Integrity translate Turkish
2,221 parallel translation
The new owner has a reputation for honesty and integrity.
Yeni sahibi, namus ve dürüstlüğüyle tanınan biri.
Yeah, a man of integrity.
Tutarlı bir erkeksin.
the integrity of the party..
.. üzülerek de olsa..
that by dangling the promise of power you can twist my integrity?
- Gerçekten.. .. benim bu saçma sapan vaatlerine kanacağıma inanıyor musun?
Chinese or western boxing. Although people have different status in life, he doesn't believe that one person's integrity is worth more than another's.
Hayattaki statüleri nedeniyle bir insanın başka birisine üstün olduğuna inanmıyor.
If we respect the law because of we are civil, honest, and have integrity, dignity,...
Hukuka saygı göstereceksek, bunun bizim medeniyetimiz, dürüstlüğümüz güvenilirliğimiz, saygınlığımız gibi sebeplerden dolayı olması daha iyi olmaz mı?
Questioning your integrity...
Dürüstlüğünü sorguluyorsan...
You know, I wouldn't question my integrity.
Dürüstlüğümü asla sorgulatmam.
I must preserve my integrity'.
Bekâretimi korumak zorundayım.
Whose integrity and moral courage have been unshakable during the long course of these negotiations.
Dürüstlüğü ve yıkılmayan cesareti ile uzun müzakereler döneminde duruşunu hiç bozmadı.
Cynical, but a man of total integrity.
Alaycı fakat güvenilir bir adam.
- I can give her integrity.
- Ona dürüstlük verebilirim.
Integrity, reasoning, good seamanship.
Dürüstlük, mantıklılık, iyi denizcilik anlayışı.
It was like he was seeing me and my moral integrity for the very first time.
Sanki beni ve ahlaki dürüstlüğümü ilk defa görüyor gibiydi.
Sir, you seem to me to be a man of great business integrity instinct and acumen. I mean, why else would you be working here, right?
İş içgüdüsü harika, işinde doğrucu ve... keskin zekâlı birine benziyorsunuz.
A lot of integrity.
Çok doğru hareketti.
# Shatter the illusion of integrity, yeah # Dum, tss, mm! I mean, when you're hearing lyrics like that that are so earnest and sincere, talking about honesty in art and asking some of the tougher intellectual questions, with that great music behind it, they really offered something in rock that was in short supply.
# Shatter the illusion of integrity, yeah # Böyle samimi ve içten, sanatta dürüstlükten bahseden sözler duyunca daha zor zihinsel sorular sorunca, ve arkasındaki muhteşem müzikle, rockta o zamanlar çok az bulunan bir şey ortaya koydular.
My intellectual integrity? The very nature of who I am?
Aydın kişiliğimden, şahsımın doğasından...
Well, I'm an engineer, so, as a hobby, I'm constructing a miniature amusement park made out of matchsticks and wire and then subjecting it to mock earthquakes to test for structural integrity.
Bir mühendis olduğum için hobi olarak kibrit çöpleri ve tellerden minyatür parklar yapıyorum ve sonra onları olası bir depreme karşı dayanıklılık testine tabii tutuyorum.
And the words : honor, integrity, dignity, commitment they were not just adjectives with Pat Tillman they were realities in his life and that came through very loud and clear.
Şeref, doğruluk, asalet, sadakat bunlar Pat Tillman için sadece sıfat değildiler onun hayatının gerçekleriydiler ve çok açık ve seçik görülebiliyordu.
No time and spatial integrity.
Yani mekan, zaman bütünlüğü yok.
Just be grateful one of the Bass men has some moral integrity. Although, if you're interested in some revenge sex I'd be more than happy to oblige.
Gerçi, intikam seksi yapmak istersen sana yardım etmekten mutluluk duyarım.
This was an integrity move.
Çok doğru bir hamleydi.
I vouched for your integrity.
Kendisini dürüstlüğünüz konusunda temin ettim.
