English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ J ] / Jem

Jem translate Turkish

494 parallel translation
Jem's up in the tree.
Jem ağaca çıkmış.
Jem.
Jem.
Jem's stayin'up in the tree... until Atticus agrees to play football for the Methodists.
Jem ağaca çıkmış, inmiyor... Atticus Metodist takımında oynamaya... razı olmazsa inmeyecekmiş.
- Jem, he is pretty old.
- Jem, o oldukça yaşlandı.
-'Cause Jem does.
- Çünkü Jem öyle diyor.
Jem says he does.
Jem öyle söylüyor.
Scout, I told you and Jem to leave those poor people alone.
Scout, sana ve Jem'e o zavallıları rahat bırakmanızı söylemiştim.
Jem says this watch is gonna belong to him someday.
Jem bu saatin bir gün kendisinin olacağını söylüyor.
- Good night, Jem.
- İyi geceler, Jem.
Hey, Jem...
Hey, Jem...
- Jem Finch?
- Jem Finch?
- Scout, Jem.
- Scout, Jem.
- I'm goin'back after my pants. - Please, Jem.
- Pantolonumu almaya gidiyorum.
Come on in the house.
- Jem, lütfen eve gir.
- Hey, Jem.
- Hey, Jem.
Jem and I had to admit he was very good at that.
Jem ve ben onun bunda çok başarılı olduğunu itiraf etmek zorundaydık.
- Night, Jem.
- İyi geceler, Jem.
I couldn't even tell you or Jem... not to do somethin'again.
Sana ve Jem'e bile bir şeyi bir daha... yapmamanızı söyleyemezdim.
It was to be a long time... before Jem and I talked about Boo again.
Jem ile ben bir daha uzun bir süre... Boo'dan söz etmedik.
Jem, go home, and take Scout and Dill with you.
Jem, eve git ve Scout ile Dill'i de götür.
Ain't nobody gonna do Jem that way!
Kimse Jem'e böyle davranamaz!
Jem said he would escort me to the school auditorium.
Jem, okulun toplantı salonuna kadar benimle geleceğini söyledi.
Jem, you don't have to hold me.
Jem, beni tutmana gerek yok.
Atticus, is Jem dead?
Atticus, Jem öldü mü?
Jem found me then.
Sonra Jem beni buldu.
Then Mr Ewell, I reckon, grabbed him again, and Jem hollered.
Sonra sanırım Bay Ewell onu yeniden yakaladı ve Jem bağırmaya başladı.
Then I saw someone carrying Jem.
Sonra birinin Jem'i taşıdığını gördüm.
Would you like to say good night to Jem, Mr Arthur?
Bay Arthur, Jem'e iyi geceler demek ister miydiniz?
I can't remember whether Jem is 12 or 13.
Jem'in 12'sinde mi yoksa 13'ünde mi olduğunu hatırlayamıyorum.
Mr Finch... do you think Jem killed Bob Ewell?
Bay Finch... Bob Ewell'ı Jem'in mi öldürdüğünü düşünüyorsunuz?
I was to think of these days many times... of Jem and Dill... and Boo Radley and Tom Robinson.
O günleri daha sonra pek çok kez düşünecektim... Jem'i ve Dill'i... ve Boo Radley ile Tom Robinson'ı.
He would be in Jem's room all night... and he would be there when Jem waked up in the morning.
Bütün gece Jem'in odasında oturur... Jem sabahleyin uyandığında orada olurdu.
Jem, as in jewel.
Gem diye.
I'd hate to have run into a Jem'Hadar while picking flowers.
Aşağıda çiçek toplarken Jem'Hadar'la karşılaşmak istemem.
People want to know what goes on there. They want to imagine themselves fending off a Cardassian attack, or facing a fleet of Jem'Hadar ships.
İstasyondakiler orada neler olduğunu merak ediyor ve Kardasya saldırısını savuşturmanın veya Jem'Hadar filosuyla karşı karşıya gelmenin hayalini kuruyorlar.
He's a Jem'Hadar.
Misafirimiz Jem'Hadar.
If you want answers about the Jem'Hadar I'm the one who can find them for you.
Jem'Hadar hakkında sorularınıza cevap arıyorsanız, bu cevapları sizin için bulabilecek kişi benim.
That's probably another genetic alteration implanted by the Founders to ensure the Jem'Hadar's loyalty.
Muhtemelen Jem'Hadar'ın sadakatini sağlama almak için Kurucuların yaptığı başka bir genetik değişiklikten dolayı.
What the Founders did to the boy- - to all the Jem'Hadar- - is not your fault.
Kurucuların bu çocuğa ve tüm Jem'Hadar'a yaptıkları senin hatan değil.
He is still a Jem'Hadar.
O yine de bir Jem'Hadar.
I suspect it's another way of ensuring the loyalty of the Jem'Hadar to the Founders.
Sanırım, Jem'Hadar'ın Kuruculara bağımlılığını garantilemenin başka bir yolu.
I heard you let him move in with you.
Jem'Hadar'ın evinde yaşamasına izin verdiğini duydum.
I'm just trying to give him some choices other than becoming a laboratory specimen or a Jem'Hadar soldier.
Sadece, laboratuvar örneği ya da Jem'Hadar askeri olmak dışında başka seçenekler sunmaya çalışıyorum.
Just don't forget he is a Jem'Hadar.
Yalnız onun Jem'Hadar olduğunu unutma.
We can find a place where neither Starfleet nor the Jem'Hadar will bother you.
Ne Yıldızfilosu ne de Jem'Hadar'ın bizi rahatsız etmeyeceği bir yer bulabiliriz.
I'm a Jem'Hadar, and that's what I want to be.
Ben Jem'Hadar'ım, ve olmak istediğim de bu.
And I now know that anyone who is not a Jem'Hadar is my enemy.
Artık Jem'Hadar olmayan herkesin benim düşmanım olduğunu öğrendim.
Starfleet has expressed disappointment over what it considers a "missed opportunity" to learn more about the Jem'Hadar.
Yıldızfilosu, Jem'Hadar hakkında daha fazla bilgi edinmek için bunu kaçırılmış bir fırsat olarak gördüğünü ve bu yüzden uğradığı hayal kırıklığını ifade etti.
Not you, the Jem'Hadar.
Siz değil, Jem'Hadar.
Everything about the Jem'Hadar is lethal.
Jem'Hadar hakkında her şey ölümcüldür.
You've never heard of the Jem'Hadar?
Jem'Hadar hakkında daha önce hiçbir şey duymadın mı?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]