English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ H ] / Here's your mail

Here's your mail translate Turkish

75 parallel translation
- Here's your morning mail, general.
- General, sabah postanız.
- Here's your mail, Mr. Cohan.
- İşte mektubunuz Bay Cohan.
Here's your mail, Jeb.
- Gelen postalar, Jeb.
- Here's your mail.
İşte postanız.
Here's your mail.
Mektuplarınız burada.
Here's your mail, here's your Wall Street Journal and here is my resignation.
Mektuplarınız,.. ... "The Wall Street Journal" iniz ve de istifa dilekçem burada.
- Here's your mail!
- Bunlar postanız! Ve ilanlar.
Here's your mail.
Al, bu mektup sana...
- Here's your mail.
- Mektuplarınız.
- Here's your mail, miss.
- İşte mektubunuz, bayan.
You should get yourself a little tag and put it on here so you can get your mail.
Küçük bir kart edinip buraya koymalısın ki mektupların eline geçsin.
- Here's your mail.
- Postanız geldi.
I went by your house every day and fed your fish, and... here's all your mail.
Her gün evine gittim ve balıklarına yem verdim, ve... İşte bütün mektupların.
Whatever happened to, "hi, neighbor, " How are you, how was the hunting trip, Here's your mail "?
"Selam komşu, nasılsın, av gezin nasıldı, mektupların burada", kısmına ne oldu?
- Here's your mail. - You read it.
- Mektubun burada Barry.
Here's your mail.
İşte mektupların.
- Rach, here's your mail.
- Rach, postaların. - Sağ ol.
Here's your mail!
İşte postaların!
Here's your mail.
- Buyurun mektubunuz.
- You gotta open your mail here?
- Burada mektupları açmak zorunda mısın?
Here's your mail, ma'am.
İşte postanız.
Here's your mail.
İşte postan.
Here's your mail.
Postalarını al.
Here's your mail, Mr. Simpson.
Buyurun postanız, Bay Simpson.
- Here's your mail.
Mektupların.
Here. I grabbed this out of your mail cubby.
Bunu posta kutunun dışında buldum.
And here's your mail.
İşte postan da burada.
Here's your mail.
Mektubun burada.
Here's your mail and your pills.
Postanız ve haplarınız.
- Here's your mail.
İşte mektubun.
Write them here and then send them to a pal in Iraq and have him mail them your wife's way?
Buradan Irak'taki bir arkadaşına yazıp, mektuplar Irak'tan geliyormuş gibi karına mı postalatıyorsun?
Marge, I don't have to sit here and listen to your insane ravings about me getting other people's mail.
Marge, burada oturup senin, başka insanların postalarını almam hakkındaki deli saçması sözlerini dinlemek zorunda değilim.
Tomorrow or the next day, we'll get you started on your own e-mail account... okay, here's the thing.
Yarın ya da ondan sonraki gün sana kendi posta adresini alacağız. Ama annenle ben istediğimiz zaman girip bakabileceğiz.
Oh, here's your mail.
Mektuplarını da vereyim.
Here's your mail. You got a letter from the Chicago Sun-Times.
Bir kaval kemiğinin ilgili çekmeyeceğinden emin misin?
Here's your mail.
Postanı al.
Here's your mail and your schedule. Okay.
Postanız ve programınız.
Oh, your mail's here.
Mektupların gelmiş.
And here's your mail.
Mektupların da burada.
Here's your e-mail address.
İşte bu e-posta adresin.
Anyway, here's your mail.
Neyse, bunlar sana gelmiş.
Hey. Jen, your mail's been piling up here.
Jen, mektupların şurada birikti.
But who knows what goes on over here when he pretends your mail was misdelivered?
Mektubun yanlış postalanmış bahanesiyle buraya geldiğinde kim bilir burada neler dönüyor.
Hey, Picasso, your mail's here.
Hey, Picasso, mektubun var.
Here's your mail.
Mektuplarını al.
Here's your mail.
Mailiniz...
By the way, here's the mail sent to your old place.
Bu arada, bunlar da senin eski eve gelen faturalar falan.
Here's your mail.
Buyrun, postalarınız.
Your mail got put in my box by mistake, so... Here it is.
Mektupların yanlışlıkla benimkilere karışmış.
- Here's your mail, Reverend.
Mektuplarınız, Peder.
Look, your dad was having some mail, dropped off that I guess Rex was having delivered here?
Baban sanırım Rex'in buraya sipariş ettiği bazı postaları bırakmış.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]