I've heard of you translate Turkish
1,274 parallel translation
I hope what you've heard will be the beginning of a friendship between us.
Umarım duyduklarınız aramızdaki dostluğun... başlangıcı olur.
Only, um... you'll have heard I've been landed with one of these evacuees.
Şey... Tahliye edilen çocuklardan birinin benim yanımda kaldığını duymuşsundur.
I heard him say, "Would you dance with me for the rest of your life?"
... avının peşinde gibiydi. - Ve ona "hayatının sonuna dek benimle dans eder misin?" diye sorduğunu duydum.
You know, I've never heard of Vir losing his temper like that before.
Vir'in daha önce böyle kontrolden çıktığını duymamıştım.
You should have heard them today lecturing Joey and me about the finer points of adolescent sexuality.
Beni ve Joey'i ergenlik çağındaki sekslerin hassas noktaları konusunda azarlamalarını duyman lazımdı.
I'm sure you've heard of it...
Eminim ki duymuşsundur.
Newman I heard that you found a fur coat in a tree and I believe that it belongs to a friend of mine and I'd like to give it back to him.
Newman bir ağaçta kürk bulduğunu duydum ve o kürk bir arkadaşıma ait ben de ona geri vermek istiyorum.
I'd also like to say that what you just did was one of the kindest, dearest and for you one of the most embarrassing things I've ever heard.
Demin söylediklerin, hayatımda duyduğum en nazik, en samimi sözlerdi. Senin için ise en sıkıntı verici durumlardan biriydi.
Boothby, I've heard of you.
Boothby, daha önce duymuştum.
Myopia, I've heard of you.
Myopia. Sizi duymuştum.
- I produce a little TV show called Jesus and Pals, you might've heard of it.
Ben İsa ve Arkadaşları isimli TV şovunun yapımcısıyım, duymuşsunuzdur.
but I've heard of you the man who rings the black funeral bell Chapel the... you doll fetishist!
Senile ilk kez karşılaşıyoruz ama senden haberim vardı siyah cenaze çanını çalan adam. Chapel... Söyleme!
And you know the fact of the matter is... I still haven't heard a word of apology!
Ve bilirsin, aslına bakarsan..... hala bir özür duymuş değilim!
I'm sure you've... you've heard some of the rumours... circulating around the hallways... about how we're going to do a little "housecleaning..." with some software people.
Eminim yazılımcı ekibinde yapacağımız ufak... temizlik hakkında koridorlarda dolaşan... dedikodular senin de... kulağına gelmiştir.
You've heard of Yale?
— Yale'i duydun mu hiç?
Especially since I've never heard of you or anything.
Üstelik adını da hiç duymadım.
I'll save you the task of hearing what you've already heard, and myself of recounting what I do not perfectly recollect, justice and duty...
Her ne kadar tekrar etsem de tam olarak hatırlayamadığım, bir duruşmadan söz edeceğim zaten sen de daha önce duymuşsundur,... adalet ve vazife...
I've never heard of any of you.
... Hiçbiriniz hakkında hiçbirşey bilmiyorum.
Ling, people don't turn gay. You either are or you are not. I've heard of people discovering midlife.
- Ling, insanlar sonradan eşcinsel olmazlar, ya öylelerdir, ya değillerdir.
Abby, I think we've heard enough of your opinions so... thank you for coming.
Abby, fikirlerini yeterince dinledik. Geldiğin için sağol.
I've heard of you.
Sizi duymuştum.
You know, i think i've heard of this capone guy.
Biliyor musun, bu Capone denen adamı düşünüyorum.
. You've heard of Malcolm X in Panama?
Panama'da Malcolm X'i duydun mu?
I've heard of you.
Adını duymuştum.
That's the reason you may not have heard from me for while is I've been unable to write on the account of that
Benden haber alamamanın ve sana yazamamamın nedeni
Yeah, I've heard of you, of course.
Evet, seni duymuştum, elbette.
And I know that you've probably heard some things that I'm not very proud of.
Ayrıca biliyorum ki muhtemelen hakkımda pek de gururlanmayacağım şeyler duymuşsundur.
I don't know if you've heard, but we're mighty proud of our football team here at Gro Vont High.
Bilemem biliyor musun, biz burda Gro Vont Lisesi'nde..... futbol takımımızla çok gurur duyarız.
Patty, I just heard of what you've been doing with Mr. Fix-it.
Patty, Bay tamirci ile aranızda olanları duydum.
I heard that you can get things in and out of here.
İçeriye ve dışarıya her türlü şeyi sokup çıkartabileceğini duydum.
I've heard it said that, as you're about topass into the next world, that the final truth of this worldhits you.
Bir yerde duymuştum, Diğer tarafa geçmek üzereyken, bu dünyanın son gerçeği sizi aklınızdan vurur.
Mr. Cage, I'm going to give the benefit of the doubt and assume when you first heard of this, you took a moment.
Lehte düşünme hakkımı kullanıyorum ve bunu ilk duyduğunuzda, biraz müsaade istediğinizi varsayıyorum.
