English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ I ] / Improperly

Improperly translate Turkish

125 parallel translation
She laughs and swears at him and generally behaves improperly.
Kız ona gülüp küfretmiş ve uygunsuz davranışlar sergilemiş.
Then you mean, he heard you speaking improperly to his wife?
Yani karısıyla uygunsuz bir şekilde konuşurken sizi duydu.
If you fail to consider every item of evidence... no matter how improperly presented... you have defeated the very purpose of this hearing.
Eğer her kanıt parçasını, ne denli uygunsuzca sunulursa sunulsun, göz önüne almazsanız, bu oturumun ana amacını ortadan kaldırmış olursunuz.
Sergeant Quincannon is improperly dressed on duty and he's under the influence.
Çavuş Quincannon görevinde uygunsuz giyinmiş ve içkili.
But it was improperly handled.
Fakat kötü kullanılmış.
Until improperly disinfected clothes, are not protected.
Bütün kostümleri sterilize etmeden maskeli balo yok.
- Why is this man improperly dressed?
- Bu adam neden uygunsuz giyinmiş?
Did I phrase it improperly?
Doğru anlatabiliyor muyum?
A telegraphic signal, improperly interpreted, owing to the fog, was the cause of this error.
- Bu hata sis nedeniyle telegraf..... tarafından yanlış yorumlandı
You behave most improperly to an old man.
Yaşlı bir adama karşı çok kaba davranıyorsun.
Those who choose themselves improperly, I will get nearer to heaven.
Uygun olmamasına rağmen kendisini seçenleri, cennete yakın kılacağım.
Starbuck, done improperly,
Starbuck, yanlış bir şey yaparsak...
Writing upon writing, sometimes two or three times, and improperly erased.
Tekrarın üzerine tekrar yazılmış. Bazı yerlerde iki üç kere... Uygunsuzca silinmiş.
Improperly dressed, to be precise.
Uygunsuz kıyafet.
Commander, these cubes are improperly balanced.
Komutan, bu küpler uygunsuz dengelenmiş.
I FIND THAT THE WARRANT FOR ARREST HAS BEEN IMPROPERLY WORDED.
Tutuklamanın yasaya aykırı bir şekilde... yapıldığını söyleyebilirim.
And I believe you'd been told that the surveillance equipment had been installed improperly.
Ve eminim şu düzgün çalışmayan güvenlik sisteminden de haberin vardı.
Come now, can't you see it's filled in improperly?
Gelin bir bakın, formun, doğru olmayan bir şekilde doldurulduğunu, görmüyor musunuz?
If it's cut improperly- -
Eğer hatalı hazırlanırsa- -
You were improperly attired for the occasion.
Olacaklar için kıyafetiniz uygun değildi.
Are you suggesting that I behaved improperly?
Uygun olmayan bir biçimde davrandığımı mı ima ediyorsunuz?
This can be your friend in danger, or kill you if used improperly.
Bu, tehlike anında dostunuz, yanlış kullandığınızda da ölümünüz olabilir.
But because the evidence was collected improperly from the crime scene... it was deemed inadmissible in court.
Fakat kanıt olay yerinden düzgün toplanmadığı için mahkemece geçersiz sayıldı.
I am ashamed that my feelings for the Shai Alit led me to act improperly.
Shai Alit'e olan duygularım uygunsuz davranışlara yol açtığı için utanıyorum.
When I spoke improperly, I was whipped.
Bozuk konuştuğumda kırbacı yerdim.
I can't not object when you phrase questions improperly.
Yersiz sorular sorarsan itiraz etmeden duramam.
I'm telling you... your agents in that office are acting improperly.
Size söylüyorum... ajanlarınız ofistekiler yanlış davranıyor.
By the way, I couldn't help but notice that your infant car seat was positioned improperly.
Eve gidin. Bu arada arabanızdaki çocuk koltuğunu yanlış yerleştirdiğinizi fark ettim.
