English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ G ] / Guesses

Guesses translate Turkish

404 parallel translation
I'll give you three guesses, Sherlock Holmes.
Sana üç tahmin hakkı veriyorum, Sherlock Holmes.
I tell what I do, I give you three guesses.
Biliyor musunuz ne, Üç kez tahmin yürütebilirsiniz!
I give you 3 guesses.
Üç tahmin hakkınız var.
Professor Marvel never guesses.
Profesör Marvel tahmin etmez.
And that feeling has been so insistent that I make guesses.
Bu his o kadar güçlü ki, tahminler yürütüyorum.
But bad guesses.
Pek de iyi olmayan tahminler.
I'm tired of listening to your bum guesses.
İpe sapa gelmez tahminlerinizi duymaktan gına geldi.
- Two guesses.
- İki tahminde bulun.
Your guesses are in famous magazines like that "Brain" I've seen in your library.
Tahminlerin kütüphanende gördüğüm "Beyin" gibi dergilerde yayımlanıyor.
My mother didn't raise any sons to be making guesses in front of Yankee captains, sir.
Annem yanki yüzbaşılardan önce tahminde bulunmak sizi yüceltmez derdi.
He says the men he left behind--1 0 of them- - Have been commanded to hold on and fight to the death, but they're pretty well gone now, and he rather guesses they'll be willing to surrender.
Arkada bıraktığı on adamın ölümüne savaşmaları emrini aldıklarını söyledi, ama şu anda oldukça bitikler ve tahminine göre pes edecekler.
- I'll give you three guesses.
- Üç deneme hakkı veriyorum size.
- Keep your guesses to yourself.
- Kendine sakla.
When one thinks how it's natural and advantageous... for mankind to identify his own language and reality, one guesses what sophistication degree we must have reached... to dissociate both, and study them as separate objects.
Kendi dilini ve gerçekliği tanımlamanın, insanlık için... ne kadar doğal ve avantajlı olduğu düşünüldüğünde, ikisini ayırmakta ve ayrı nesnelermiş gibi incelemekte... ne kadar karmaşık bir aşamaya... ulaşmış olduğumuz anlaşılabilir.
I'll give you three guesses.
3 tahmin hakkın var.
Guesses, opinions, but no proof.
Varsayımlar, kanılar ; lâkin hiçbir kanıt yok!
Three guesses.
Üç tahmin.
- How many guesses do I get?
- Kaç tahmin hakkım var?
Now how many guesses do I get?
Benim kaç tahmin hakkım var?
- How many guesses do I get?
- Kaç seçeneğim var?
- Guesses?
- Seçeneğim mi?
A golden crown for the one who guesses.
Tahmin edene altın gazoz kapağı. "
Any guesses, Mr. Spock? Any idea what happened down there?
Orada ne olmuş olabilir, bir fikriniz var mı, Mr. Spock?
Any guesses?
Tahminin nedir?
Oh, he's only guessing Guesses are no proof
Sadece tahmin ediyor. Tahminler kanıt değildir.
Easy easy Bones. As long as you know there's something down there you know as much as we do. The rest is only guesses.
Aşağıda bir şey olduğunu biliyorsan, bizim kadar bilgin var demektir.
He guesses?
Tahmin mi?
I give you three guesses who that is.
Bil bakalım bu kim? Üç hakkın var.
Two sweet guesses.
İki tahmin hakkın var.
Don't make wild guesses.
Kötü şeyler düşünme.
- Three guesses? - Stacked!
Söyle ne düşünüyorsun?
Naturally we don't make wild guesses.
Uçarı tahminlerde de bulunmuyoruz.
- Yeah, I bet you took a few guesses.
- Birkaç tahminde bulunmuşsundur.
Luckless guesses it's safe to come out and it dawns on him that he doesn't know the way home.
Şanssız yavru, artık çıkabileceğini düşünüyor ve eve dönüş yolunu bilmediğini farkediyor.
- Guesses?
- Tahmin mi ediyordur?
All Rome apart from her father guesses.
Babası dışında tüm Roma tahmin ediyordur.
I'll give you three guesses what we've been talking about.
Üç tahmin hakkınız var. Ne hakkında konuşuyorduk?
# If anyone guesses to risk his fisk
# Eğer yumruğumu merak ederlerse #
Devilish He guesses everything!
Şeytanca ; herşeyi tahmin ediyor!
About me, he guesses nothing.
Benim hakkımda hiçbir tahmini yok.
And your guesses are pathetically short of the mark.
Ve tahminlerin hesapların çok gerisinde.
May all your guesses be right.
Tüm tahminlerin doğru çıkar umarım.
Give you three guesses who left this rope.
Bu ipi kimin bıraktığını tahmin etmek için üç hakkın var.
- No guesses, Mickey.
- Tahmin etmiyorum, Mickey.
She can't hear, but she guesses everything.
Hiçbir şey duyamaz ama herşeyi tahmin eder.
- No, he guesses.
- Hayır, tahmin ediyor.
He means that he feels safer about your guesses than most other people's facts.
O sadece, kendini, senin tahminlerinle başkalarının gerçeklerinden daha güvenli hissedeceğini söylüyor.
Counselor, at this point I'm open to guesses about what we just met.
Danışman, bu noktada karşılaştığımız bu şey ile ilgili her fikre açığım.
I'll give you two guesses.
Size iki tahmin hakkı veriyorum.
Look, I'll give you three more guesses.
Bak, üç tahmin hakkı daha veriyorum.
More trouble than he guesses.
Sorunu, sandığından daha büyük.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]