English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ I ] / Imagine my surprise

Imagine my surprise translate Turkish

166 parallel translation
You can imagine my surprise when a woman answered the phone.
Telefona bir kadın cevap verince çok şaşırdım.
You can imagine my surprise this morning when I realized where the devil I was.
Anlayacağın, şeytan olduğum yeri fark edince o sabahki şaşkınlığımı hayal dahi edemezsin.
Imagine my surprise when I met this man, who, although elderly, stood bolt upright, with his look of steel, which many people have commented on, and with the greatest of ease, politely asked me to sit down and make myself comfortable,
Bu adamla tanıştığım zamanki şaşkınlığımı hayal edin. Yaşlı olmasına rağmen çivi gibi dimdik duruyor pek çok insanın söylediği gibi çelik bakışlı ama büyük bir rahatlıkla nazikçe bana oturmamı ve kendimi rahat hissetmemi söyledi.
Imagine my surprise when I arrived here yesterday morning.
Dün sabah buraya geldiğimde yaşadığım şaşkınlığı düşünsenize.
[Giggles] Well, anyway, you can imagine my surprise when I saw your partner.
Şey, her neyse, ortağını gördüğümde benim şaşkınlığımı tahayyül edebilirsin.
Imagine my surprise when I got your call.
Senden telefon geldiğinde çok şaşırdım.
And imagine my surprise when I found out it was my Aunt Vera.
Onun Vera teyzem olduğunu öğrenince ne kadar şaşırdığımı tahmin edemezsin.
Imagine my surprise when I found that here.
Bunu burada bulduğum zamanki şaşkınlığımı hayal edin.
It's funny, I always thought wingtips and a fedora would make me look cool. Imagine my surprise.
Ancak favori ve fötr şâpkanın bana yakışacağını... düşünmüşümdür hep sürprizi düşünsenize.
Imagine my surprise when I discovered that the necks of the security officers were no more difficult to cut than the birds'.
Güvenlik görevlilerinin boyunlarını kesmenin kuşlarınkini kesmekten daha zor olmadığını fark ettiğimde yaşadığım sürprizi hayal et.
Imagine my surprise when Charlotte and her master appeared with Lucy.
Charlotte ve ustası Lucy ile birlikte çıkageldiğindeki şaşkınlığımı düşün.
Imagine my surprise when they called me out of retirement two months ago.
Sekiz yıl oldu. İki ay önce beni yeniden göreve çağırdıklarında yaşadığım şaşkınlığı bir düşün.
Imagine my surprise when I come out of my hole... where I've been waitin'for things to cool off a little bit, and who do I see?
İşlerin biraz yatışmasını bekliyordum. Ortaya çıktım ve çok şaşırdım. Tahmin edin bakalım kimi gördüm?
Imagine my surprise.
Ne kadar şaşırdığımı düşünsene.
Imagine my surprise.
Benim sürprizim mi zannettin.
Imagine my surprise when several prostitutes recognized your photo... said you'd been coming around for months.
Sokak fahişeleri seni fotoğrafından tanıyınca nasıl şaşırdığımı tahmin et. - Oraya aylardır gidiyormuşsun.
Imagine my surprise when, 30 years later, I saw my boyhood plan carried out at Niagara and wondered at the unfathomable mystery of the mind.
30 yıl sonra, çocukluk planımın Niagara'da gerçekleştiğini gördüğümde ve aklın çözülemez gizemine hayretle bakakaldığımda duyduğum şaşkınlığı, bir hayal edin.
Imagine my surprise when I saw your home.
Senin evini gördüğümde uğradığım şaşkınlığı düşünsene.
But imagine my surprise when you answered back...
Ama sen şöyle cevap verince, nasıl şaşırdığımı hayal etsene :
... and I turned on the light, and imagine my surprise...
- Baba! - O kadar şaşırdım ki.
Imagine my surprise when I heard your guy died.
- Bir adamının öldüğünü duyunca benim nasıl şaşırdığımı düşün.
Imagine my surprise when he told me that you'd gone AWOL and missed your last several physical-therapy sessions.
Birden ortadan kaybolduğunu söylediğindeki şaşkınlığımı düşün ve son birkaç fizik tedavi seansını kaçırmışsın.
Imagine my surprise.
Yaşadığım sürprizi canlandırsana.
Imagine my surprise when you're banging down the door.
Kapının önünde seni gördüğümde ne kadar şaşırdığımı düşün.
Now, imagine my surprise when I looked up my name... and saw that in addition to me, another Harvey Pekar was listed.
Adıma baktığım zaman ve bir başka Harvey Pekar daha olduğunu gördüğümde yaşadığım sürprizi hayal edin.
