However brilliant translate Turkish

In your great wisdom, you have put aside all thought of a foreign alliance... however brilliant.

Büyük bilgeliğiniz sayesinde tüm dış mihraklara başarıyla karşı koyduk.

Not an inspired photographer, however brilliant a scientist.

İyi bir fotoğrafçı değil ama muhteşem bir bilim adamı.

But no lie, however brilliant, could save Satine.

Ama hiçbir yalan ne kadar dahice olursa olsun, Satine'i kurtaramazdı.

Look, Eli's solution, however brilliant, fails to consider the thousand things that could go wrong when attempting to open a wormhole in a star.

Bakın, Eli'in çözümü her ne kadar zekice olsa da bir yıldızın içinde solucan deliği açmaya çalışırken.. ... yolunda gitmeyen binlerce şey olabilir.

Whoever she is - however brilliant, however brave, she's not you.

Her kimse, ne kadar zeki, cesur olsa da, sen değil.

The designs, however, were brilliant.

Fakat dizaynları yine de mükemmeldi.

He was, however, a brilliant man.

Ama çok zeki bir adamdı.

"Every time he does something new, however small, " it's a brilliant feeling.

Ne kadar küçük olursa olsun ne zaman yeni bir şey yapsa müthiş bir duygu hissediyorum.

However, the brilliant writer hadn't counted on Diego Armando Maradona.

Ancak o harika yazar Diego Armando Maradona'yı hesaba katmamıştı.

However brilliant you may be.

Halbuki ne kadar zekiydin.

One of the dangers of brilliance, however, is that you sometimes fail to recognize the possibility that others are- - at least in some respect- - just as brilliant.

Üstün zekâlı olmanın tehlikelerinden biri en az senin kadar üstün zekâlı insanların var olabileceğini bazı durumlarda tahmin edememektir.

However, it's not enough in this world to be born brilliant you need direction and discipline.

Ancak bu dünya zeki doğanlar için yeterli değil, yönlendirme ve disiplin gerekiyor.

However, we came back with a brilliant idea.

Bununla birlikte, parlak bir fikirle geri döndük.