You made the right choice for your own integrity
Dürüstlüğün adına doğru bir şey yaptın.
We have an uplink to alive, but the integrity data with ailerons was compromised.
Biz canla başla verileri yüklüyoruz ama verilerin gizliliği ihlal edilmiş.
Would you describe him as a man of integrity?
.. onu dürüst bir insan olarak tanımlar mıydınız?
Mr. Carson, you are a man of integrity and honour, who raises the tone of this household by being part of it.
Bay Carson sen, dürüst ve onurlu bir adamsın. Dahil olduğundan beri, ev halkının havasını değiştirdin.
I masqueraded as a man of... honour. And integrity.
Kendimi şerefli ve dürüst bir adam gibi gösterdim.
I know what you're gonna say and I'm not being too harsh - look, when a player takes steroids, they are violating the integrity of the game.
Bak, bir oyuncu steroid aldığında oyunun ruhunu bozuyor. Bu hile, tamam mı?
Well, I'd hate for you to have to compromise your integrity.
Kendinden ödün vermeni katiyen istemem.
Fidelity, bravery, integrity.
Fedakar, birlikte, ilelebet.
Words like, "integrity," "self-respect," they haunt you.
"Dürüstlük", "İzzetinefis" gibi kelimeler peşini bırakmıyor.
But to remove them would weaken the structural integrity of the amber.
Ama onları oradan çıkarmak Kehribar'ın yapısal bütünlüğünü zayıflatır.
I will not compromise my integrity.
Dürüstlüğüme gölge düşüremem.
Okay, well, you can keep your integrity, and our daughter will end up bitter and lonely.
Tamam, sen dürüstlüğüne sahip çık ve kızımız okul bitene kadar yalnız kalsın.
He has a lifetime of business experience ; he has an intimate knowledge of financial markets he has earned a reputation for candor and integrity.
Yaşam boyu deneyime sahip. Malî piyasaları tanıyor. Açık sözlülüğü ve dürüstlüğüyle tanınıyor.
You based your calculation on optimal structural integrity.
Hesaplarını ideal yapısal bütünlüğe göre yaptın.
If the structural integrity can be restored, it can be used as a new home for hydroponics.
Eğer yapısal bütünlük onarılabilirse hidroponi için yeni bir yer olarak kullanılabilir.
It would seem that while Keelson is dead, there is still the possibility that your true identity may have been compromised along with the integrity of this unit.
Keelson ölmüş olsa bile gerçek kimliğinin ifşa olmuş olma ihtimali var. Tabii, bu birimin haysiyetiyle birlikte.
At least there's still a little integrity left among criminals.
Demek suçlularda bile biraz dürüstlük varmış.
And now the precepts- - singularity, courage, resolution, integrity, pride, and, finally...
İlkelere gelirsek eşsizlik, cesaret, azim, dürüstlük, gurur ve son olarak Üstünlük.
It actually does work, and at some point we detach, and the ship's million-year-old structural integrity gives, and we end up vaporized.
İşe yarar ve bir noktada ayrılırız ve geminin milyon yıllık yapısal bütünlüğü bozulur ve sonunda buharlaşırız.
Structural integrity sound.
Yapısal bütünlük sağlam.
- In order to maintain the integrity of the service...
- Yasaların bize verdiği yetkiye dayanarak...
Once a company's financial integrity is challenged, It's... Over.
Bir şirketin mali dürüstlüğü ortadan kalktı mı bu iş bitmiş demektir.
When it comes to rock and roll, you need something to believe in. Integrity means everything.
İş rock'n'roll a gelince inandığınız bir şeyler olmalı.
In fact, I admire your integrity.
Ben sadece dürüst oluyorum
Though can't say the same of his integrity.
Hafife almamak gerek.
Integrity cares.
Dürüstlüğün umrunda.
Well, at least then you would have had your integrity.
En azından dürüst davranabilirdin.