If you're interested translate Turkish
1,106 parallel translation
- I got some more, if you're interested.
- İlgini çekerse biraz daha var.
- That's if-if you're interested.
- Tabi, sen... sen de ilgilenirsen.
I have a thought... if you're interested.
İlgilenirseniz elbet.
I can cover your debt with the casino, if you're interested
Eğer ilgileniyorsanız, buraya olan borcunuzu ödeyebilirim.
We were talking about the senior dance, if you're interested.
Dansı konuşuyoruz, ilgilenirsen.
If you're interested, I'll tell her.
İlgilenirsen seni onunla tanıştırırım.
If you're not interested, you're not interested.
- Yani ilgilenmediysen ilgilenmedin.
That is, if you're interested in fund-raising.
Elbette eğer bağış toplamak ilgini çekiyorsa.
That is, if you're still interested in helping Heather.
Heather'a hala yardım etmek istiyorsan, tabii.
If you're interested, we could all arrange something or go out together.
İlgini çekerse hep birlikte bir şey ayarlar ya da bir yere gideriz.
So if you're interested, call soon.
- İlgileniyorsan, hemen ara.
Listen, Miranda, I know you're not interested in this waitress job... but if you change your mind, the hours are 4 : 00 to closing.
Bak, Miranda. Garsonluk işiyle ilgilenmediğini biliyorum. Yine de fikrini değiştirirsen, 16.00'dan kapanma saatine kadar çalışıyoruz.
Down to my last five if you're interested.
Son 5'inden biri, eğer ilgileniyorsan.
Hey... I'm coaching a team in the shoot-out if you're interested.
Eğer ilgilenirsen, bir takıma turnuva için koçluk yapıyorum.
They ask if you're interested.
Bunu kabul eder misin diye sordular.
That is if you're still interested in taking my hand.
Tabii benimle dans etmek seni hala ilgilendiriyorsa.
If you're still interested.
Hâlâ ilgini çekerse, tabii.
I could do one for her for the fashion show, if you're interested.
Eğer ilgilenirseniz moda şovuna onun için bir tane hazırlayabilirim.
If you're interested, take a look.
Sizi ilgilendirirse, bir göz atın
So if you love us so much and you're so interested in our graduating, - how come you choose to leave?
Bizi seviyorsan, mezun olmamız seni ilgilendiriyorsa, neden gidiyorsun?
Ellen used to work at the New Yorker... and I'll bet she could get you an internship or something if you're interested.
Ellen eskiden New Yorker'da çalışmıştı... ve iddasına girerim sana bir stajlık ya da benzer bir şey ayarlayabilir istersen.
Hear she's dating a small-time hood that bought the Ember, if you're interested.
Ember'i satın alan önemsiz bir kabadayıyla çıkıyor diye duydum. İlgilenirsen.
Well, like I said, you give me a call if you're interested, all right?
Dediğim gibi, ilgilenirseniz beni arayın, olur mu?
Eight days east, if you're interested.
İlgilenirsen, doğuya yol al.
That is, if you're interested.
Tabii eğer ilgilenirseniz.
If you're really that interested we should go to the Infirmary and I can show you my latest results.
Gerçekten ilgileniyorsan revire gidelim de sana en son bulgularımı göstereyim.
If you're not interested, just say so.
İlgilenmiyorsanız söylemeniz yeter.
Of course, if you're not interested...
Eğer istemiyorsan, o ayrı bir konu...
If you're interested, I'll be glad to teach you how to contact your animal guide.
Eğer ilgilenecek olursanız, hayvan rehberiniz ile nasıl bağlantı kurabileceğinizi öğretebilirim.
If the cops worry you, they're not interested in you.
Polisler yüzünden endişeliysen, seninle ilgilenmiyorlar.
I assume, if you're not interested, you won't mind if we move on it independently.
İlgilenmiyorsan, bizim bu işe bağımsız olarak girmemize aldırmayacağını farz ediyorum.
Look, Paco, if you're interested in coming back to school...
Bak Paco, okula geri dönmek ve bir kariyer yapmak...
Well, actually head waiter jobs went already early in the morning, but if - if you're interested in dishwashing...
Şey, açıkçası baş garsonluk işleri sabah alındı, ama eğer... bulaşık yıkama işiyle ilgilenirseniz...
Of course, if you're interested in actually working, I'm up to my butt here.
Eğer gerçekten çalışmayı düşünüyorsan ben burada çok yoğunum.
I got a 2-headed chicken if you're interested.
İki kafalı bir tavuk hikâyem var. Eğer ilgini çekerse tabi.
Look if you're not interested in his neurons, I'll take them
Bak eğer sinir hücreleriyle ilgilenmiyorsan ben alabilirim.
I've got a book on the subject, if you're interested.
Bu konuda bir kitabım var. Zorlamak istemem.
If you're really this interested in my flight plans why don't you look them up?
Uçuş planlarımla bu kadar ilgileniyorsan neden gelip bir göz atmıyorsun?
Well, if you're interested, I could point out a few astronomical highlights.
Peki ala, eğer ilgilenirsen, sana bir kaç astronomik olay gösterebilirim.
What made you decide to write a book on an alien abduction if you're not that interested in the subject matter?
Madem konuyla pek ilginiz yok neden uzaylılarla ilgili bir kitap yazdınız?
I guess I don't have to ask you if you're interested.
Sanırım sana ilgileniyor musun diye sormama gerek yok.
If you're not interested, I'll take it back.
İlgini çekmediyse, verdiklerimi geri alayım.
If you're still interested, let me know.
Halen ilgileniyorsan, haberim olsun.
If you're still interested... let me know.
Halen ilgileniyorsan haber ver.
Let me know if you're interested in nine inches.
23 santimlikle ilgileniyorsan söylemen yeter.
I don't know if you have a job, but if you're interested, I have an in.
Sonra da kendimi burada buldum. İşiniz var mı bilmiyorum.
I'm sure we can work this out, if you're interested.
Halledemeyeceğimiz bir sorun olmaz. İlgileniyorsanız tabii.
If you're interested, you couldn't ask for a better recommendation to Fair Oaks than P. K.'s.
Eğer ilgileniyorsan, seni Fair Oaks'a P.K.den daha iyi kimse tavsiye edemez.
I might know of a job possibility, if you're interested.
İlgilenirsen açık bir pozisyon var.
If you're interested in this woman you have to let her know.
Eğer bu kadından hoşlanıyorsan, bunu ona söylemelisin.
Well... if you're not interested in a sphere right now we can always try... a cube.
Peki... Küre olmakla şimdi ilgilenmiyorsan nasılsa her zaman deneyebiliriz... Bir küp.
if you're happy and you know it 31
if you're hungry 89
if you're 71
if you're reading this 32
if you're watching this 56
if you're not happy 19
if you're not ready 23
if you're lying to me 20
if you're gonna kill me 28
if you're lying 50
if you're hungry 89
if you're 71
if you're reading this 32
if you're watching this 56
if you're not happy 19
if you're not ready 23
if you're lying to me 20
if you're gonna kill me 28
if you're lying 50