma günü işçilerinden biriyle tartışmış.
I met her in line for coffee last Friday.
Geçen cuma kahve sırasında tanıştık. Çıkma teklif ettim.
# # It's Friday, Friday # # Gotta get down on Friday #
* Bugün Cuma, Cuma, eğlenmeliyim Cuma *
# Check my time, it's Friday It's the weekend #
* Baktım saatime, günlerden Cuma * * Hafta sonu *
# It's Friday, Friday Gotta get down on Friday #
* Bugün ise Cuma, Cuma * * Azacağız *
Oh, by the way Emily has been invited to Hannah's birthday party next Friday.
Bu arada, Emily gelecek cuma Hannah'nın doğum günü partisine davet edildi.
And I have a test on Friday, and if I don't get at least a B-minus, I'm gonna flunk.
Cuma günü de sınavım var, ve eğer b eksi alamazsam, kalacağım.
Why? Uh, it's a slow Friday.
Neden?
The next partner meeting is Friday.
Gelecek ortaklar toplantısı Cuma günü.
It's not who you want to spend Friday night with, it's who you want to spend all day Saturday with.
Önemli olan Cuma gecesini kimle geçirdiğin değil... bütün Cumartesiyi kimle geçirdiğin.
Ron's birthday is on Friday.
Cuma Ron'un doğum günü.
Well, it's... it's my birthday on Friday.
Tamam, Cuma... Cuma benim doğum günüm.
- All right. - What's Friday?
- Cumaya ne var?
Well, Friday's kind of a dress rehearsal.
Cuma günü kostümlü prova gibi bir şey.
At the planning meeting on Friday a friendly fellow came up to me and congratulated me on my successful bid.
Cuma günü planlama toplantısında sıcakkanlı bir adam yanıma gelip başarılı geçen ihale için beni tebrik etti.
Yeah, but it's casual Friday.
Evet, ama bugün serbest kıyafet günü.
We want to hang it next to the framed picture of me, when I bumped into Mario Lopez at a Friday's.
Friday's'de Mario Lopez'le karşılaştığım gün çekilen resmimin yanına asmak istiyoruz.
- It's Friday?
- Cuma gününe mi?
- It's this Friday.
- Bu Cumaya, evet.
Yeah, she works here, but her next shift is Friday.
Evet, burada çalışıyor. Ama sonraki vardiyası Cuma günü.
Verdict came down last Friday.
Karar geçen Cuma çıkmış.
Can you blame a guy? It's the Friday before the Monday I stand trial for crimes against humanity.
İnsanlığa karşı işlediğim suçlardan dolayı yargılanacağım pazartesiden önceki cuma günündeyiz.
Friday is Paraca's birthday.
Cuma günü Paraca'nın doğumgünü var.
It's Friday night.
Bugün cuma.
UH, LET'S SEE, I COULD GET ONE FOR A WEEK FROM FRIDAY.
Bir düşüneyim, Cuma'dan sonra bir davam daha olabilir.
" Leary's gym, Monday to Friday,
" Leary'nin spor salonu, Pazartesi'nden Cuma'ya.
This time I need it, or I don't get to suit up for Friday's game.
Şimdiyse, ona ihtiyacım var yoksa cuma günkü maça çıkamam.
He picked up his final paycheck Friday.
- Son maaşını cuma günü almış.
Seaman Balfour's apartment manager says someone has been staying - in his apartment since last Friday.
Balfour'un apartman yöneticisi, cumadan beri evinde birinin kaldığını söyledi.
It's Friday night, maybe his battery is dead.
Bugün cuma akşamı, belkide şarjı bitmiştir.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]