He's still out there translate Turkish
381 parallel translation
But he's still jumping out there.
Ama hala şurada sıçrayıp duruyor.
He's still out there.
Hala orada.
He's still out there?
Hala dışarıda mı?
I like to think he's still out there. Somewhere.
Onun hala buralarda bir yerde olduğunu düşünüyorum.
Is it me, Jim, or am I so sentimental that I just have to keep believing that he's still alive out there in that mass of protoplasm?
- Spock. O protoplazma kütlesinin içindeyken Hâlâ yaşadığına inanmaya... devam edecek kadar duygusal mıyım?
He's still out there.
Adam hala orada.
- Then he's still out there.
O zaman Kanun Koyucu hâlâ sokaklarda. Evet, doğru.
I'm talking about you taking £ 20 off me to keep the chef on, letting him go, cooking the meal yourself, then pretending he's still out there!
Benden, şefi bekletmek için... 20 £ alıp, onu göndermenden... yemeği kendin yapıp, halen şef varmış gibi rol yapmandan bahsediyorum!
He's still out there!
Ve onu radyatörden vurdum. Hala orada!
He's out there operating without any decent restraint, totally beyond the pale of any acceptable human conduct, and he's still in the field commanding troops.
O disarda uzerinde hicbir kontrol olmadan, tamamen anlasilamaz tavirlar sergiliyor, ve hala savas alaninda askerlere emir veriyor.
Because there's still a lot of people out there that think he won.
Çünkü hala onun kazandığını düşünen çok insan var.
If you listen to the old-timers, they'll tell you he's still out there.
Eğer buranın yerlilerine bakarsanız hala orada olduğunu söylüyorlar.
I don't know if that kid's still got it, but if he has, I know one thing... if he was there now, he'd find a way to turn that bucket around and get out of there, pronto!
O gencin bunu hala yapıp, yapamayacağını bilmiyorum. Yapabilirse bildiğim bir şey var şu anda orada olsaydı, o uçağı döndürmenin ve geri getirmenin bir yolunu bulurdu, hemen!
He still has his crew out there... and they're pounding up the foundation to my warehouse!
Hâlâ işçileri çalışıyor ve depoma doğru yıkıma devam ediyorlar.
The old-timers say he's still out there.
İhtiyarlar hala burada olduğunu söylüyorlar.
I know what the real assassin looks like and I know he's still out there somewhere.
Gerçek suikastçının neye benzediğini ve oralarda bir yerde olduğunu biliyorum.
Now, there's an international warrant out for Frobe, but he's still loose.
Frobe için uluslararası arama emri var ama hala kayıp.
He's still out there playing with the top.
Hâlâ orada arabanın üstüyle oynuyor.
do you think he's still out there?
Bizi bulabilir mi?
- You and Brandon. - We were. But he's out here where it's like paradise, and I'm still back there where the only reason people wear sunglasses this time of year is so they don't go snow-blind.
Ama o burada 291 00 : 21 : 37,816 - - 00 : 21 : 39,943 cennet gibi bir yerde, ve ben hala yılın bu zamanlarında insanların güneş gözlüğü takmasının tek nedeninin kar-körü olmamak olduğu yerdeyim.
He's still out there.
Hala dışarda bir yerde.
There's still time before he comes out.
Hala zaman var.
It's fucked up ; the man is gone. He's fucking some white bitch... and I still believe there's good black men out there.
Beyaz bir fahişeyle yatıyor ve ben de hâlâ siyah erkeklerin iyi olduğunu düşünüyorum.
He's in there, he's still in there He never came out
Hâlâ orada, hâlâ içeride. Dışarıya çıkmadı.
But we've been searching for The Riddler for months, and he's still out there.
Ama aylardır Bilmececi'yi arıyoruz ve o hala dışarılarda bir yerde.
Mm-hmm. He's still out there.
O hala orada.
He's still out there... somewhere.
Hala dışarıda biryerlerde!
No, he's still sitting out there.
Hayır, o halen orada.
They all went down protecting you from the same guy, and he's still out there.
İkisi de seni aynı adamdan korumaya çalışıyordu. O adam şimdi dışarıda.
