English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ H ] / He's lying to us

He's lying to us translate Turkish

67 parallel translation
It doesn't seem like he's lying to us.
Yalan söylüyormuş gibi görünmüyor.
Suppose Kissoff is lying, that he's looking to clobber us...
Farzedelim Kissoff yalan söylüyor, o zaman bize saldırıya hazırlanıyor.
Either she lied to him, or he's lying to us, or somebody grabbed her in the parking lot.
Ya kadın adama yalan söylemiş yada adam bize yalan söylüyor, Yada birileri onu park yerinden kaçırdı.
But in fact I maintain that he had already made that breakthrough - and that he was lying to us.
Ama aslında, kendisi büyük keşfi yapmış da, bize yalan mı söylüyordu?
The only person I'm interested in taking out is our man Bishop here if he's lying to us.
Benim bu Dünya'da öldürebilecegim tek insan, yanimizdaki Bishop'tur.
He's lying to us.
Bize yalan söylüyor.
You guys, he's totally been lying to us.
bütün söyledikleri yalandı.
What if he's lying out there waiting for us to come along?
Ya orada bir yerde yardımımızı bekliyorsa?
He's lying to us.
Yalan söylüyor.
He's been lying to us?
Bize yalan mı söylüyormuş?
He's been lying to us? I'm sure there's a reason.
Eminim bir sebebi vardır.
He's been lying to us, leaking all that intel to Antwon.
Bize yalan söyledi, tüm bilgileri Antwon'a sızdırdı.
Maybe he's been lying to us because we've been a little too hard on him.
Bize yalan söylüyor. Çünkü onu fazla zorluyoruz.
( Ron ) Maybe he's been lying to us because he didn't...
Belki de bize yalan söyleme sebebi- -
Sister, look how casually he's lying to us.
Şuna bak nasılda yalan söylüyor.
What I'm saying is, he lied to the police, and he's lying to us.
Söylemeye çalıştığım hem bize hem de polise yalan söylediği.
He's been lying to us.
Bize yalan söylüyor.
Bernard, He's lying... he's goin'to kill us all.... where are they?
Bernard, yalan söylüyor... Bizi her durumda öldürecek... Neredeler?
He's lying to us.
Yalan söylüyor
lying to us... we'll all become Demons and have no hope of returning. we still might be able to save you... so he's an Angel!
Çok mu komik? Güvenli mi? Ne yani.
He's been lying to us and playing me for the fool.
Bize yalan söyledi ve beni aptal yerine koydu.
We come here to tell you the man who killed your son has escaped from prison, and you go with, "He's out." You're lying to us.
- Ne? Buraya, oğlunu öldüren adamın hapisten kaçtığını söylemeye geliyoruz... ve sen yalnızca "dışarda yani" diyorsun.
Because he lied to us before, and he's still lying now.
Çünkü bize daha önce de yalan söyledi, şimdi de söylemeye devam ediyor.
He's been lying to us right from the start!
Başından beri bize yalan söylüyordu!
But Mrs Taylor, Jamarcus lied to us and he's been lying to us all year.
Mrs Taylor, Jamarcus bize yalan söyledi ve bunu bir yıl boyunca sürdürdü.
He's lying to us, man.
Bize yalan söylüyor, dostum.
He's lying to us.
O bize yalan söylüyor.
He's been lying to us all this time, the little sod.
Bu zamana kadar bize yalan söylemiş, küçük serseri.
Or maybe he's lying to both of us.
Belki ikimize de yalan söylüyordur.
He could have gone to Driscoll's office After he left us, or he could have been lying.
Bizden ayrıldıktan sonra Driscoll'un ofisine gitmiş olabilir ya da bize yalan söylüyor olabilir.
It turns out he's been lying to us both all these years, making up relationships to keep us apart.
Görünen o ki bunca yıldır bize yalan söylüyormuş bizi ayrı tutmak için ilişkide olduğumuzu söylüyormuş.
He's been lying about going to school, and he's been befriending all of us.
Okul ile ilgili yalan söylüyor ve hepimizle arkadaş olma çabasında. - Evet. Tehlikeli olabilir.
Yeah, so he's lying to us.
- Yani bize yalan söylüyor.
Which are? Either Masuku's lying, or he's been set up to think he was working for us.
- Ya Masuku yalan söylüyor ya da, bize karşı böyle bir komplo kuruldu.
He's been lying to us this whole time.
Başından beri yalan söylemiş.
I don't know, but he's been lying to us the whole time.
Bilmiyorum ama başından beri bize yalan söylüyor.
He's been lying since he got to new york, to all of us.
New York'a geldiğinden beri, hepimize yalan söylüyormuş.
He's been lying to us all along!
Bize bunca zamandır yalan söylüyormuş!
He's been lying to us!
Adam bize yalan söylüyor!
Either he's lying to us or he doesn't know who he married.
Ya bu adam bize yalan söylüyor ya da kiminle evlendiğinden haberi bile yok.
He's been lying to us.
Bize yalan söyledi.
He's been lying to us the whole time.
Bunca zaman bize yalan söyledi.
It was your father who was up at the victim's house on the night of the murder. So we'd better find out why he's been lying to us.
Bana sorarsanız bu dava henüz kapanmadı.
He's been lying to us the whole time.
Başından beri bize yalan söylemiş.
But he's lying to us.
- Ama bize yalan söylüyor.
He's lying in a hospital bed dying, which makes me denying us a chance to start a family seem ludicrous.
Şu anda hastanede ölüm döşeğinde. Ona bakınca bir aile kurmayı istemememin ne kadar saçma olduğunu gördüm.
So when you suspect he's been lying to us, you do absolutely nothing.
Yani, Colt'un yalan söylediğini anladığında hiçbir şey yapmadın.
And now you're telling me he's lying to us?
Sen de şimdi bana onun yalan söylediğini mi söylüyorsun?
- Mike lied to us. He's lying to us. No, come on, hey.
- Mike bize yalan söyledi.
He's lying to us.
Bizi saf dışı bıraktı.
And if he lied to us about the sexting, who's to say he's not lying about killing the girl?
Bize seks mesajları hakkında yalan söyleyen adam, neden kızı öldürdüğü hakkında yalan söylemesin ki?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]