Imagine my surprise.
Ne kadar şaşırdığımı tahmin edemezsin.
Imagine my surprise.
Ne kadar şaşırdığımı var sen düşün.
Imagine my surprise when I discovered you'd actually cultivated a friendship with this kid.
Senin bu çocuk ile bir arkadaşlık kurmaya çalıştığını keşfettiğim zamanki şaşkınlığımı hayal et.
Imagine my surprise to learn that Lucas was alive and well, living in Edge City.
Lucas'ın Edge City'de canlı olduğunu duyduğumdaki şaşkınlığımı düşün.
Imagine my surprise.
Nasıl şaşırdığımı bir düşünün.
You can imagine my surprise when I was told that you wanted to see me.
Beni görmek istediğini duyunca ne kadar şaşırdığımı tahmin edersin.
Imagine my surprise to find out that Mr. Vermin-Eater himself was suddenly fighting evil and running Wolfram Hart.
Bay Haşarat Yiyicisi'nin kötülükle savaştığını ve Wolfram ve Hart'ı yönettiğini öğrenince ne kadar şaşırdığımı düşünsene bir.
We had what I assumed was a private conversation... but imagine my surprise to have Lex... throw my very own words right back in my face.
Özel bir sohbet yürüttüğümüzü sanırken Lex'in kendi kelimeleri suratıma söylediği zamanki şaşırmamı bir düşünsene.
Well, now, imagine my surprise.
Nasıl şaşırdığımı tahmin et.
Imagine my surprise when I discovered it was a girl this smart aleck.
Karşımda görünce nasıl şaşırdım anlatamam. O bilgiç havası...
We had a court hearing a few weeks ago and imagine my surprise when you didn't show up.
İki hafta önce mahkememiz sonuçlandı ve... bir tahmin et sen orda değilken ne karar verildi.
So imagine my surprise when the new star witness in Felix's murder case turns out to be a fitzpatrick puppet.
Felix'in davasında yeni ortaya çıkan tanığın, Fitzpatrick kuklası olmasına ne kadar şaşırdığımı tahmin edersin.
- Imagine my surprise.
- Al benden de o kadar.
I went to my friend Conrad's and imagine my surprise when I was handed a giant bag of weed for you.
Dostum Conrad'gittim sana vermem için koca bir torba tutuşturdu elime ot dolu.
Yes, well, you... you can imagine my surprise when they handed this to me at the lodge!
Loca'da bunları bana verdiklerinde ne durumda kaldığımı tahmin edebiliyor musun?
Imagine my surprise when I learned that Franz Ferdinand was the name of a very popular rock -'n'- roll band.
Franz Ferdinand'ın çok meşhur bir rock'n roll grubu olduğunu öğrendiğimdeki şaşkınlığımı düşünün.
Imagine my surprise when I had to find out from another reporter that you've moved to town to run the Sara Collins case.
Başka bir gazeteciden Sara Collins davasını devraldığını duyduğumda ki şaşkınlığımı tahmin edebilirsin.
I just spoke with helen, and imagine my surprise when she told me That you'd not started on the decorations for the gala.
Helen'le konuştum ve galanın dekorasyonu için hazırlık yapmadığını duyduğumda çok şaşırdığımı hayal et.
You can imagine my surprise, when Cooper told me that you were my biggest competition for the job.
Şaşkınlığımı hayal etmelisin Cooper bana bu iş için senin en büyük rakibim olduğunu söylediği zaman.
Imagine my surprise when I went to the gym. You are nowhere to be found.
Spor salonuna gittiğimde seni bulamadım ve şaşırdım.
Imagine my surprise when the elevator door opened And out popped both of'em.
Asansör kapısı açılıp ikisi birden fırladığında ne kadar şaşırdığımı hayal et.
Mr. Whitten, i expected to find your fingerprints on some, if not all, of the archery equipment, but imagine my surprise when i found your dna on the compound bow that killed luke selyan?
Bay Whitten, okçuluk malzemelerinin hepsinde olmasa bile bazılarında parmak izinizi bulmayı bekliyordum. Ama Luke Selyan'ı öldüren yayda DNA'nızı bulunca şaşırdım.
Imagine my surprise when i fell asleep before he did.
Düşün ki, onden önce ben kendimden geçtim.
Imagine my surprise.
Nasıl şaşırdım bilemezsin!
Imagine my surprise.
Sürprizimi hayal et.
To my surprise, I am still alive. " Older than the man you once knew, but I cannot imagine not seeing again
Hala hayatta olmama kendim de şaşıyorum ve bir zamanlar tanıdığın adamdan daha yaşlıyım.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]