I've heard that when you trace the origin of trouble more times than not it can lead to a smile.
Söylediklerine göre, belanın kaynağını ararsanız çoğu zaman gülümsemeden kaynaklandığını görürsünüz.
I'm surprised you've heard of it.
Bilmene şaşırdım doğrusu.
You all know my name, and I've never heard of any of you.
Hepiniz adımı biliyorsunuz ama ben hiçbirinizin adını bilmiyorum.
I know you, you are John Crichton, I've heard you're one hell of a flier!
Siz John Crichton'sunuz, Sizin şu müthiş pilot olduğunuzu duydum.
That's funny I've never heard of you... any of you.
Bu garip. Sizi hiç duymadım... Hiçbirinizi.
And, um, well, I heard you were going to be home in a couple of weeks, and, well, my parents are going to be out of town, and I thought maybe you could come over, and we could... you know.
Bir kaç hafta içinde eve geleceğini duydum, ailemde evde olmayacak... Belki buluşuruz.. ve birlikte.... Bilirsin işte...
You would be surprised how many times I've heard... "Tears of a Clown" just butchered.
"Bir Bulutun Gözyaşları" nın katledilişini... kaç kere dinlediğimi... duysan şaşırırdın..
I assume you've heard of my family.
Aile adımı duymuş olduğunuzu varsayıyorum.
I see! You've actually never heard of them?
Eski yöntemleri bilmemeniz çok doğal.
I mean, I haven't been here that long... but I've already heard tons of stories... about you and women.
Ama siz ve kadınlar hakkında tonlarca hikaye duydum. Evet.
Oh, I see you've heard of us.
Bakıyorum bizi duymuşsunuz.
To be honest, I've never heard of you.
Dürüst olmak gerekirse adınızı daha önce hiç duymamıştım.
You've never heard of him? - I'm not familiar. - And the tape confirms... that he is or was recently in Florence.
- Yakınlarda Floransa'da olduğunu... bant doğruluyor.
I've heard good things about you from some of the Bay Area families.
Körfez Bölgesi ailelerinden hakkında iyi sözler duydum.
State bird, the mosquito. And as you may have heard, I am recently a crowned class B Dungeon Master. So if any of you would like to play DD today, please speak now or forever hold your peace.
Sivrisinek okulundanım ve duymuş olabileceğiniz gibi B sınıfı bir oyun yöneticisiyim ve içinizden bugün benimle DD oynamak isteyen varsa Iütfen şimdi konuşsun ya da sonsuza dek sussun.
Make sure the elevator's there before you get in, because I heard of a man who plunged 15 stories and wound up a vegetable.
Oraya gitmeden asansörün geldiğinden emin ol,... çünkü 15. kattan aşağı düşen... ve bir sebzeye dönüşen adamla ilgili bir hikaye duymuştum.
That is the longest string of words I've heard you say.
Bu şimdiye kadar söylediğin en uzun cümle.
I don't want to just give one of my normal talks, because I find them boring, probably by now most of you find them boring too because you've heard them like 10 times.
Normal konuşmalarımdan birini yapmak istemiyorum, Çünkü onlar çok sıkıcı herhalde siz de bayarsınız çünkü 10 kere duydunuz bunları
- Terra Nova? - I'm surprised you've never heard of it.
"Terra Nova"?
i've heard of him 57
i've heard 148
i've heard of it 63
i've heard about it 20
i've heard it before 24
i've heard a lot about you 167
i've heard that before 100
i've heard about you 63
i've heard of them 22
i've heard that one before 39
i've heard 148
i've heard of it 63
i've heard about it 20
i've heard it before 24
i've heard a lot about you 167
i've heard that before 100
i've heard about you 63
i've heard of them 22
i've heard that one before 39
i've heard that 58
i've heard so much about you 123
i've heard of that 26
i've heard it both ways 18
i've heard enough 133
i've heard the name 17
i've heard all about you 18
i've heard it 36
i've heard stories 20
i've heard it all before 22
i've heard so much about you 123
i've heard of that 26
i've heard it both ways 18
i've heard enough 133
i've heard the name 17
i've heard all about you 18
i've heard it 36
i've heard stories 20
i've heard it all before 22
of yours 40
of you 197
i've never been there 72
i've got this 271
i've never done that 24
i've got your back 60
i've got you covered 19
i've got you 463
i've got 661
i've got an appointment 28
of you 197
i've never been there 72
i've got this 271
i've never done that 24
i've got your back 60
i've got you covered 19
i've got you 463
i've got 661
i've got an appointment 28
i've got it 1049
i've been there 404
i've been watching you 106
i've got to 132
i've got a headache 42
i've been thinking 800
i've got an idea 313
i've got to go 756
i've got your number 23
i've been busy 216
i've been there 404
i've been watching you 106
i've got to 132
i've got a headache 42
i've been thinking 800
i've got an idea 313
i've got to go 756
i've got your number 23
i've been busy 216