I mean, if food is improperly preserved... it's... it's like a breeding ground for bacteria.
Eğer yiyecekler iyi korunmuyorsa içerisi bakteri cenneti olur.
Pisses me off seeing people train improperly.
Antrenmanları gereksiz gören insanlar beni öfkelendiriyor.
I merely noticed that you were improperly packaged, my dear.
Senin iyi paketlenmemiş olduğunu anlamamıştım bile hayatım.
Not only late but improperly dressed.
Sadece geç değil, ama yanlışlıkla takılmış.
When these channels are working improperly, from poor physical or emotional health, the block creates conditions for disease.
Fiziksel ya da ruhsal sorunlardan dolayı bu kanallar düzgün çalışmadığı zaman zaman tıkanıklık olur. Bu da hastalık yaratan koşulları ortaya çıkartır.
These robots were buried in improperly shielded coffins.
Bu robotlar uygunsuz biçimde zırhlı tabutlara gömülmüşler.
They will say : "His wife is improperly dressed"
Diyecekler ki : "Karısı düzgün örtünmemiş"
Capt. Cragen, we have grave concerns... about the actions of your detectives... that at least one of them used excessive force with a suspect... and that a confidential informant was... improperly used and actually mishandled, leading to his death.
Başkomiser Cragen dedektiflerinizin davranışlarıyla ilgili endişelerimiz var. En azından bir tanesi bir şüpheliye karşı kaba kuvvet kullandı. Sivil muhbir uygunsuz bir şekilde kullanıldı ve ölümüne sebebiyet verildi.
Carter, no one's accusing you of acting improperly.
Carter, kimse senin yanlış bir şey yaptığını düşünmüyor.
You don't mind living here improperly?
Burada doğru bir şekilde yaşamamanız seni rahatsız etmiyor mu?
and if you use it improperly like, when using the patches smoking tastes bad
Eğer normalden çok içiyorsan bu bantları kullandığında sigara içmenin ne kadar zararlı olduğunu anlarsın.
Some of the state's evidence was obtained improperly
O iyi birisi.
Well, that's because I don't want to get to know you, properly or improperly.
Eh, bunun sebebi benim seni doğru dürüst ya da değil, tanımak istemememden kaynaklanıyor.
I believe your grace will wish to withdraw that remark when he sees how it might be improperly interpreted.
Arzunuzun mantıklı olduğuna inanıyorum. Uygun şekilde yorumlandığında bunu kendisi de anlayacaktır.
- I was improperly prepped.
Beni yeterince hazırlamadın.
Marty told us to circle all the commas in the last issue, so he could show us how we used them improperly.
Marty, geçen sayıdaki bütün virgülleri işaretlememizi söyledi. Böylece bize onları ne kadar gereksiz yerlerde kullandığımızı gösterecekmiş.
Sydney, if you feel Elsa Caplan was improperly debriefed, do it again yourself.
Elsa Caplan'ın gerektiği gibi sorgulanmadığını düşünüyorsan kendin tekrar sorgula.
Unvented space heaters and improperly maintained chimneys.
havalandırılmayan oda ısıtıcıları ve doğru düzgün bakım yapılmayan bacalardır.
It " s caused by melders who have been improperly trained.
Yanlış eğitilmiş kişilerle birleşmeden kaynaklanır.
If you believe I've acted improperly, I suggest you contact Admiral Forrest.
Eğer benim uygun davranmadığıma inanıyorsan, Amiral Forrest'la konuşmanı öneririm.
- Your officers improperly entered the Al-Thani home... establishing a pattern of racial insensitivity and abusive behavior.
Al-Tahini evine izinsiz girip ırkçı ve dışlayıcı davranışlarda bulundun.
It's caused by melders who have been improperly trained.
Yanlış eğitilmiş kişilerle birleşmeden kaynaklanır.
You know what this is about? Perhaps one of the Vinjis set down a teacup improperly.
Neler olduğunu biliyor musun?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]