Intentions translate Turkish
2,423 parallel translation
- He must have had lecherous intentions, then.
Öyleyse şehvetli niyetleri olmalı.
I'm sure you had the, uh, best intentions.
İyi niyetle hareket ettiğine eminim.
You're lying now, keeping secret your real intentions.
Şimdi de yalan söylüyorsun. Gerçek amacını gizliyorsun.
I suppose that depends on your intentions.
Niyetinize bağlı olduğunu varsayalım.
I can see it coming with their intentions.
Ne demek istediğinizi anladım.
I just want to know what your intentions are about my daughter.
sadece kızım hakkındaki niyetini bilmek istiyorum.
His intentions are clear just like yours.
Onun niyeti seninki gibi tertemiz.
What are your intentions?
Niyetin nedir?
Your intentions?
Karen'la diyorum.
I know your intentions were good, and I know you were trying to help us...
İyi niyetli olduğunun farkındayım, bize yardım etmek istediğinin de...
Highness, if you are anxious about Pope Julius'intentions, we should cancel your dinner with him.
En azından ayaklanma durdu. Şimdilik.
Ambassador, let us speak of Venice's intentions and of our future together.
Böyle şeyler öğrenmek onları ne zaman kullanacağını bilirsen yararlı olur.
What are your intentions for me?
Benim için planların neler?
We have no such intentions.
- Öyle bir niyetimiz yok.
When Vannozza took you from Subiaco, she did so with the best intentions even though she defied the orders of those she should obey.
Vannozza seni Subiaco'dan aldığında kötü bir niyeti yoktu. İtaat etmesi gerekenlerin emirlerine karşı geldiği hâlde.
So what are your intentions?
Niyetiniz nedir?
Well, my intentions are to find these... Scientifically-fascinating samples.
Niyetim şu bilimsel-büyüleyici örnekleri bulmak.
What about their intentions here on the surface?
Yüzeydeki amaçları neymiş?
My intentions were not quite so... severe, Your Highness.
Niyetim bu kadar basit bir şeyden ibaret değil, Kralı'm.
Il Moro has made his intentions abundantly clear.
Zaten İL Moro niyetini gayet açık bir şekilde belli etti.
Now, before we begin the proceedings, we would consider the penitential intentions of each member of this college.
Şimdi, davalara başlamadan önce bu meclisin her bir üyesinin pişmanlık göstergelerini göz önünde bulunduracağız.
Only there is a wolf and his intentions are lethal.
Sadece bir kurt var ve onun amaçları öldürücü.
I have only this moment returned, with intentions of seeking you out.
Zaman bu durumu düzeltir. Tıpkı diğer tüm aptallarınkini düzelttiği gibi.
We don't get to question his intentions.
Niyetini sorgulamaya hakkımız yok.
I have only this moment returned, with intentions of seeking you out.
Daha yeni döndüm. Seni arıyordum ben de.
Received with all intentions.
Bütün samimiyetimle kabul edilmiştir.
No, I fear you have mistaken intentions.
Hayır, korkarım yanlış anladın.
Intentions well-received.
Minnettarım.
He wants to know your intentions, hermano.
- Ne? ! Niyetini bilmek istiyor kardeşim.
Even with the best intentions, things fall through the cracks.
İyi niyetle olsa bile, bazı şeyler gerekli ilgiyi görmez.
When did you first become aware of President Nasser's intentions to seize the canal?
Başkan Nasser'in kanalı ele geçirme planlarını ilk ne zaman öğrendiniz?
Why don't you go see if Reddin can shed some light on Mars'intentions?
Neden gidip Reddin'in Mars'ın amaçlarına yol gösterip göstermeyeceğini kontrol etmiyorsun?
But there's no question what their intentions will be once they get here.
Ama buraya geldiklerinde niyetlerinin ne olacağı konusunda hiç şüphem yok.
I'm afraid my son Thomas has different intentions.
Korkarım ki oğlum Thomas'ın farklı niyetleri var.
I will prove my good intentions to you, Elias.
Sana niyetimin iyi olduğunu ispatlayacağım, Elias.
Shane says my good intentions are making us weaker, that I can't make the hard decisions for the good of the group.
Shane diyor ki ; benim iyi niyetim bizi zayıf kılıyormuş bu yüzden grup için zor kararlar alamıyormuşum.
The guy's intentions are obvious.
"Alev Alev". Herifin niyeti baştan belli.
What are your intentions?
Asıl amacın ne?
I demand that you inform me of your intentions!
Planlarını bana söylemeni istemiştim!
No spirited defense of your intentions?
Mazeretin için ateşli savunmalar da mı yok?
But good intentions.
İyi niyetle tabiki.
It's just that molly thinks your intentions Are less than honorable.
Molly senin yaklaşımının ciddi olmadığını düşünüyor sadece.
Joyce, I want you to know that my intentions are honorable.
Joyce, niyetimin ciddi olduğunu bilmeni istiyorum.
I know that you have good intentions but can we ease up on the ideas?
- Chuck, iyi niyetli olduğunu biliyorum ama şu fikirlerden vazgeçsen artık?
And I would like to discuss my intentions with you, which are to ask her to marry me.
Bu yüzden niyetimi sizinle paylaşmak istedim ki niyetim onunla evlenmek.
He must have had lecherous intentions, then.
Öyleyse şehvetli niyetleri olmalı.
And you should go to Florence tease out their intentions.
Sen de Floransa'ya gidip onların niyetlerini açıklığa kavuşturmalısın.
Aren't you supposed to let them know what your intentions are so that they can concede to your demands?
İsteklerini yerine getirmeleri için, niyetinin ne olduğunu bilmelerini sağlaman gerekmiyor muydu?
So screw all the fancy words and good intentions.
Yani tüm süslü sözlerin ve iyi niyetlerin canı cehenneme.
Lady Mary, I appreciate your good intentions, but I'm concerned that Captain Crawley's condition may be very distressing for you.
Leydi Mary, iyi niyetiniz için minnettarım ama bana kalırsa Yüzbaşı Crawley'in durumu sizin için çok üzücü olabilir.
I fear you have mistaken intentions. I speak of Gannicus.
Gannicus.