English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ I ] / Imaginings

Imaginings translate Turkish

45 parallel translation
You know how he probes and probes, and... He seems to release feelings and imaginings that aren't his own at all, like this sick jealousy.
Asla benimsemediği duyguları ve hayalleri sanki açığa çıkartır gibidir.
I know what horrid imaginings are.
Korkunç hayallerin ne olduğunu biliyorum.
Present fears are less than horrible imaginings.
Hayalimizdeki korkular gerçek korkulardan daha kötü.
- Imaginings out of excitement.
İstem dışı görülen imgelemler.
As soon as my body developed... the obscene imaginings began.
Vücudum gelişir gelişmez müstehcen hayaller başlıyacak.
I have erotic imaginings.
Erotic hayaller görüyordum.
The subtextual themes when the queen orders "off with her head" or the prince awakens Sleeping Beauty with a kiss are what Freud would describe as death wish imaginings.
Satır aralarına bakarsanız, Kraliçe'nin "Kafasını uçurun!" demesi ya da Prens'in, Uyuyan Güzel'i bir öpücükle uyandırması Freud'un ölüm öncesi son arzuları olarak düşünülebilir.
The link between Jack and Twombley, LaRiviere and Mel Gordon... existed only in Wade's wild imaginings.
Jack ve Twombley arasında, LaRiviere ve Mel Gordon arasındaki bağlantı ise sadece Wade'in vahşi hayal gücünün bir ürünüydü.
I mean, Mulder, it doesn't take an advanced degree in psychology to understand the the unconscious yearnings that these imaginings satisfy.
Mulder, bu hayallerin bilinçaltındaki arzuları tatmin ettiğini bilmek için psikoloji alanında derece yapmaya gerek yok.
I've been watching his dreams... or his... his imaginings.
Rüyalarını izliyorum... Ya da onun... hayallerini.
These imaginings of hers are brought on by stress.
Bunlar stresten dolayı gördüğü hayaller.
Do what you want but as for me, unscientific imaginings don't really suit my education.
Çünkü bilimsel kimliğim, bu tür şeylere inanmamı yasaklıyor.
Paying no mind to his dancing heart the kid saw out his school days at the back of the class lost in his imaginings.
Dans etmeye olan aşkını görmezden gelen çocuk okulun geri kalan günlerini, hayallere dalarak sınıfın en arka sıralarında geçirdi.
And in your imaginings you have left out a brother, and a brother-in-law!
Üstelik hayal gücünde kardeşi ve kayınbiraderi hiç düşünmemişsindir!
And it is those imaginings that cause me great pain, thomas.
Ve bu olasılıklar bana büyük acı veriyor.
- He's given to imaginings. - Uh-huh.
Kendisi hayal görüyor da.
Confession is about earthly sin, not heavenly imaginings.
Dünyasal günahlar için günah çıkartılır, göksel tahayyüller için değil.
Be not afraid of these phantoms that are nothing but the nightmares of his foolish imaginings and all like him that would keep you in your accustomed places.
Hayaletlerden de korkmayın, onların hepsi bunun gibi aptalların tasvirlerinde gizlidir ve sizi korkutmak için kullanılmaktadır.
But, sir, I am not your crippled imaginings.
Fakat bayım, ben sizin sakat imgelemlerinizden biri değilim.
Adrift, my darkest imaginings welled up unchecked spilling from brain to heart like black ink impossible to remove.
Kontrol edemediğim en karanlık düşlerim hiç çıkmayacak kapkara bir mürekkep gibi beynimden kalbime doğru akıyordu.
Adrift, my darkest imaginings welled up unchecked spilling from brain to heart like black ink impossible to remove.
Sanki en karanlık hayallerim zincirlerini koparmış çıkmayan mürekkep gibi beynimden kalbime doğru akıyordu.
When I have nothing else, I try to dream the dreams of a child's imaginings.
Başka bir şeyim kalmayınca, bir çocuğun hayallerini hayal etmeye çalışıyorum.
And you can't be certain whose thoughts or impressions or imaginings you might have been channeling.
İnsanların düşüncelerinden izlerinimlerinden emin olamazsın. Ya da yönlendirilmiş olabileceğin görüntülere.
Later on I realized that my imaginings were not real memories.
Sonra farkettim hayallerimin gerçek anılar olamayacağını.
Are you looking forward to this brave new world of Mrs Crawley's imaginings?
Bayan Crawley'in hayal ettiği bu yeni cesur dünyayı ister miydin?
Now you must tell me because nothing could be worse than my imaginings.
Artık bana söylemek zorundasın çünkü hiçbir şey kafamda kurduklarımdan daha kötü olamaz.
And obtain personal riches beyond our most radical imaginings.
- Ve en radikal hayalimizin de ötesinde... -... bir kişisel servet elde edebiliriz.
What do you know of my nature apart from your imaginings?
Düşündüğün şeyler dışında, yaradılışım hakkında ne biliyorsun ki?
He is far too busy here to listen to your wild imaginings.
Senin acayip hayallerini dinlemek için çok fazla meşgul!
I've seen wonders beyond my wildest imaginings.
En çılgın hayallerimin ötesinde, pek çok mucize gördüm.
And, not unlike the imaginings of Mary Shelley... we build the perfect monster?
Mary Shelly'nin hayalindeki gibi, kusursuz bir canavar yapabiliriz.
Anything more is just the wild and spiteful imaginings of a group of former delinquents.
Bir grup serseri çocuğun iğrenç ve kindar uydurmalarından başka hiçbir şey çıkmadı.
Is that gonna assuage your dark imaginings?
Bu kötü düşüncelerini giderecek mi?
Or is it that you're trapped in first bliss, romance from which there's no escape, your heart ever hurting from the imaginings of what could have been?
Yoksa sonsuz saadetin, kaçışı olmayan aşkın kollarında mı olurdun, hiç kalbin olabileceklerin düşüncesiyle acıyor mu?
Present fears are less than horrible imaginings.
Hayaller çok daha kötüymüş var olan korkulardan.
" imaginings.
" hayal görme.
This is not the time for womanly imaginings.
Karı gibi hayaller kurmanın vakti değil.
My sister's condition has nothing to do with any of your gruesome imaginings.
Ablamın durumunun sizin tüyler ürpertici hayallerinizle hiçbir ilgisi yok.
It's your fanciful imaginings.
Tuhaf hayallerinin ürünü.
I seldom have time for such imaginings.
Arada bir böyle hayallere zamanım kalıyor.
Was it time travel or just the fevered imaginings of a boy hopped up on too much candy?
Yaşanan bir zaman yolculuğu muydu yoksa çok şeker yemiş bir çocuğun hayali miydi?
A whore's thinking does not make itself readily available to the lay-person's imaginings.
Bu mesleğin yabancıları bir fahişenin düşünce tarzını kolayca anlayamazlar.
I've only glimpsed it, but it opened my eyes to possibilities beyond my wildest imaginings.
Ben sadece bir göz attım ama en vahşi hayallerimin bile ötesine gösterdi.
I have erotic imaginings.
Erotik hayallerim var.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]