I've wondered many a time since that morning, did you wash Archie out of you, or is he still in there, growing into his father?
O sabahtan sonra sık sık düşündüm, Archie'yi içinden atabildin mi yoksa hâlâ karnında bir bebek olarak mı büyüyor?
You're covering his ass and he's still out there.
Bence onu koruyorsun ve o hâlâ dışarıda bir yerlerde.
Something tells me Willie's still out there, and that he could come back... any time, in any form, and kill us in ways we can't even imagine!
İçimden bir ses Willie'nin herhangi bir zamanda tahmin bile edemeyeceğimiz bir şekilde geri gelip bizi öldüreceğini söylüyor.
He's still out there, whoever did this.
Bunu yapan her kimse dışarı da.
He's still out there.
Hala serbest.
He's still out there.
Hala dışarıda bir yerde.
But I know he's still out there.
Ama onun hala dışarıda olduğunu biliyorum.
He's still out there.
Hâlâ dışarıda bir yerde.
He's still out there.
Hâlâ dışarılar bir yerde.
He's still out there.
O hala dışarda biryerde.
What's he still doing out there?
Hala ne arıyor orada?
He's still out there.
O hala dışarıda bir yerlerde.
The worst thing is knowing that he's still out there.
En kötüsü hala dışarıda bir yerde olduğunu bilmek.
I can't believe they're still out there. He's gotta be frozen.
Hâlâ dışarıda olduklarına inanamıyorum.
Look, he's still out there and he's about to strike again!
O hala dışarıda ve şimdi yeniden saldırıyor!
Maybe he is. But what we do know is that my guy is still up there... and they don't know Kessler's out.
Benim adamımın hala orada olduğunu biliyoruz.
My boy's still in there, and he wants out.
Benim oğlum hâlâ içerilerde ve dışarı çıkmak istiyor.
So he's still alive, running around out there somewhere?
Yani Anton hala hayatta ve buralarda mı?
If that man comes out of that room and tells me he can't do anything that there's no way I can beat it will you still have the baby?
Eğer adam odadan çıkarsa bir şey yapamayacağını, bunu atlatmamın imkansız olduğunu söylerse, yine de bebeği doğuracak mısın?
So he's still out there.
Yani hâlâ serbest mi?
Whoever killed Nasedo is still out there... and he's probably close by.
Nasedo'yu kim öldürdüyse dışarıda bir yerde... Ve büyük ihtimalle çok yakınlarda
Nope, I reckon he's out there still too tired to carry on.
Yo, sanırım hala orada bir yerde ve devam edemeyecek kadar yorgun.
he's still in surgery 52
he's still sleeping 25
he's still alive 252
he's still here 112
he's still there 59
he's still asleep 25
he's still breathing 71
he's still unconscious 20
he's still 19
he's still in there 38
he's still sleeping 25
he's still alive 252
he's still here 112
he's still there 59
he's still asleep 25
he's still breathing 71
he's still unconscious 20
he's still 19
he's still in there 38
out there 339
he's so cute 178
he's my uncle 44
he's my husband 167
he's mine 293
he's dead 3015
he's so handsome 49
he's got a gun 260
he's doing okay 17
he's my baby 20
he's so cute 178
he's my uncle 44
he's my husband 167
he's mine 293
he's dead 3015
he's so handsome 49
he's got a gun 260
he's doing okay 17
he's my baby 20
he's gone 2224
he's my brother 335
he's my best friend 106
he's an idiot 170
he's back 468
he's a doctor 159
he's my dad 94
he's my cousin 54
he's my man 22
he's a liar 128
he's my brother 335
he's my best friend 106
he's an idiot 170
he's back 468
he's a doctor 159
he's my dad 94
he's my cousin 54
he's my man 22
he's a liar 128
he's so hot 26
he's coming for you 27
he's an architect 23
he's coming 800
he's a good boy 135
he's my hero 20
he's awake 133
he's so beautiful 30
he's so little 16
he's a 342
he's coming for you 27
he's an architect 23
he's coming 800
he's a good boy 135
he's my hero 20
he's awake 133
he's so beautiful 30
he's so little 16
he's a 342